Pazar “Oyuncu tiyatro der diziden haber bekler”

“Oyuncu tiyatro der diziden haber bekler”

23.11.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Oyuncu Cihan Ercan’a göre tiyatro bir tutku, televizyonsa bir zorunluluk. Ercan “Birçok oyuncu tiyatroyu ister ama dizilerden haber bekler; o senenin memuriyeti nasıl sağlanacak diye düşünür” diyor

“Oyuncu tiyatro der diziden haber bekler”

Onu “Leyla ile Mecnun” ve “Ben de Özledim” dizileriyle tanıdık. Fakat o hatrı sayılır bir süre Ankara’da tiyatro da yapmıştı. Şimdi de senaryosunu Gupse Özay’ın yazdığı, Hakan Algül’ün yönettiği “Deliha” filmiyle sinemaseverlerin karşısına çıkıyor. Cihan Ercan’ın gönlü, uzun zamandır televizyon koşuşturmasından zaman ayıramasa da tiyatro yapmaktan yana... Çünkü bu mesleği Devlet Tiyatroları sanatçısı amcasının karşı çıkmasına rağmen seçmiş... Yedi yıl lisanslı olarak hentbol da oynamış ama “Sanat mı spor mu?” sorusuna sanat cevabını vermiş.

Haberin Devamı

Sizi “Leyla ile Mecnun” ve “Ben de Özledim” dizileriyle tanıdık ama tiyatro eğitiminiz de var. Nasıl başladınız tiyatroya?

Amcam Devlet Tiyatroları sanatçısı. Biz tiyatroya giden bir aileydik. Anaokulundan itibaren hep oyuncu olmayı istiyordum. Ailem de hiç karşı çıkmadı.

Peki ya amcanız?

Hayır. Amcam hiç istemedi tiyatrocu olmamı. Onunla uzun bir süre, sırf bu yüzden görüşmedik. Hatta ben ergenliğe girdiğimde, bu hevesim zirveye çıktığında hiç görüşmüyorduk. Sonra ben kendi imkanlarımla okullar kazanıp biraz da olsa bu işi yapmaya başladığımda o da “Galiba yapacak bu işi” dedi sanırım.

“Gupse’nin normal olmadığını anlamıştım”

Neden istemedi acaba? Maddi sebepler yüzünden mi?

Başta maddi sebepler. Bir de zorlu bir iş. Göründüğü gibi galalardan ibaret bir iş değil. Ben mezun olduktan yedi sene sonra iş bulabildim. İstediğim olsun diye bekledim. Bu yedi sene de benim için amcamı anladığım bir süre oldu.

Haberin Devamı

“Deliha”daki bu rol size nasıl teklif edildi?

Daha önce BKM’nin içinde olduğu bir filmde oynamıştım; “Erkek Tarafı: Testosteron”da. O vesileyle BKM’yle tanıştım. Bu filmi yaparken de akıllarına gelmişim. Beni ilk onlar çağırdı. Gupse’nin projesi olduğunuda orda öğrendim. İlginç de geldi açıkçası. Gupse’nin de ne yapacağını merak ediyordum. Oyuncu olarak izlerken hiç normal bir insan olmadığını anlıyordum. “Senaryosu değişiktir” diye düşündüm. Öyle de çıktı. Süreç de çok eğleceliydi.

Çekimler nerede yapıldı? Bir Şirince bölümü var ama...

İlk dört hafta Yedikule’deydi. Son dört günde Şirince’ye gittik. Yedikule çekimleri zor geçti. Çünkü çok sıcaktı.

Çekimlerden bahsetmişken, dizilerde de rol aldığınız için set koşullarını soracağım. Herkes dizi ve çalışma sürelerinden şikayetçi.

Tabii ki setlerin çok zor koşulları var ama ben oyuncunun bundan yakınması taraftarı değilim. Toplum içinde de söylememeliler. Çünkü
o sette çok büyük eforla çalışanlar var.

Fakat değişim olacaksa bu oyuncular sayesinde olacak...

Oyuncular duyarlılığı organize etme konusunda tembel. Duyarlıyız ama organize olma ve bir araya gelme konusunda çok iyi değiliz galiba.

Haberin Devamı

“Her gün aynı şeyi yaparken oynama kabiliyeti gelişiyor”

Tiyatro var, televizyon ve sinema da... Sizin ilk tercihiniz hangisi olurdu?

Aslında iki yönden bakılabilir. Oynamayı sevenler daha çok tiyatro ister. Ben de tiyatro isterim mesela... Çünkü tiyatroda her gün aynı şeyi yaparken oynama kabiliyeti çok gelişiyor, çok başka yerlere gidiyor. Fakat kimi oyuncular da kitlelere hitap etmeyi tercih edebilir. Onlar için de televizyon iyi bir tercihtir. Başka türlü o kadar tanınmanın ve sevilmenin bir imkanı yok. Tabii birçok oyuncu tiyatroyu ister ama dizilerden haber beklerler; “Bu senenin memuriyeti nasıl sağlanacak” diye...

Hayatı kazanmakla ilgili bir durumu var anladığım kadarıyla...

Tabii ki. Keşke böyle olmasa ama böyle de bir zorunluluk olabiliyor. Düzenli televizyon geliri sağlamak gibi bir zorunluluğu var oyuncuların.

“Mert Fırat’la her sene tiyatro yapalım diyoruz ama yapamıyoruz”

Var mı devam eden tiyatro projeniz?

Yok. Ben Ankara’dan İstanbul’a geleli iki sene oldu. Ankara’dayken yapıyordum ama İstanbul’un televizyon koşuşturmasından “Tiyatro yapalım” gibi bir an olmadı.

Haberin Devamı

Niyet var mı?

Burada tiyatro yapan arkadaşlarım var. Mert Fırat bunlardan biri... Onunla her sene konuşuruz; “Hadi yapalım” diye. Sonra ben kaytarırım. Bakalım bu sene ne olacak?