Pazar Ne olacaksa bize olacak!

Ne olacaksa bize olacak!

29.11.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Gezegenimiz için sakın üzülmeyin, o her zamanki gibi zamanı gelince kendisini yenileyecek, üzerindeki incecik örtüyü şöyle bir silkeleyip düzeltecektir. Üzülecekseniz, kendiniz ve çocuklarınız için üzülün

Ne olacaksa bize olacak

Yüzyıllar önce masmavi Dünya gezegeninin topraklarının çoğu geniş ormanlarla kaplıydı. Doğa büyük bir ahenkle dengesini koruyor, milyarlarca canlı, milyonlarca yıldır süregelen akışla kusursuz bir uyum içinde varlığını sürdürüyordu. Gezegenin her karışına muazzam bir çeşitlilik hakimdi. İklimler coğrafyadan coğrafyaya değişir, mevsimler toprak örtüsüne ve suların enginliğine can verirdi. Yaşam birbirini besler, bolluk ve bereket bu cennet bahçesinin her yerinden fışkırırdı...

Haberin Devamı

Fakat bu gezegende, cismi dışında diğerlerine huyu suyu hiç benzemeyen, sanki yabancı bir canlı vardı. Hep aç kalmaktan korkar, yedikçe daha çoğunu arardı. Kendini çok beğenir, becerikli elleriyle istediği her şeye sahip olurdu. Onun bu dinmeyen açlığı ve keskin zekası, sonunda kendisini yenilmez olduğuna, hatta bir gün üzerinde yaşadığı gezegene ve tüm canlılara hükmedebileceğine inandırdı.

Tek sorumlu bulundu

Masalın devamını biliyorsunuz, kötü huylu karakteri de... Her masalın sonunda kötüler ya akıllanır ya da helak olurlar. Biz şu sıralar, kendi masalımızın son sahnelerine yaklaştık. Gidişat iyiyi göstermiyor ancak mutlu son için gereken şey bir mucize değil.

Dört yüzyıl önce Dünya’nın yüzde 66’sı ormanlarla kaplıydı. Geçen sürede, ormanları yarı yarıya azalttık. Bugün dünyanın sadece üçte biri ormanlık kaldı. Yalnızca ağaçlar değil, buzullar, temiz sular, mercanlar, nadide canlılar, nehirler, hatta toprağın kendisi giderek azalıyor. Geçtiğimiz yüzyılda çevreyle ilgili en çarpıcı sorun kirlilikti. Hava ve su durmadan kirleniyordu. 90’lı yılların başında karbon atıkları ve sera gazlarının gezegeni ısıtmaya, buzulları eritmeye başladığı fark edildi. Isınma ilk başlarda önemsiz bulundu, dünyanın geçirdiği normal bir evre diyen de oldu, Güneş fırtınalarını sorumlu tutan da... Bugün bilim çevreleri için küresel ısınmanın sebebi tartışma konusu bile değil. Tek sorumlu bulundu: İnsan.

Haberin Devamı

Ne olacaksa bize olacak

Climate Central organizasyonu tarafından yayımlanan simülasyonlarda iklim değişikliğinin Londra, Sidney gibi şehirleri nasıl etkileyeceği gösteriliyor.

Liderler acil durum için toplanıyor

Yarın, 30 Kasım’da, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı dünya liderlerini ağırlamaya başlayacak. Bu yıl konferansın odağındaki tek şey, kaçınılmaz iklim değişikliğine nasıl adapte olunacağı. 11 Aralık’a kadar Paris’te gerçekleşecek konferans, şimdiye kadarkilerin en önemlisi sayılıyor.

Görüşmelerin neticesinde tüm ülkeleri kapsayacak, evrensel bir iklim anlaşmasına varılması amaçlanıyor. Durum ciddi ve devlet liderlerinin başlıca meselesi, elimizle bozduğumuz düzene şimdi nasıl adapte olacağımız.

