Pazar “Kentsel koruma konusunda gerideyiz”

“Kentsel koruma konusunda gerideyiz”

11.12.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Mimar ve restorasyon uzmanı Prof. Dr. Kemal Kutgün Eyüpgiller: “Kentsel koruma konusunda gelişmiş ülkelere göre hâlâ gerideyiz. Korunmak istenen alan belirlenerek kaldırımından aydınlatmasına, binasına kadar her şeyiyle tarihi kimliğine uygun hale getirilmeli”

“Kentsel koruma konusunda gerideyiz”

Topkapı Sarayı bahçesindeki göçükle yeniden gündemde. Sarayın restorasyon projelerini hazırlayan firmaya danışmanlık yapan İTÜ Mimarlık Fakültesi Mimari ve Kentsel Çalışma Grubu Başkanı, mimar ve restorasyon uzmanı Prof. Dr. Kemal Kutgün Eyüpgiller ile saraydaki son durumu, projelerini ve kent dokusunun korunması için neler yapılabileceğini konuştuk.

Haberin Devamı

Topkapı Sarayı’ndaki çatlaklar ve avludaki göçük basında yer aldı. Sarayın şu andaki durumu nedir?

Çeşitli binalarında restorasyon uygulamaları devam ediyor. Bu tür eski eser yapılarda restorasyonların devamlı olması bir zorunluluktur. Göçüğün 2. avlunun bahçe kotundaki, olasılıkla yeraltı su hareketlerine bağlı basit bir zemin oturmasından kaynaklanabileceğini uzmanlar açıkladı. Yapılan georadar tespitleri değerlendirildi, göçüğe yol açacak herhangi bir yapı kalıntısı bulunmadığı anlaşıldı. Çökmenin oluştuğu yer herhangi bir yapının zarar görebileceği bir nokta değil zaten. Sarayın Marmara Denizi’ne cephe veren istinat duvarlarının çökmesi ise istisnai bir durum. Olasılıkla yoğun yağmur yağışları ve zemin suyunun etkisiyle o duvarlarda bir zayıflık oluştu. Bakanlığın bu konuyu incelettiğini ve müdahaleler için hazırlık içerisinde olduğunu biliyoruz.

Haberin Devamı

Sizin saraydaki çalışmalarda rolünüz nedir?

Sarayın güncel rölövelerinin çıkartılması ve eksik olan restorasyon projelerinin hazırlanması görevini üstlenen firmaya danışmanlık yapıyorum. Rölöve (bir binanın mevcut durumunun belgelenmesi), restitüsyon (tarihi binanın ilk inşa edildiği tarihteki durumunun bir çizim seti olarak ortaya konması) ve onarıma esas olacak restorasyon projelerinin akademik bir değerlendirmeden geçirilmesi amacıyla ekibe bilimsel destek veriyorum.

Yer aldığınız diğer projelerden de bahseder misiniz?

Süleymaniye Külliyesi’nin birçok binasının rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerinin danışmanlığını üstlendim. Kapalıçarşı Restorasyon Projesi’ni sürdüren ekibin üç yıl kadar restorasyon danışmanlığını yaptım. Uygulama başladı, onun bilim heyetinde yer alıyorum. Bursa, Kars, Kastamonu, Antakya gibi illerde proje ve danışmanlık çalışmalarım oldu. Anadolu’nun pek çok bölgesinde ve İstanbul’da özellikle Tarihi Yarımada’da çeşitli mahallelerin yenilenmesi ve restorasyonu amaçlı projelerde görev aldım.

“Kentsel koruma konusunda gerideyiz”

“Yarım yamalak koruma anlayışı aşılmalı”

Topkapı Sarayı, Kapalıçarşı gibi tarihi değerler kültür varlığımız açısından da çok önemli değil mi?

