Pazar "Dizilerimi kalabalık içinde seyredemem, utanırım"

"Dizilerimi kalabalık içinde seyredemem, utanırım"

02.03.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

"Hayat Bilgisi" dizisi ile televizyona dönen Perran Kutman "Afet öğretmen ile ikinci bir Perihan abla başarısı yakalayacağıma inanıyorum" diyor

Dizilerimi kalabalık içinde seyredemem, utanırım

Perran Kutman: "Benim sanat hayatım sette başlar. Evimde sıradan bir ev kadınıyım" Hayat Bilgisi"ndeki Afet öğretmen rolü için teklif nasıl geldi size? Gani Müjde bana başka bir projeyle geldi aslında. Bir sitcom'du, dört-beş kişilik kadrosu olan bir aile komedisiydi. Başka bir şey yapmak istediğimi söyledim. "Ne yapalım?" dedi. "Bilmiyorum ama galiba öğretmen oynamak istiyorum" dedim. Gani'nin de elinde çok güzel bir öğretmen hikayesi varmış. Hemen yazıp senaryoyu gönderdi. "Karakterin kostümünü düşünmeye başladıysam o role ısınmışım demektir" Senaryoyu okur okumaz içiniz ısındı mı Afet öğretmene? Bugüne dek tüm dizilerimin arasına üçer yıl koymuşumdur. Bu üç yıl yüzü unutturma, yüzü dinlendirme devresiydi. Bir tek bu proje o kadar cazip geldi ki "Üzgünüm Leyla"dan 8-9 ay sonra başlamış oldum. Hikaye çok hoşuma gitti. Ben karakterin kostümünü düşünmeye başlamışsam, onu sevdim demektir. Gani'yi aradım hemen, "Gel bunun üzerine gidelim" dedim. Böylece başlamış olduk. Oynadığınız karakterlerin hepsi ille de yelek giyiyorlar. Klasik, uzun, örgü yelekler; modern, kumaş yelekler... Siz de yelek giyer misiniz gündelik hayatınızda? Evet, giyiyorum. Bakın, şu anda da üstümde yelek var. Ama bunun dışında da yelek iyi bir malzemedir. Kusurları kapatır, bir şıklık yaratır. "Üzgünüm Leyla"da Leyla'nın dantelli dantelliydi yelekleri. Afet öğretmenin yelekleri biraz daha farklı. Karakterin görsel anlatımında çok işe yarayan bir malzeme yelek. "Perihan Abla" dizisindeki yelekleriniz de meşhurdu. Perihan abla artık kült oldu değil mi? Yıllar önce canlandırdığınız bir karakterin bu kadar kalıcı olması, hâlâ hatırlanması nasıl bir duygu? Ne kadar güzel bir şey. Anlatılamaz bir şey. Hâlâ "Perihan Abla"yla ilgili övgüler geliyor. Hep söylüyorum, "Bir daha Perihan abla gibi izleyicinin gönlünü fetheden bir karakter canlandıramayacak mıyım?" diye düşünürken, galiba Afet öğretmenle bunu yakaladım. İkinci bölümden itibaren büyük patlama oldu. Şimdi de Afet girdi hayatıma. Kendinizi izlerken eleştirir misiniz? Yanınızdakilerin fikrini alır mısınız? Kendi yaptığım dizileri yalnız izlemekten hoşlanırım. Birileri varsa yanımda çok utanıyorum. Hele kalabalık içinde, kendi dizimi izlemekten çok rahatsız oluyorum. "İçinde sınıf olan her dizi, 'Hababam Sınıfı'nın taklidi değil. Bu, Ganinin sınıfı..." "Hayat Bilgisi"nin "Hababam Sınıfı"nın taklidi olduğu iddialarıyla ilgili ne düşünüyorsunuz? Tabii ki katılmıyorum bu iddialara. "Hababam Sınıfı", Rıfat Ilgaz beyin sınıfıydı. Bu ise Gani Müjde'nin sınıfı. Dünyada da bir sürü sınıflı, okullu filmler, diziler yapıldı. Ferhan Şensoy'un "Bizim Sınıf" diye bir dizisi vardı mesela, TRT'de oynadı, sonra tiyatrosu yapıldı, şimdi o oyunu Ali Poyrazoğlu sahneliyor. Her "sınıf"lı