Pazar “Sanal suçları başkaları işlemiş gibi gösteriyorlar”

“Sanal suçları başkaları işlemiş gibi gösteriyorlar”

25.05.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

İnternet ve teknoloji, hukuk sözlüğüne “sanal taciz” ve “sanal zorbalık” gibi yeni suçların eklenmesine vesile oldu. Peki bu suçlar ne anlama geliyor?

“Sanal suçları başkaları işlemiş gibi gösteriyorlar”

İnternet artık hayatımızın olmazsa olmaz bir parçası. Üstelik teknolojinin gelişmesi sayesinde internet o kadar nüfuz etti ki hayatımıza, artık “sanal taciz” ya da “sanal zorbalık” gibi sadece internet ortamında işlenen yeni tür suçlar çıktı ortaya. Tabii ki bu suçlar nedeniyle birçok insan da mağdur oluyor.
Bu konuda hem dünyadan hem de Türkiye’den birçok örnek var. Hatta siz de böyle bir suça maruz kalmış olabilirsiniz. Sosyal paylaşım siteleri hiç tanımadığı insanları rahatsız edici bir şekilde takip eden, müstehcen fotoğraflar gönderen ve tehditler savuran kullanıcılarla dolu. Peki böyle bir durumla karşılaşıldığında neler yapılmalı? Bilişim hukuku konusunda bir uzman sayılan avukat Şebnem Ahi’ye “sanal taciz” ve “sanal zorbalık” suçlarının tanımlarını ve bu suçlardan mağdur olunduğunda neler yapılması gerektiğini sorduk.

Sanal taciz ve zorbalığın hukuki tanımı nedir? Hangi davranışlar sanal taciz ya da zorbalık olarak kabul ediliyor?

Sanal taciz ve zorbalık, kanunlarda suç olarak tanımlanan bazı fiillerin, internet üzerinden veya bilişim teknolojileri kullanılarak işlenmesini ifade ediyor. Bu kavram kanunlarda tanımlanmış olmasa da bu gibi durumlarda uygulanabilecek pek çok düzenleme ve yaptırım mevcut. Hangi fiiller bu kapsamda sayılabilir dersek, internet veya sosyal medya üzerinden kişilere hakaret, tehdit, cinsel içerikli şantajlar, kişilerin huzurunu kaçıracak şekilde söylem ve hareketler, bu fiillerin çocuklara karşı işlenmesi gibi durumlar, fotoğraf
ya da bilgilerini kullanarak sahte hesap açma ya da ele geçirilen kredi kartı bilgileriyle veya diğer bilgilerle kişileri maddi ve manevi zarara uğratma gibi örnekler verilebilir. Elbette bu örnekler çoğaltılabilir
ve anonim hesaplar üzerinden veya bir başkası adına da işlenmiş gibi gösterilebilir. Ayrıca verilen örneklere ilave olarak topluma mal olmuş kişilerden, örneğin siyasetçilerden biri tarafından hedef gösterilmiş kişiler de bu tür olaylara maruz kalabiliyor.

“Rekabetteki kişiler birbirlerine saldırıyor”

Bilişim hukuku konusunda uzman bir avukat olarak en sık karşılaştığınız olaylar hangileri?

Kişiler genellikle sosyal medya üzerinden bir beyanda bulunduğunda ağır küfür, hakaret, tehdit içeren cevaplar aldığında bize başvuruyor. Eski sevgililerin veya eski eşlerin, internet üzerinden diğerini rahatsız ve taciz ettiği durumlara çok sık rastlayabiliyoruz. İş arkadaşları arasında yayılan dedikodular sonucu alay edilen, küçük düşürülen, işini kaybeden kişiler olduğu gibi, hoşlandıkları kişi veya bir makam için rekabet eden kişilerin anonim hesaplarla birbirlerine saldırdığı durumlara da rastlıyoruz. İntikam için kendi aralarındaki özel videoları, ses kayıtlarını internette video sitelerine yükleyenlerden kameralı cinsel sohbet içeriğiyle şantaj yapılarak para vermeye zorlananlara kadar bu konuda geniş bir skala var.

Haberin Devamı

Bu tip davalarla ne sıklıkla karşılaşıyorsunuz?

