Pazar Dünya sanatına yön verecek öğrenciler

Dünya sanatına yön verecek öğrenciler

04.06.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Uluslararası Öğrenci Trienali'nin dördüncüsü için 33 ülkeden 53 okul ve onların 264 öğrencisi İstanbul'a gelecek. Türk öğrencilerle birlikte katılımcı sayısı 564'ü bulacak. Onlara dikkat edin: Kısa süre içinde sanat ve tasarım dünyasına bu öğrencilerin yön vermesi bekleniyor

Dünya sanatına yön verecek öğrenciler

The Royal Academy of Art, Domus Academy, Ecole Nationale Superieure Des Arts gibi dünyaca ünlü okulların da olacağı trienalde sergiler, seminerler, kısa film gösterimleri ve atölye çalışmaları gerçekleştirilecek. Tüm bu etkinliklerin merkezi ise İstanbul'un Anadolu yakası; Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi sergi salonları, Üsküdar Toptaşı Valide-i Atik Külliyesi, Caddebostan Kültür Merkezi ve Capitol Alışveriş Merkezi. MÜGSF Dekanı Prof. Dr. Nazan Erkmen trienali anlattı. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi (MÜGSF) Uluslararası Öğrenci Trienali'ni düzenlemeye devam ediyor. Bu yıl dördüncüsü gerçekleşecek olan trienal 5 Haziran'da başlıyor ve 30 Haziran'a dek sürecek. Avusturya, Almanya, Amerika, Belçika, Fransa, İtalya, İspanya, İngiltere, Peru, Pakistan, Yunanistan ve Çin'in de içlerinde yer aldığı 33 ülkeden 53 sanat ve tasarım okulunu İstanbul'da buluşturacak etkinliğe Türkiye'den de 18 üniversitenin güzel sanatlar fakülteleri katılıyor. Trienalin yürütme kurulu başkanı Yrd. Doç. Didem Atiş ile birlikte dünyada ne kadar güzel sanatlar ve tasarım fakültesi varsa bulup çıkardık. Hepsine tek tek e-posta atıp yazıştık. Kendimizi tanıttık. Bundan önce yaptığımız trienaller ve fakültemiz hakkında bilgi verdik. Canlarından bezdirene kadar çalıştık ve ikna ettik. Gerçekten de fakültemiz uluslararası bir saygınlığa sahip. Bu etkinliği "dünyanın en büyük trienali" diye adlandırdı yabancı trienal organizatörleri. Bu trienalin organize edilmesinde pek çok sebep var. Düşünün 33 ülke katılıyor. Çok kısa bir gelecekte eserleriyle ve çalışmalarıyla sanat ve tasarım dünyasına yön verecek yaratıcılar ülkemizde eserlerini sergiliyor. Sanatsal üretimi gerçekleştiren tüm dünya öğrencileri bir çatı altında birlikte sergilerini kuruyor. Büyük dostluklar kuruluyor. Bu trienal sayesinde ülkemizin sanat yoluyla uluslararası platformda temsil edilmesi sağlanıyor ki bu da bizim prestijimizi artıracaktır. Geçen trienallerde çok ilginç olaylar oldu. Almanlar, içlerinden birinin Sultanahmet Meydanı'nda kaybolduğunu söylediğinde krize girmiştim. Vapur gezisi sırasında biri kalktı kendini denize attı. Meğerse enstalasyonun bir parçası imiş! Bu gibi sürprizleri bekliyoruz. Bunlar etkinliğe can katıyor.Her şeyden önce öğrencilerimizi sadece teori alanında bilgilendirmek yetmez. Bu fakültenin her katı her an sergi ile donanmıştır. Bakmasalar da görür insanlar. Ve beyinleri yıkanır. Biz dokuz yıl boyunca son derece değerli bir dekana sahip olduk: Prof. Dr. Hüsamettin Koçan. Hocamız bu fakülteyi uluslararası seviyeye getirdi. Her iki ayda bir 11 sergi açtı. Kredili sisteme geçerek, Erasmus Socrates programlarını herkesten önce başlattı. Yabancılar bu fakülteyi görür görmez derhal anlaşma imzalıyor. "Biri denize atladı. Meğer..."