Pazar “Okurlar derginin adeta militanı”

“Okurlar derginin adeta militanı”

05.10.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Atlas’tan ayrıldıktan sonra bir grup arkadaşıyla kendi dergileri Magma’yı çıkartan Özcan Yüksek: “Derginin yaşaması için çok satması gerek. Neyse ki okurlarımız derginin militanı gibi, o yüzden satın alacaklardır”

“Okurlar derginin adeta militanı”

Esentepe’nin sokak aralarında eski bir apartmana giriyorum. Dışarıdan hiç ofise benzemiyor, “Burası mı yani?” diye düşünüyorum ama içeri girince fikrim tamamen değişiyor. Geniş, aydınlık, ferah... Belli ki sanatsal bir şeyler yapılıyor. Sonra Özcan Yüksek’le tanışıyorum. Magma’nın ilk sayısının yayımlanması nedeniyle yaşadığı heyecan yüzünden okunuyor. Evliya Çelebi şirketinin yayımladığı, “bir yeryüzü dergisi” diye tanımladığı Magma şimdilik 2015’e kadar iki ayda bir çıkacak.

Haberin Devamı

Magma için patronsuz dergi diyorsunuz. Bunu biraz açabilir misiniz?

Bir derginin, gazetenin sahibi okurlarıdır, onlar beğenmezse hiçbir anlamı yok. Biz öyle paralı pullu insanlar değiliz, dergi yapmaktan zengin olmayla uğraşamadık. Atlas’tan ayrılanlarla birlikte kendimiz çıkarıyoruz dergiyi.

İçerik açısından nasıl bir dergi olacak Magma?

“Yeryüzü dergisi” diyoruz. Bizim amacımız; gezegen tükeniyor bu yüzden gezegeni koruyacak bilgiyi paylaşmak, yapılması gerekenleri, birlikte, sokakta, derginin içinde yapmak, öğrenmek.

Kapak konunuz Amazonlar. Neden orayı tercih ettiniz, nasıl geçti bu süreç?

Ben masa başında bir konu hazırlamak istemediğim için Amazonlar diye bilinen kadınların yaşadığı yerlere gidelim, arkeolojik kazıları soruşturalım dedik. Kafkasya’da pek çok yere gittik, müzelerin kapılarını araladık. Bizi üniversitelerin depolarına soktular, kilitlerini açtılar.

Haberin Devamı

Sloganlarınız çok güzel: “Dünya seni çağırıyor”, “Bilmek isteyen yola çıkar”... Bunlara nasıl karar verdiniz?

“Bilmek isteyen yola çıkar” aslında Altaylar’da bir şamanın bir ayin sırasında söylediği bir duaydı. Zaten dergi, o tür kültürlerdeki bilgelikleri de sayfalarına taşıyacak. Sonra da biz dergiyi gezegen için yapıyoruz diyerek “Dünya seni çağırıyor” dedik.

“İnternet üzerinden İngilizce yayın yapacağız”

“AdıBilinmeyenDergi” etiketiyle bile çok fazla takipçi çektiniz. Bu bilinçli bir tercih miydi yoksa gerçekten bir isim bulamadığınız için mi?

Bilinçli değildi. Başta isim bulmakta zorlandık, hatta başka bir isim düşündük. Ama internet üzerinden İngilizce yayın da yapacağımız için bütün dillerde var olan uluslararası bir isim olması gerekiyordu. Bir yeryüzü dergisi için Magma iyi geldi; genç duran, imajı güçlü bir isim.

Artık insanlar her şeye internet üzerinden ulaşabiliyor. Böyle bir ortamda sizce derginin satışları nasıl olur?

Yayına hazırlarken çok fazla harcaması olan bir dergiyiz, bu nedenle masraflarını çıkarıp yaşaması için çok satması gerek. Nitelikli ürüne karşılık veren nitelikli bir okurumuz var. Çok homojen bir ülke olmadığımızı tahmin edebilirsiniz. Herkes yan yana yaşıyor ama sadece bazıları farklı bakıyor. Ama bizim okurlarımız derginin adeta militanı gibi, o nedenle alınacağını düşünüyorum.

Haberin Devamı

“Bir kuşak bizimle yetişti”

Uzun yıllar Atlas’taydınız orayla özleşmiştiniz. Nasıl oldu bu ayrılık kararı ve süreci?

Kendi başımıza, tamamen pozitif bir amaçla yaptık dergiyi. İnsanların özgür olduğu, kendi yaratıcılıklarını gösterebildikleri bir tarz oluşturmak istedik. Biz öyle üstümüzdekilerin, maaşımızı verenlerin parmak, sopa gösterenlerin sözlerini dinleyen insanlar değiliz. O yüzden bazı çatışmalar yaşandı, anlaşamadık. Onlar da “Boyun eğmiyorsanız size hayatta başarılar diliyoruz” dediler. 20 yıldır oradaydık, bir kuşak bizimle yetişti. Ben onlar için ayıpladım. Bir gazeteden, televizyondan farklı olarak insanların yetişmesine, eğitilmesine, bakış açısı oluşturulmasına ve bunun daha çok doğa ve gezegenle ilişkili olmasına yol açan bir kültürü daha saygın bir şekilde devam ettirebilir ya da onu oluşturanlara daha saygılı davranabilirlerdi. O saygıdan biraz mahrum olduk