Pazar Ne alırımdan çok, ne verebilirim diyebilen kadınlar

Ne alırımdan çok, ne verebilirim diyebilen kadınlar

30.12.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Enerjisi fışkıran kadınların bir araya geldiği platform; Türk kadınlarının uluslararası ağı TurkishWIN

Ne alırımdan çok, ne verebilirim diyebilen kadınlar

Peki kim bu kadınlar? Girişimcilerden profesyonellere, akademisyenlere kadar birçok alandan gelen kadınlar. Kurucusu Melek Pulatkonak şu şekilde tanımlıyor TurkishWIN’ı (Turkish Women’s International Network): “Türkiye ile aile, kültür ve profesyonel bağları olan kadınları bir araya getiren ilk uluslararası iletişim ağı.”
Genç bir üye olarak benim düşüncem ise ne alırımdan çok, ne verebilirim diyebilen, yaratıcı, şeffaf, duyarlı, başarılı ve sosyal kadınların bir araya geldiği son derece paylaşımcı bir platform.
Tanıştığınız her TurkishWIN üyesi sizi gördüğü andan itibaren hafızasına kazıyabilme özelliğine sahiptir. Bu şahane üyeler sizi yakaladığı her toplantıda “Burada tanışman gereken birisi var” deyip kolunuzdan tutarak o birisinin yanına götürebilir. Yeni tanışacağınız kişi işinizle, hobilerinizle ya da sadece kişiliğinizle ilgili olabilir. Şüphesiz ki o da sizinle tanıştığında, en az sizin kadar heyecan duyacaktır. Ve yine şüphesiz ki ilişkiniz bundan sonra da devam edecektir.

Samimi ve ilham verici sohbetler
TurkishWIN’in bünyesinde bulunan en ilham verici aktivitelerden birisi “talks” yani “sohbetler”. Özel bir konu çerçevesinde seçilen konuşmacılar üyelerle düşüncelerini paylaşıyorlar. Bu konuşmaların benzerlerinden en büyük farkı oldukça samimi, ilham verici ve şaşırtıcı olmaları.
En son etkinlik İshak Alaton’un kızı Leyla Alaton moderatörlüğünde yaptığı konuşmaydı. Leyla Alaton, TurkishWIN’ın en aktif üyelerinden. Işığıyla, heyecanıyla TurkishWIN üyelerini sembolize ediyor gibi. İshak Alaton’un enerjisi de kızınınkine yaklaşıyor adeta. “Türkiye’nin geleceğine inanıyorum çünkü Türkiye’deki kadınların geleceğine inanıyorum” diye başlıyor konuşmasına İshak Alaton. Kuşkusuz ki salondaki kadınların hepsinin kalbini ilk andan itibaren çalmayı başarıyor. Yazdığı kitaplardan mücadele dolu hayatına, pozitif bakış açısından dünya görüşüne kadar anlatacak bir çok şeyi var.

28 günde İngilizce öğrendi
Bu dolu sohbette beni en çok etkileyenlerden birisi de İshak Alaton’un askerde İngilizce öğrenme hikayesiydi. Askere gittiğinde yalnızca Fransızca biliyor Alaton. Amerikalı bir subaya tercüman aranırken yüz kişilik sınıfa soruyorlar “Aranızda yabancı dil bilen var mı?” diye. İshak Alaton elini kaldırıyor ve Polatlı’ya tercüman olarak gönderiliyor. Amerikalı subay karşısında İngilizce konuşmasına Fransızca cevap veren bir yedek subay görünce şok geçiriyor haliyle. Amerikalı subay derhal onu geri göndermek istiyor. İshak Alaton da bütün cesaretini toplayıp “Ya beni kovarsınız Ankara’ya giderim ve oradan birisinin gelmesi birkaç ayı bulur veya bana İngilizce öğretirsiniz” diyor. Ne büyük cesaret cidden! Amerikalı subay “Ne kadar süreye ihtiyacın var?” diye sorduğunda İshak Alaton birden “28 gün” diye cevap veriyor ve inanılmazdır ki tam 28 günün sonunda tercüme yapabilecek İngilizce’ye sahip oluyor.
TurkishWIN’in en büyük özelliklerinden birisi de, yarattığı etkilerin kapsamlı ve kalıcı olmasını sağlamaya çalışmak. Bunun en somut örneklerinden bir tanesi “Sohbetler”i yayınladığı online kütüphanesi. Küresel konferanslar serisi olan TED’den esinlenerek Melek Pulatkonak’ın ve şahane ekibinin oluşturduğu bu kütüphane, TurkishWIN bünyesindeki aktivitelerle birlikte gün geçtikçe büyüyor ve zenginleşiyor. Üstelik herkesin ulaşabilmesi için www.turkishwin.com üzerinden izlenebiliyor. Bu kütüphane Türkiye’deki ilk online kadın konuşmacı kütüphanesi özelliğini taşıyor.
İş dünyasından Leyla Alaton’dan Ece Şirin’e Charlotte Lamprecht’den Banu Onaral’a, sanatçılardan Günseli Kato’dan Eser Selen’e, akademisyenlerden Nakiye Boyacıgiller’den Itır Erhat’a, girişimcilerden Tülin Akın’dan Elena Pallota’ya kadar birçok kadın.

Girişimci girişimciden, profesyonel profesyonelden
Pek çok platformun aksine TurkishWIN’ın asıl amacı kalıcı ve sürdürülebilir ilişkiler kurmak. Girişimcilerin girişimcilerden ve profesyonel kadınların profesyonellerden öğrendiği birebir program kuruyor bu doğrultuda. Hangi sektördeyseniz adını daha önce gazetelerden okuduğunuz sektördaşınız bir anda mentorunuz oluveriyor. İş konusunda dilediğiniz her şeyi danışabiliyorsunuz.
Her gün adını duyduğumuz onlarca platform ve vakıf var. Bunların bir çoğunun sürdürülebilirlik, büyük etki yaratabilmek ve verimli olabilmek adına TurkishWIN’den öğrenecekleri olduğunun kanısındayım. TurkishWIN bütün bunları samimi bir ortamda bir araya getirebiliyor. Gelecekte yaratacağı global etkiyi merakla bekliyorum.