dizi, "Hababam Sınıfı"nın taklidi değildir. "Asmalı Konak dizisinde yaşıma uygun bir rolü oynamayı isterdim" Siz komedyensiniz. "Şehnaz Tango" ve "Üzgünüm Leyla" dramatik yapısı olan dizilerdi ama oynadığınız karakterlerin mizah yönü de hep var. Tamamen komedi dışı bir rolü, mesela "kötü kadın"ı oynamak ister misiniz? Bilemiyorum, böyle bir istek olmaz herhalde. Ama proje aklıma yatarsa, oynarım tabii. Oynarım ve gayet de güzel oynarım diye düşünüyorum. Dramatik dizilerde patlama var. Takip ettiğiniz yerli dizi var mı? "Asmalı Konak"ı izliyorum. Hem de büyük bir keyifle izliyorum. Bugüne kadar hiç yapmadığım bir şeyi yapıyorum, pazartesi günleri "Gelemem çünkü ben dizi izleyeceğim" diyorum. Çok güzel, çok başarılı bir yapım. Rejisinden tüm oyunculara... Hikaye çok sağlam. En küçük bir detaya kadar o kadar dantel dantel işleniyor ki... Çok hoşuma gidiyor. Bu projeyle size gelmiş olsalardı, kabul eder miydiniz? Hangi rolü oynamak isterdiniz "Asmalı Konak"ta? Tabii ki kabul ederdim. Böyle bir proje reddedilir mi? Her rolü de oynayabilirdim. Tabii her rolü derken, yaşımın müsaade ettiği bir rolü oynamayı çok isterdim. Sizin neslinizde birçok kadın komedyen vardı. Sizce şimdi, sizin yerinize geçebilecek bir kadın komedyen var mı? Yerime geçebilecek değil de, şu anda beraber gittiğimize inandığım bir Demet Akbağ var. Çok beğeniyorum ben Demet Akbağ'ı, büyük bir mutlulukla izliyorum, takip ediyorum. Çok başarılı. Oyunculuk adına çok yapmak isteyip de yapamadığınız bir şey var mı? Çok güzel bir sinema filmi yapmak istiyorum. Hatta öyle bir proje olmalı ki dışarıdan da ödüllerle dönmeliyim. Yönetmenden önce proje önemli. Proje güzel olsun, her yönetmenle çalışırım. n "Televolelerde bunca yıllık bir sanatçının adı yanlış söyleniyorsa, benim onlarla işim olmaz" Biz sizi sadece dizilerden, dizilerde canlandırdığınız karakterle tanıyoruz. Bu kadar kapalı kalmak sizin tercihiniz mi? Evini seven bir insanım. Sanatçı gibi yaşamayı galiba çok sevmiyorum. Benim ayrı bir dünyam var. O dünyama da tanımadığım insanların girmesinden hoşlanmıyorum. "Sanatçı gibi yaşamak" ne demek? Yani ben kendimi geri plana... Şöyle söyleyeyim: Kendimi bir sanatçı olarak altın kafes içine almadım hiçbir zaman. Ben Perran Kutman, Perran Sarıtaş olarak kendi aile hayatımı yaşıyorum. Benim sanat hayatım sete geldiğim andan itibaren başlar. Buradan eve gittiğimde, evime Perran Sarıtaş olarak giriyorum. Sanatçılık dışarıda kalıyor. Ev kadını olarak; yaşamayı seven, seyahatlere çıkan hoş bir kadın olarak yaşıyorum. Çok sık çıkar mısınız seyahate? Yay burcu kadını seyahate hep hazırdır zaten. Bütün dünyayı dolaştım diyebilirim, Mısır ve Afrika hariç. Bir de Alaskaya gitmedim. Dünyayı görmeyi çok istiyordum. Bu isteğimi gerçekleştirdim. Şu sıralar televoleler reytingi yüksek dizilerin oyuncularına geniş yer veriyorlar. Size de mikrofon uzatılıyor mu? Geçen gün buraya televoleden arkadaşlar geldi. Ben de kırmadım, konuştum. Sonra seyrederken "Perihan Kutman'ın başrolünü oynadığı..." diyorlardı. Bu affedilmez bir şey! Bunca yıllık bir oyuncunun adını hâlâ bilmiyorlarsa, demek ki benim televolelerle