Geçmişin hafızası Haydarpaşa
28.01.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
BÜNYAMİN AYGÜN - ŞİMDİKİ ZAMANIN HİKAYESİ - baygun@milliyet.com.tr
- Geçmiş anıları, anılar geçmişi günümüze taşır; eski bir yapıda, belki bir kitapta, ağaçta… Tabii yazgısı belirsiz bir ıssızlığa terk edilmediyse… İstanbul’un kıymetlisi Haydarpaşa Garı; İstanbul ve Anadolu’yu birbirine bağlayan 109 yıllık bir düğüm; nice kavuşmaların, nice ayrılıkların hafızası. Kaderindeki üç büyük yangına rağmen dimdik hayatta ama yazgısı belirsiz bir ıssızlıkta… Ve şimdi heybetine laf kondurmamak istercesine yeniden restorasyonda.
Kopenhag kanalı
- Danimarka’nın başkenti Kopenhag ve turistlerin en uğrak noktası, Nyhavn Kanalı… Bu kanal etrafındaki rengarenk evleriyle meşhur. Yan yana sıralanmış, mimari üslubuyla ve renkleriyle göz alan geleneksel evler, ortalarında uzanan kanaldaki tekne turlarını vazgeçilmez kılıyor. Kopenhag’a giderseniz, nostaljik tekne turunu kesinlikle deneyimlemelisiniz.
Kirlilik katlanarak artıyor
- Bundan 25 yıl önce de gazete sayfalarına konu oluyordu İstanbul’daki hava kirliliği. Milliyet Arşivi’nden aldığımız bu haberin metni şöyle: “İstanbul’da hava kirliliği hayatı tehdit eder duruma geldi. Hava kirliliğinin çabuk ihtiyarlattığı belirtildi. Kirlilik, var olan hastalıkları ağırlaştırdığı gibi alerji, kanser, bronşit, anfizem, üst solunum yolları hastalıklarına da yol açıyor. Anne karnındaki bebek bile hava kirliliğinden etkileniyor.” O günden bugüne değişen tek şey, kirliliğin katlanarak artması oldu.
Masumların gülüşleri
- Onlar, dinmek bilmeyen acılar coğrafyasında, ölümün kol gezdiği bir ülkede “buruk” bir merhabayla başladılar yaşam serüvenine… Onlara oyun gibi gelen bombaların açtığı derin çukurlardan çıkıp çamur deryasına dönen çadır kamplara doğru yol aldılar. Yaşadıkları tüm travmalara rağmen yine de umutlular, çünkü masumların hayalleri ve gülüşleri solmaz!
Barışı bekleyenler
- Türkiye, Suriye’de savaşın başladığı ilk günden bu yana kapısına gelen hiçbir Suriyeliye yüz çevirmedi. “Açık kapı” politikasıyla savaş mağdurlarını topraklarında misafir edip, ihtiyaçlarını karşıladı. Ubeyd ailesi de Türkiye’nin Suriye’ye barış getireceğine inanıyor ve umutla bekliyor.
Su üzerinde yaşamlar
- Doğaya meydan okurcasına, en zorlu koşulların üstesinden gelip kendine yaşam alanı filizlendiren bizlerin adaptasyonu takdire şayan! Şimdi sizleri Ayla Dündar’ın objektifiyle Kamboçya’daki Güneydoğu Asya’nın en büyük tatlı su gölüne götürüyoruz; Tonle Sap Gölü’ne. Gölün üzerinde binlerce kişi yaşıyor, hayatta kalmaksa büyük beceri istiyor. Erkekler balık tutuyor, anneler çocuklarıyla turist teknelerinin yolunu gözlüyor. Su üzerinde geçen bambaşka bir yaşam...
Örgü erkeklerden soruluyor
- “Örgü örmek kadın işidir” savını çürüten bir örnek, dünyanın öbür ucunda, Peru’da okuyucumuzun objektifine takılmış. Burası Titikaka Gölü üzerindeki Taquile Adası. Ada halkının geçim kaynaklarından biri olan örgü, kadınlardan değil erkeklerden soruluyor. Küçük limanda yün eğiren bir erkek, fotoğraf karemizi süslüyor.
Yemek sonrası dans
- Birçok etnik unsuru içinde barındıran, dünyanın en kalabalık ülkeleri sıralamasında başı çeken Çin’de birbirinden farklı kültürlerin etkisini görmek mümkün. Foto muhabirimiz Oğuz Yeter’in çektiği bu fotoğrafta, yemek sonrası dans eden Kazakları görüyoruz.
Okurlarımız için yeni bir köşe “Okur Çeker”. Çektiğiniz fotoğrafları bize yollamanız yeterli. Nerede ve ne zaman çekildi gibi kısacık bilgisi ile birlikte bunyaminaygun@gmail.com adresine bekliyoruz.