Haberin Devamı

İklim değişikliği getirdiği fırtınalar, kuraklıklar ve sellerle önce en kırılgan ülkeleri etkileyecek. Küçük ada ülkeleri, Afrika kıtası ve az gelişmiş ülkeler başta geliyor. Buralarda yaşayan insanların finansal gücü olmadığı için doğal afetlere karşı duramıyorlar. Devletlerin de yerleşim birimlerini afetlere karşı koruyacak şekilde setler çekerek, yolları yükselterek yapılandırma imkanı bulunmuyor. İklim değişikliği bir anda büyük fırtınalar, seller ortaya çıkarmıyor. Normal hava olaylarını sıra dışı olaylara dönüştürüyor. Geçtiğimiz hafta İstanbul’a hakim olan lodos fırtınası bunun küçük bir örneği.

Hava olayları çetinleştikçe, tehlike altındaki yerlerde yaşayan insanların göç etmekten başka çaresi kalmıyor. İklim bazlı kitlesel göçler şimdiden gerçekleşmeye başladı. Maldivler’de fırtınada yıkılan bir adanın 4.5 yıldır evsiz kalan sakinleri ve Bangladeş’te denize kayan toprakların sahipleri, topluca göç etmek zorunda kalan grupların yalnızca ikisi. Kuraklıklar ise iklim değişikliğinin bir diğer yüzü. Isınma aynı oranda devam ederse, bu yüzyılın ortalarında İran Körfezi merkez olmak üzere Abu Dabi, Katar-Doha ve Dubai gibi Ortadoğu’nun başlıca şehirlerindeki sıcaklık yaşam sınırını aşacak ve büyük, kitlesel göçler kaçınılmaz hale gelecek.

Haberin Devamı

Sular şehirleri yutacak

Felaket senaryoları arasında en korkutucusu, deniz seviyesindeki şehirlerin okyanuslar tarafından yutulacak olması. Venedik, Amsterdam gibi şehirlerin hiçbir şansı yok. New York, Şanghay, Rio, Londra, Mumbai ve İstanbul da ciddi risk altında. Climate Central organizasyonu tarafından yayımlanan simülasyonlar, dünyanın en önemli şehirlerini tehdit eden korkutucu gerçeği gözler önüne seriyor. Küresel ısınmayı 2 derece seviyesinin altında tutabilmek başlıca hedef. 4 dereceye çıkarsa, gelecek nesillerimizin dolaşacağı bir Bebek sahili olmayacak.

Eski uygarlıkların kalıntıları toprağın neden yerin iki, üç kat altından çıkıyor hiç düşündünüz mü? Şehirlerini yeraltında mı inşa ediyorlardı? Bazıları evet. Ancak pek çoğunun şehirleri, onlar yok olduktan sonra toprak ana tarafından örtüldü. Bir ateş topundan doğan bu gezegen, nice afetlerden geçti, yandı, yıkıldı, küllerle kaplandı ve uzun uykulara dalıp sonra taptaze uyandı... Dünya için sakın üzülmeyin, o her zamanki gibi kendisini yenileyecek, üzerindeki incecik örtüyü şöyle bir silkeleyip düzeltecektir. Üzüleceğiniz varsa, kendinizi ve çocuklarınızı düşünün.

Haberin Devamı

İyi haber de var

Geçtiğimiz 10 yılda tüm dünyada karbon emisyon oranı yüzde 4 artmıştı. 2014 yılında artışın yavaşlayarak bir önceki yıla göre yüzde 0.5 oranında daha az gerçekleştiği bildirildi. Bu yıl ise artışın aynı oranda kaldığı, yani durduğu haberi geldi. Yenilenebilir enerjilerin yaygınlaşmasıyla fosil yakıtı kullanımında da önemli sayılabilecek oranda düşüş kaydedildi.

Bu gelişmeler iklimi normale döndürmeye yeterli olmasa da geleceğimiz için ümit vâdediyor.

Bu meseleden “yırtan” ülkeler

Bütün hikayenin en büyük ironisi, iklim değişikliğine en çok sebebiyet veren ülkelerin, en az etkilenecekler arasında yer alması. Amerika’daki Notre Dame Üniversitesi’nin araştırmasına göre en az etkilenecek ülkeler sırasıyla şöyle:

1.Norveç

2.Yeni Zelanda

3.İsveç

4.Finlandiya

5.Danimarka

6.Avustralya

7.İngiltere

8.ABD

9.Almanya

10.İzlanda

Yazarlar