Pazar “İstanbul Destanı”

“İstanbul Destanı”

04.12.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

“İstanbul deyince aklıma martı gelir  Yarısı gümüş, yarısı köpük  Yarısı balık yarısı kuş  İstanbul deyince aklıma bir masal gelir  Bir varmış bir yokmuş”...

“İstanbul Destanı”

Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun “İstanbul Destanı” şiirinin başkahramanı onlar. Boğaz’ın ve göğün kadim bekçileri... Bazen simit peşinde koşan avcılar, bazen çığlık çığlığa oyun oynayan yaramaz çocuklar... İstanbul martılar şehri. Şehir Hatları vapurları bile sarı-beyaz renklerini onlardan almış. Simit peşinde koşan bir martıyı konu edinen “Martı” adlı bu fotoğraf çalışması, Demirören Medya tarafından çalışanlarına yönelik düzenlenen serbest fotoğraf yarışmasında dereceye girerek sergilenmeye değer bulundu. Bir tarafta Haydarpaşa Garı, diğer tarafta martı bu kareyi etkileyici kılıyor.

Haberin Devamı

Soğuğa rağmen balık avı

“İstanbul Destanı”

Av mevsimi aylar önce başladı. Boğaz’a lüfer, istavrit akını var... Soğuk havalar bile kıyı balıkçılarını avlanmaktan geri tutamıyor. Buz gibi havada Galata Köprüsü’nü mesken tutan balıkçılar köprü üzerindeki yerlerinde bir yandan oltalarını denize sallarken diğer taraftan ateşin başında ısınmaya çalışıyor.

Ürkek ve şaşkın

“İstanbul Destanı”

Tüplü kurt... Adı gibi görüntüsü de değişik. Sualtı dünyasının ürkek ve şaşkın canlılarından. Derinlere inen fotoğrafçılar onu görüntülemek için sabırsızlanır. Bu ilginç canlı, hava kabarcıklarından ürkünce kabuğuna çekiliyor. Muhabirimiz Gökhan Karakaş’ın objektifine, Ayvalık’ın berrak sularında, renkli görüntüsünü kapatmadan birkaç saniye önce böyle takıldı tüplü kurt.

Haberin Devamı

Yağmurlu günler

“İstanbul Destanı”

Kış soğuk yüzünü yağmurla gösterdi. Şemsiyeler açıldı, botlar ve yağmurluklar giyildi. Yağmura hazırlıksız yakalanan kimi İstanbullular ise sağnaktan korunmaya çalıştı. Geçen haftadan beri devam eden sağanak sonucunda birçok ev ve işyerini su bastı, trafikte zaman zaman yoğunluk yaşandı. Meteoroloji yağmurların bu ay yerini kara bırakacağı konusunda
uyarıyor.

Heybetli dağların aydınlık yüzü

“İstanbul Destanı”

Güney’in incisi, “Deniz, kum, güneş” üçlüsüyle zihinlere kazınmış Antalya’nın heybetli dağları... Yer yer iki bin metreyi aşan Bey Dağları karla buluştu. Göz kamaştıran bir beyaza bürünen zirveler, büyüleyici görüntülere sahne oldu. Uçaktan çekilen bu fotoğrafta da bulutları sırtlamış, üzerine beyaz örtüler serpilmiş Bey Dağları üzerindeki Feslikan Yaylası görülüyor.

Yeraltındaki kahramanlarımız

“İstanbul Destanı”

Onlar yeraltındaki kahramanlarımız... Her gün yerin yüzlerce metre altında kazma kürek sallayan maden işçileri... Kömür karası yüzlerine aldırış etmeden evlerine ekmek götürmenin derdindeler. Oysa binlercesine de mezar oldu, yeraltındaki karanlık ve soğuk koridorlar. Bugün Dünya Madencilik Günü olarak tüm dünyada kutlanırken Milliyet’in arşivinden aldığımız, 23 sene önce yayımlanan bu fotoğrafta madenlerde çalışan yorgun bakışlı işçiler görüyoruz.

Ahırdan kütüphaneye

“İstanbul Destanı”

Bir dönem ilgisizlik nedeniyle ahır olarak kullanılan tarihi yapının kaderi değişti. İstanbul’un ilk medresesi olan ve yüzlerce yıl hizmet veren tarihi Zeyrek Camii’nin yanındaki medrese binası İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilerek kütüphaneye çevrildi. “Zeyrek Kitapçısı” adıyla hizmete giren kütüphane yalnızca kitapseverlerin değil, edebiyat ve fotoğraf meraklılarının da uğrak yeri oldu.