Pazar Sigara bırakmada son moda: Terapi

Sigara bırakmada son moda: Terapi

18.11.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

İlaç tedavisi, kol bandı, akupunktur, hipnoz gibi yöntemlerin ardından “terapi seansları” da sigara bırakmada popüler hale geldi. Grup terapisi ile kişilerin kendilerine benzer şeyler yaşayan insanların olduğunu görmesi ve sigarayı bırakma konusunda cesaretlenmesi amaçlanıyor

Sigara bırakmada son moda: Terapi

Son yıllarda artık rüzgar tersten esiyor; sigara içmek “out”, dumansız hava “in” oldu. Ancak pek çok insan, sigaranın vücutta yarattığı tahribatın farkında olsa da sigarayı bırakmanın zor olduğunu düşünerek ya bırakmaya yanaşmıyor ya da iradesine yenik düşüyor. Halbuki araştırmalar gösteriyor ki dünyada her yıl altı milyon, Türkiye’de 100 bin insan sadece sigara içtiği için ölüyor. Altı milyon insanın 500 bin civarı sadece yanında sigara içildiği için dönüşü olmayan hastalıklara yakalanıyor. Ancak bugün karar verip sigarayı bırakan birinin bir sene içerisinde solunum yolları ile ilgili sıkıntıları sona eriyor.
Kalp krizi riski beş sene içerisinde, hiç sigara içmeyen bir insanınkine yaklaşıyor. Kanser riskleri 10 yıl içerisinde neredeyse sıfırlanıyor. Sigara bırakmada “geç kalmak” yok!
Yeter ki şimdi bırakmaya karar verin...
İlaç tedavisi, kol bandı, akupunktur, hipnoz gibi yöntemlerin ardından son dönemde “terapi seansı” sigara bırakmada popüler hale geldi. Grup terapisi ile kişilere içinde bulundukları ortak sorun tarif edilirken kişilerin kendilerine benzer şeyler yaşayan insanların olduğunu görmesini ve sigarayı bırakma konusunda cesaretlenmesini sağlamak amaçlanıyor.

Katılımcılara vücuttaki tahribat fotoğraflarla anlatılıyor
Peki seanslarda nasıl bir süreç işliyor? Sigara ile tek başına başedemeyeceğini düşünen kişiler, öncelikle “sigara bırakma” kliniklerine başvuruyor. Kaydedilen kişiler, 14-15 kişilik gruplar halinde, 40 dakikalık bir ön eğitime alınıyor. “U” şeklinde oturtulan katılımcıların seans başlangıcında vücuttaki karbonmonoksit oranına bakılıyor. Bu oran normal değerlerle kıyaslanarak sigara içen bir kişide karbonmonoksit oranının neden yüksek çıktığı katılımcılara anlatılıyor.
Daha sonra hazırlanmış slaytlarla
sigaranın zararları anlatılıyor. Mesela sigara içen birinin akciğeriyle, içmeyenin akciğerinin fotoğrafları paylaşılıyor. Sigaranın vücutta yarattığı tahribatlar, farklı fotoğraflarla katılımcılara aktarılıyor. Sigara bırakmanın yöntemleri anlatılıyor.

Kişi sigarayı hatırlatacak bağlantılardan koparılıyor
Kısa bilgilendirmenin ardından eğitimci, katılımcılardan tek tek sigaraya başlama öykülerini ve neden bırakmak istediklerini anlatmalarını istiyor, kişinin bırakmada ne kadar kararlı olduğunu soruyor. Seansta sık sık kişinin sigarayı başkası için değil, kendisi için bırakması gerektiği vurgulanıyor. Seansın sonunda, katılımcılara “Bir yıl sonra sigarayı bıraktığını hayal eden var mı? Arkadaşına ‘Ben bıraktım sen de bırak’ diye teklif ettiğini hayal eden var mı?” diye soruyor.
Terapiden sonra katılımcılar tek tek muayeneye alınıyor. Her kişiye uygun tedavi şekilleri belirleniyor. Üç ay kadar sürecek ilaç ve psikolojik tedavi için bir ön plan hazırlanıyor. Kişi için iki hafta içerisinde bir gün “bırakma günü” olarak belirleniyor. Verilen ilaçların kişiyi bırakmaya hazırlayacağı anlatılırken bu arada evde yapılması gereken “Ortalıkta kişiye sigarayı hatırlatacak bağlantıların koparılması, ailesinin sigarayı bıraktığına dair bilgilendirilmesi, destek verebilecek bireylerin etrafına toplanması”
gibi ön hazırlıklara ilişkin de bilgi veriliyor.