Haberin Devamı

Bir ülkenin kimliğini belirleyen temel unsurların başında kültürel miras gelir. Bunun en somut unsurlarını da mimari eser ve tarihi kent dokuları oluşturur. Türkiye hızlı nüfus artışı ve çarpık kentleşmeye bağlı kontrolsüz yıllar yaşadı. Anıtsal yapıların ihmal edildiği dönemler olduğu gibi, en çok da tarihi kent ve yerleşimler zarar gördü. 90’lı yıllarla beraber tarihi kent dokularımıza ilginin oluştuğunu görüyoruz. Kültür ve Çevre bakanlıkları, valilikler, yerel yönetimler sorumlu oldukları alanlarda anıtsal yapıları restore ettikleri gibi, kentsel koruma projeleri de yaptırıyorlar. Ancak kentsel korumada gelişmiş ülkelere göre hâlâ gerideyiz, kat etmemiz gereken epey yol var. Örneğin tarihi dokuda bir sokak ele alınıyor ve evler restore ediliyor. Ama bakıyorsunuz ki sokakta beş tarihi yapı, on betonarme apartman var. Günümüzde devlet nereyi korumak istediğine karar vermeli; o bölge gerçek anlamda bir koruma alanı olarak belirlenerek, kaldırımından aydınlatmasına, binasına varana dek her şeyiyle tarihi kimliğine uygun hale getirilmeli. Çok geç olmadan kentsel ölçekte güne egemen olan yarım yamalak koruma anlayışının aşılmasının tam zamanıdır.

Haberin Devamı

“Kentsel koruma konusunda gerideyiz”

Kent dokusu bozulmadan nasıl daha güzel hale getirilebilir bir şehir?

Çağdaş bir şehirde tarihi mahalle kentin modern, yeni gelişen kesimleriyle bütünleşerek geleceğe uzanır. Bu bakımdan ciddi hatalar var. 70-80’lerdeki kontrolsüz nüfus artışı, köyden kente şiddetli göç ve plan-programa bağlı olmadan çoğu düşük kaliteli binlerce yeni yapının inşa edilmesinin yarattığı sorunlar geçmişin mirası. Son 20 yılda ciddi çabalar varsa da, egemen tutumun geçici çözümler yaratmak olduğu, kent dokularına parsel bazında yaklaşıldığı görülüyor. Vatandaşın 40 yıl önce gecekondu inşa ettiği çarpık parsele yeni apartman izni verildiğinde, sağlıklı bir apartman olsa da kent ve mahalle dokusu bağlamında 40 yıllık çarpıklık devam ettirilmiş oluyor. Altyapısı zayıf, ulaşımı sorunlu bir mahalle görünüşte yenilenmiş olmakla birlikte, artan nüfusuyla aynı sorunları yaşamaya devam ediyor. Tarihi nüveler çağdaş kent planlamanın temel unsurları olarak kabul edilmeli, bu açıdan çok daha fazla kentsel koruma uzmanına gereksinim olduğunu düşünüyorum.

Haberin Devamı

“Kültür mirası ranta kurban edilmemeli”

Başbakan Binali Yıldırım’ın “Medeniyetimiz imar rantına yenik düşüyor” diye bir açıklaması oldu...

Çok doğru söyledi başbakanımız. Devletin en üst kademesinden bunları duymak biz mimarlara umut veriyor. Ülke sathında sürmekte olan olumlu çalışmalar da bilinmekte. Rant, ekonomik gelişme için kaçınılmaz bir olgu olarak görülebilir, ancak rantın doğru dağıtılması, halka dağıtılması gerekir. Kültür mirası bedeli belirlenemeyecek bir değerdir, dolayısıyla salt rant odaklı bir yaklaşıma kurban edilmemesi gerekir.

Yeni projeleriniz var mı?

İTÜ bünyesinde Kilis’te 2012’de yaptığımız kentsel ölçekli koruma projesini kitaplaştırdık. Ayrıca Malatya’nın Darende ilçesine bağlı Balaban beldesinde yüksek lisans öğrencilerimizle bir çalışma yaptık. Balaban Anadolu’nun en kıymetli kerpiç yerleşimlerinden biri ve belki de en iyi korunduğu yer. Çekül Vakfı’yla bağlantılı olarak bir yayın hazırladık: “Kerpiç Mimarinin Anadolu’daki Başkenti Anıt Kent Balaban”. Basım süreci yakında tamamlanacak.