Genellikle hukuki yardım almak isteyen beş kişiden biri bu tür suçlara maruz kalanlar oluyor. Ayrıca konuyla hiç alakası olmadığı halde, böyle durumlarda şüpheli olarak yargılanan kişilerden gelen hukuki yardım ve dava talebiyle karşılaşıyoruz. Çünkü bu suçları işleyenler genelde kimliğini gizliyor ve çeşitli yöntemlerle başkaları işlemiş gibi de gösterebiliyor.

“İnternet suçları alenen işlendiği için cezası ağırlaştırılmıştır”

Bu suçların önüne geçmek için neler yapılmalı?

İnternetin ve teknolojik iletişim araçlarının doğru kullanımı için
küçük yaşta okullarda sosyal medya okuryazarlığı gibi derslerin verilmesi ve ailelerin de bu konularda bilinçlendirilmesi gerekli. Kamu spotları hazırlanmalı, ücretsiz eğitimler verilmeli, kişilerin kolaylıkla erişebileceği çözümler sunulmalı.

Haberin Devamı

İnternet sitelerine erişimin engellenmesi doğru bir uygulama mı?

Yasaklar ve yaptırımlar caydırıcılık için yeterli değil. Ayrıca yapılan engellemeler bu suçların önüne geçmek için tek başına
çözüm olamaz. Önce toplum bilinçlendirilmeli. Daha sonra bu tip olaylarda mağdur olunursa başvurulması gereken hukuki yollar hakkında bilgi verilmeli. Çünkü mağdur olsa da ailesinden ya da çevresinden çekinerek hukuki yola başvurmayan kişiler de mevcut.

İnternet üzerinden tacize veya zorbalığa maruz kalan birinin yapması gerekenler nelerdir?

Kişiler bu tür olaylara maruz kaldığında, Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmalı ve varsa ilgili sitelerle iletişime geçmeli, kötüye kullanımı bildirmelidir. Diğer yandan bu durumda kişi maddi veya manevi zarara uğradıysa tazminat davası da açılmalıdır.

Sanal taciz ve zorbalığı önleyecek cezai yaptırımlar var mı?

Elbette kişilere internet üzerinden sanal taciz ve zorbalık yapıldığında Türk Ceza Kanunu’nda tanımlanan suçlardan hangisi oluşmuş ise o suça ilişkin yaptırımlar uygulanır.
Bu yaptırımlar adli para cezası, güvenlik tedbiri veya hapis olabilir. Hatta internet üzerinden işlenen suçlar, alenen yani herkese açık işlenmiş sayıldığından suçların cezası kanunda ağırlaştırılmıştır. Diğer yandan bu fiilleri gerçekleştiren kişiler yüksek tazminat bedelleri ödemek zorunda da kalabilir. Ayrıca ilgili sitelere ilişkin içeriğin çıkarılması ya da erişim engelleme talebinde de bulunulabilir.

Haberin Devamı

“Kişisel Verileri Koruma Kanunu yürürlükte değil”

Facebook, Twitter ya da Instagram gibi sosyal paylaşım siteleri, bir taciz ya da zorbalık vakası mahkemeye yansıdığında hukukun işlemesine yardımcı olmak için kullanıcı bilgilerini paylaşıyorlar mı?

Yurt dışı merkezli şirketlerin veri paylaşması için ya iki ülke arasında uluslararası anlaşma olması ya da bu şirketlerin ülkemizde bir şubesinin olması gerekir. Siteden siteye uygulanan çözümler de farklılık gösteriyor. Bu tür yurt dışı merkezli şirketlerle soruşturmalar kapsamında veri paylaşımının kolaylaşabilmesi için pek çok ülke, verinin paylaşılacağı ülkede bu verileri koruyacak bir kanunun varlığını arıyor. Ama ülkemizde henüz Kişisel Verileri Koruma Kanunu yürürlükte değil. Gerekli düzenlemeler yapıldığında kullanıcı bilgilerinin paylaşımı daha kolay ve güvenli olabilir. Ayrıca bu sitelerin kötüye kullanım bildirimi yapılan bölümleri üzerinden sonuç alınabildiği de görülmüştür.