Haberin Devamı

İki kişiden biri mutlaka bırakıyor
Klinik, hastanın takibini yapmaya başlıyor. Kişi bu süreçte telefonla terapi alabiliyor, bireysel ya da grup eğitimlerine katılabiliyor. Eğitimlerden sonra yüzde 50’nin üzerinde başarı sağlanıyor. Yani kliniğe gelen her iki kişiden biri sigarayı mutlaka bırakıyor.

“Görme alanım daraldı, tat alamıyorum”

Katılımcılar belki birçok kez bırakmaya karar verdikleri “sigara”ya karşı somut bir adım atmış olmaktan mutluluk duyuyor. Onların sigara ile nasıl tanıştıklarını ve neden bırakmak istediklerini ise konuşmaya başlayınca anlıyoruz:

Çağrı Sağdıç (26 yaşında): Sigaraya ortaokulda tamamen arkadaşlarıma özenerek başladım. 10 yıldır da aynı tempoda içiyorum. Sigarayı bırakmaya daha önce birçok kez karar verdim ama hiç harekete geçmemiştim. İrademin zayıf olduğunu düşündüğüm için güvenemedim tek başıma bırakabileceğime. Destek şarttı. Çünkü son zamanlarda görme alanım daraldı, gece görüşüm kısıtlandı. Nefes alıp vermede zorluklar yaşıyorum. Durum böyle olunca hem maddi hem de manevi anlamda sigarayı bırakmak zorunda olduğuma karar verdim. Bir sene önce bir arkadaşım klinikte “sigara bırakma seansları” yardımıyla sigarayı bıraktı ve bir daha başlamadı.
Ben de onun tavsiyesiyle bu yöntemi denemeye karar verdim. Sigarayı kesin olarak bırakmayı hedefliyorum.

Hürriyet Kiday (55 yaşında): 25 yıldır günde bir paket sigara içiyorum. Bırakmayı birçok kez denedim ama olmadı. İrade meselesi olduğunu düşünüyorum biraz. Kendi başıma yapamayınca bırakmak için profesyonel bir yardım almaya karar verdim. Sigarayı kesinlikle bırakmak zorundayım çünkü sigaraya bağlı öksürük, nefes darlığı, uykusuzluk sorunlarım var. Sabah kalktığımda ağzımın içi zehir gibi oluyor. Sesim kalınlaştı, yediklerimden tat alamıyorum, merdiven çıkamıyorum. Hayatım zorlaştı resmen sigarayla birlikte. Burada çok kararlıyım; mutlaka bırakacağım.

Haberin Devamı

Düzenli klinik tedavisi başarı oranını artırıyor

Seanslara eğitimci olarak da katılan Hacettepe Üniversitesi Prevantif Onkoloji ve Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Mutlu Hayran, seansın ardından sorularımızı yanıtladı.

Haberin Devamı

Sigara neden bağımlılık yapar?

Sigara bağımlılığı esas olarak nikotinin yaptığı bir bağımlılık. Nikotin insan vücudundaki belli kimyasalları harekete geçiriyor ve alışkanlık yaratıyor. İki tür sigara bağımlılığı tanımlıyoruz. Biri fizyolojik, diğeri psikolojik bağımlılık. Fizyolojik bağımlılık genellikle nikotin ve dopamin üzerinden giden bir bağımlılık. Psikolojik bağımlılık ise genelde erken yaşta sigaraya başlayan insanların sıkıntılı ve neşeli zamanlarını sigara ile beraber geçirmesinden kaynaklanan, onunla oluşturduğu arkadaşlık sonucunda ortaya çıkan bir bağımlılık.

Sigarayı bırakmanın birçok yöntemi var. Bu yöntemlerde başarı oranları nasıl?

Sigara bırakmanın bir yöntemi “Ben bıraktım” deyip bırakmak. Yani hiçbir şey yapmadan, hiçbir şey kullanmadan bırakmak. Bu tür bırakmada başarı oranı yüzde üç ila sekiz arasında değişiyor. Ancak kişi bir kliniğe gidip gelerek sigarayı bırakmaya çalışırsa yine hiçbir ilaç kullanmadan başarı oranı yüzde 10’lara 15’lere çıkıyor. Kişi kliniğe gelmeden ama bir hekimin tavsiyesi ile tek başına bir ilaç kullanarak sigarayı bırakmaya çalışırsa, onda da başarı oranı yüzde 20-25 civarında oluyor. Ancak kişi hem düzenli bir kliniğe gidip geldiğinde, aynı zamanda da tıbbi tedavi aldığında başarı oranlarının yüzde 40’ların üzerine çıktığını hatta yeni yöntemlerle de daha da yükseldiğini görüyoruz. Tabii birçok farklı yöntemden de hangisinin uygun olduğu gelen hastaya, hastanın o anki durumuna, daha önce sigarayı bırakma çabasına, ne yoğunlukta bir bağımlı olduğuna bağlı oluyor.