işim yok. Ayrıca da herhangi bir yerde ağzıma mikrofon dayanmasını sevmiyorum. Çünkü sorulan sorular o kadar manasız, o kadar ipe sapa gelmeyen şeyler ki... Ben bunların içinde olmak istemiyorum. "Evlilik aşkı öldürmez, kocamla birlikte yaşlanmak istiyorum" Gençliğinizde çok çapkın olduğunuz söyleniyor. Doğru mu? Hayır, çapkın olmadım ben hiç. Ben hep çok güzel aşklar, sevgiler yaşadım. Şu anda da, 23 yıldır çok güzel bir ilişki yaşıyorum. Karşılıklı saygıya, sevgiye dayanan; çok güzel bir ilişki... Duygu Asena'nın bir sözüyle başladı, geçen hafta Hakkı Devrim ve Hıncal Uluç köşelerinde "Evlilik aşkı öldürür mü, öldürmez mi?"yi tartıştılar. Öldürüyor mu? Tabii ki öldürmüyor. Aşk bir heyecan; geçici, bir his. Ama sonra inanılmaz güzel bir sevgi başlıyor. Gülriz Sururi'nin "Bir An Gelir" adlı kitabını yeni bitirdim. Gülriz'den öğrenilecek ne çok şey var; hayatla, insanın kendine ve yaptığı işe saygı duymasıyla ilgili. Gülriz kitabında "Ben Engin'le (Cezzar) yaşlanmayı istiyorum" diyor. Ben de Koral Sarıtaş'la yaşlanmak istiyorum. Hiç mi kavga etmiyorsunuz? Koral bey Fenerbahçeli, siz Galatasaraylısınız. Takım kavgası bile olmuyor mu? Birbirimize çok saygılıyız. Ama Galatasaray-Fener maçı varsa, TVnin yanında olmamaya çalışıyorum ki olay çıkmasın. PERİHAN ABLA Kandemir Konduk ("Perihan Abla"nın senaristi) Perran Kutman'a bir dizi teklifi gelmişti. O da nasıl bir konu olsun diye bana geldi. Bütün yaz düşündük. Ben sonunda "Ne uğraşıyoruz ya, seni yazmak lazım" dedim. "Çiçeklerle uğraşan, pazara giden, sıradan bir hayat yaşayan sevecen, alçak gönüllü, hep iyi niyetli, hep güleryüzlü biri olsun' dedim. Afet öğretmen de çok sıcak bir karakter. Perran'ın "Bu rolle ikinci kez Perihan ablanın başarısını yakalayacağım" teşhisi doğru bence. LEYLA Gaye Boralıoğlu ("Üzgünüm Leyla"nın senaristi) Biz "Üzgünüm Leyla"yı yazarken onun oynayacağını bildiğimiz için onun tarzına ve ışığına göre bir çalışma yaptık. Kutman halkın çok sevdiği bir isim. Orta yaşlı olduğu, tanrıçalar kadar güzel olmadığı için de izleyici onunla özdeşleşiyor, ona bir oyuncuya yüklenmeyecek sorumluluklar yüklüyorlar. O da bunun bilinciyle davranıyor. Bu yüzden birlikte çalışılması kolay biri diyemem. Ama arkadaşlık etmek çok zevkli. AFET ÖĞRETMEN Gani Müjde ("Hayat Bilgisi"nin senaristi) Dizinin başarısının bir diğer nedeni de çok komik olması. Türkiyede komedi nasıl yapılır görsünler. Rıfat Ilgazın "Hababam Sınıfı"na benzetilmesine gelince... Keşke benzese ama bu "Hababam Sınıfı" değil. Bize dava açan Aydın Ilgaza en güzel cevabı internette vermişler: "Kardeşim, bütün okul hikayeleri babanın malı mı?" Bir okul müdürü de müdürleri yanlış tanıtıyoruz diye dava açmış. Bu bir dizi, bu karakter bir hayal! Herkes filmlerin gerçek olmadığını anlamalı artık. Afet öğretmeni Perran Kutman için yazdık diyebilirim. Karakter üstünde beraber çalıştık, onun da çok katkısı oldu. Zaten onu Genelkurmaya gönderin, oraya da olumlu katkı yapar. Onun gibi bir oyuncu, projeyi başarılı kılmak için yeterli. Mesela birçok star seti kasar, yeni oyuncular da bundan çok etkilenirler. Oysa o, herkesi rahatlatıyor.