Robotlar bağlara girdi

Yaklaşık 100 yıl önce, 1900’lü yılların başında yaygınlaşan traktör tarım hayatını nasıl değiştirdiyse 2010’lu yıllardada drone’lar, robotlar, akıllı sensörler ve küresel konumlandırma sistemi (GPS) tarımı bir o kadar daha değiştirdi. Bundan 20 yıl önce Türkiye’nin verimli arazilerinde tarım yapan birine şimdiki imkanları gösterseniz ufak bir kıskançlık krizi geçirebilir.

Tüm bunlar bir başlangıç. Tarım teknolojileri alanında çalışan uzmanlara göre bildiğimiz anlamda tarımcılığı tamamen değiştirecek yenilikler kapıda. Önümüzdeki birkaç sene içinde drone’larımız kendi kendine havalanarak ekinlerimizi kontrol edecek ve zararlı haşereler için ilaçlama yapacak; akıllı sensörler tarlanıza düşen yağmur miktarını ölçerek ekinlerinizin ne kadar suya ihtiyaç duyacağını hesaplayacak ve gerekirse sulama yapacak; GPS’li insansız araçlar tohumları ekecek ve
hasatı toplayacak...

Hassas tarım dönemi başladı

Yapılan araştırmalara göre yukarıda saydığımız teknolojiler ve daha fazlasını kapsayacak tarımcılık teknolojileri 2018’de 3 milyar doları geçen bir pazar payına sahip olacak. Bu, pazarın şimdiki payının yüzde 20’den daha fazla artması anlamına geliyor. Artan dünya nüfusunun kaynak ihtiyacı göz önüne alındığında tarım teknolojilerindeki bu gelişmeler bizi böcek yemekten kurtarabilir.

Hassas tarım adlı verilen tarımcılık uygulamaları son birkaç yıldır çiftçilerin gündeminde. Hassas tarım ne anlama geliyor, biraz açalım: Bir tarım işletmesinde ekinlere; coğrafik veya meteorolojik değişiklik ve farklılıklara göre yapılan müdahaleleri kapsayan üretim teknolojisine hassas tarım deniyor. Hassas tarımın amacı kaynak israfının önüne geçmek, kazancı artırmak ve üretimden kaynaklanan çevresel kirliliği en aza indirmek.

Hassas tarım uygulamalarının en önemli örneklerinden biri HTPP adı verilen bir sistem. Sensör ve robotlar sayesinde ekinin boyunu, yaprak sayısını, şeklini, açısını, rengini kısacası tüm fiziksel yapısını kayıt altına alan sistem, ekinlerdeki haşerelere karşı alınacak önlemlerden hangi ekinlerin besleyiciliğinin daha yüksek olduğuna kadar birçok veri elde ediyor. Bu da çiftçilerin o ekin ya da bir sonraki ekin için önlem alabilmesini sağlıyor.

Gökyüzündeki göz: Drone’lar

İnsansız hava araçları olarak bilinen drone’lar da hassas tarım uygulamaları için hayati bir öneme sahip. Drone’ların tarlalardaki görevi ilaçlama kadar kontrole de yönelik. Alanı gökyüzünden tarayan bu hava araçları çektiği fotoğraflar sayesinde ekinlerin durumunu çiftçilere bildiriyor. Çekilen fotoğraflar ya çiftçiler ya da bilgisayarlar tarafından kontrol edilerek mahsul hakkında bilgi edinilmiş oluyor.

Hassas tarımcılığın olmazsa olmazlarından biri de robotlar. Robotlar özellikle küçük ölçekli olmasına karşın yüksek getirisi olan üzüm bağlarında ya da fideliklerde kullanılıyor. Bu alanda Japonya ve Kaliforniya’daki çiftçilerin üstünlüğü var. Japonya hem robot alanında lider ülkelerinden biri olduğu hem de daha küçük ölçeklerde tarım yapılması zorunluluğu olduğu için bu alanda öncü. Amerika’nın Kaliforniya eyaletinde ise robotlar yüksek getirili tarlalarda kullanılıyor.