Haberin Devamı

“Sigara içen bir insan yüzde 50 ihtimalle sigaradan ölür”

Peki kişinin fizyolojik ya da psikolojik bağımlı olduğu nasıl anlaşılıyor?

Geçerliği gösterilmiş bir anketimiz var. Fizyolojik bağımlılığı anlamak için belli sorular soruyoruz. Bağımlılığın cinsinin belirleyicilerinden biri kişinin günde ne sıklıkla sigara içtiğidir. Bunun dışında kişinin uyandıktan ne kadar sonra sigara kullandığı, hastayken içip içmediği, kapalı yerlerde zorlanıp zorlanmadığı gibi belli sorularla bir ölçek üzerinden kişinin bağımlılığını belirliyoruz. Aslında bu sorulara verilecek cevaplar psikolojik bağımlılığı da tarif edebiliyor. Mesela kişiye hangi durumlarda sigarayı daha çok içtiğini soruyoruz.

Haberin Devamı

Herkes sigarayı bırakabilir mi?

Kesinlikle. Sigara bırakmak bir taraftan zor ama isteyen herkesin yapabileceği bir şey. Buna yeteri kadar odaklanmak ve konsantre olmak lazım. Sigarayı, yerine sağlık koyarak bırakabilirsiniz. Unutulmamalıdır ki sigara bırakmak, sigara içen bir insanın kendisine yapabileceği en iyi şeydir. Çünkü sigara içen bir insan yüzde 50 ihtimalle sigaradan ölür. Bunu kişilerin hissetmesi ve bırakmaya karar vermesi gerekiyor. Sigara bırakmak ciddi bir süreçtir. Şöyle bir tecrübemiz var: Çok ara düzey kararlı olan bir insan için bile sigara bırakmada yüzde 30-40’larda başarı sağlarken, çok kararlı bir şekilde buna yönelen bir insanda bu çok daha yüksek oranlara çıkıyor. Sigara kimsenin kaderi değil. Sigara bırakmada geç kalmışlık diye birşey yok.

Sigara bırakmada son moda: Terapi

“Türkiye’de 100 bin insan sadece sigara içtiği için ölüyor”

Sigara pek çok rahatsızlığa sebep oluyor. Peki sigarayı bıraktıktan sonra kişi bu rahatsızlıklardan kurtulabiliyor mu? Ya da bir hastalık için risk faktörleri tamamen ortadan kalkıyor mu?

Sigaradan kurtulduğun zaman vücut affedici birşey. Sigarayı ne kadar içersek içelim, mesela 60 yaşında bile bıraksak, ömrümüzün üç-dört yıl uzayacağını biliyoruz. Bunların hesapları yapılmış durumda. 30-40 yaşında bırakırsanız, 10 yıl uzatıyorsunuz; 40 yaşında bırakırsanız sekiz-dokuz yıl uzatıyorsunuz. 50 yaşında bırakırsanız beş yıl uzatıyorsunuz. “Aman içtim nasıl olsa ben” denilecek bir şey değil. Hemen bir sene içerisinde solunum yollarınızla ilgili sıkıntılarınız normal bir insanınkine dönüyor. Kalp krizi riskiniz hemen bir sene içinde yarıya iniyor; beş sene içerisinde normal bir insanınkine yaklaşıyor. Kanser riskleri 10 yıl içerisinde sıfırlanmalara yaklaşıyor.

Bir de pasif içiciler var...

Evet bu ciddi bir problem. Dünyada her yıl altı milyon, Türkiye’de 100 bin insan sadece sigara içtiği için ölüyor. Yani “Türkiye’de her gün bir uçak düşer” deriz biz. Dünyadaki bu altı milyon insanın 500 bin civarı da yanında sigara içildiği için bazı hastalıklara yakalanır. Mesela ömür boyu eşi sigara içen bir kadının, sigara ile ilgili hayatını zora sokacak bir hastalığa yakalanma riski üçte bir oranında artar. Kendi hiç içmese bile.