Kilisede cinsel devrim

Yirmi üç yıllık bir hikaye onunki. İlk anlatışı değil bu hikayeyi. Ama duyması gerekenlerin ilk duyuşu belki de. Hikaye hep sır kalsın isteyenlerin hükmünün bittiği noktada gülümsüyor Lori. Ama biliyor ki, bu noktaya gelmenin bedeli büyük. Bilmesi gerekmeyenler de öğrenecek hikayesini, çocukları soru üzerine soru soracaklar, içi burkulacak anlatırken.Bir de tabii, yirmi üç yıl sonra, gerçekten hâlâ kaçanların karası var. Üstüne bulaşmasa da, acıyla buruşturacak yüzünü. Yine de kararından dönmeyecek. Kukuletalı yalanları sineye çekmeyecek artık. Lori ilk raundu geç, güç ama temiz kazandı. On dört yaşında, Katolik okulunda okuyan, yüzü şimdikinden çok daha yuvarlak ve yumuşak bir kızken, kendisini iki yıl süreyle, arabasında "arka koltuk cariyesi" olarak kullanan din adamının hikayesini duyurabildi duyması gerekenlere. "Sekse tövbeli" ve "kürtajın en büyük günah" olduğunu savunan Peder John Lenihanın foyası çıktı meydana. Loriyi, 16sında hamile bırakıp sonra da kürtaja zorlayan papaz kaçtı. Bu hikayeyi yıllar yılı anlatmaya çalışan Loriye bugüne dek kulaklarını tıkamış kilise de, iş davaya dökülünce sindi ve 1 milyon 200 bin dolar tazminat ödemeye razı oldu.Lori şimdi de, Peder Lenihanın cinsel tacizi başladığında ilk sığındığı kilise "büyüklerini" sorguluyor tek tek. Pederi kiliseden uzaklaştırmayı o zaman reddeden, bugün ise o yuvarlak ve yumuşak yüzlü kızı hiç hatırlamadıklarını söyleyenlerin gerçekten kaçmalarına dur demeye kararlı. Çaldıkları, çalacakları karadan çekinmeden mahkemeye veriyor her birini. Lori hem yalnız hem değil. O, Kaliforniyada kendi kavgasındayken, kilise dört yanından çatırdıyor. Küçücükken emanet edildikleri papazların elinde tacize uğramış kadınlar, çocuk yaşta eşcinsel ilişkiye zorlanmış adamlar bir bir konuşuyorlar. Son haftalarda Bostonda, New Yorkta, Los Angelesta bir suçlu papazlar geçidi başladı ki bitmek bilmiyor. Yıllardır talkım-salkım usulü, başkasının günahlarını hor görüp kendi suçlarını cüppelerinin altında saklayan papazlar kadar, bu sübyancı papazları görevlerinden almayı reddeden kilise yöneticileri de bir bir çıkıyorlar halk mahkemesinin önüne. Amerikan Katolikleri, koca koca piskoposların, kardinallerin bile aforoz edilmesini talep ediyor şimdi. Kilise halk önünde günah çıkartıyor; "Bırakın günahı, bu basbayağı suç" diyenler karşısında ise sesi kısılıyor. Vatikanın ihtiyar patronu da Amerikan vicdanında yargılananlardan. Sadece Amerikaya ve sadece son yıllara özgü olmayıp Katolik Kilisesini her yerde ve her çağda lekelemiş cinsel sırların üstündeki örtüyü kaldırma cesaretini bulamamakla eleştiriliyor Papa.Bir yandan da reformu Vatikandan beklemek yerine, bu topraklarda pişirme yanlıları var. Televizyonlarda, gazetelerde yoğun bir "Katolik Kilisesi nasıl kurtulur?" tartışması yürüyor.Amerikan aklının bulduğu yanıtlardan biri, seksi kiliseye sokmaktan geçiyor. Birçoğuna göre "papazların cinsellikten men edilmesine son, evlenmelerine izin ve kadınların da papaz olabilmelerine yeşil ışık" ile başlamalı reform. Yani kilisede cinsel devrim yapılmalı.Gelenekçilerin tüylerini diken diken eden bu çağrıların hayata geçmesi hemen olmayacak, o kesin. Ama bu çağrıların kolay durmayacağı da kesin. Eşcinselliğin, sübyancılığın papazlar arasında ne denli yaygın olduğu ortaya döküldükçe, Katolik Kilisesinin ayakta kalabilmesi için cinsel devrimin şart olduğunu savunanlar da çoğalacak. Üstelik bu devrim sadece papazlarla ilgili kuralların yeniden düzenlenmesiyle bitecek gibi de değil. Çağlar boyu eşcinselleri, evlilik dışı cinsel ilişkide bulunanları, kürtaj olanları, hatta doğum kontrolü uygulayanları hor görmüş bir kilisenin günahlarından arınabilmesi için, Katolik öğretisinin adamakıllı baştan yazılması gerekecek. Amerikan Katolikleri kalemlerini hokkaya daldırdılar bile. Yazara e-mail Lori Haigh 37 yaşında. Evli, iki çocuklu. Saçları, gözleri, kaşları kahve. Acıyla buruştuğunda bile kaybolmayan bir "kararlı kadın" ifadesi var yüzünde. Öfke değil, hınç değil; inat, sabır ve direnç daha ziyade.