Pazar Ülke büyürken vicdanlar küçüldü

Ülke büyürken vicdanlar küçüldü

25.05.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Üzüntü kaynağımız sadece Soma madeninde yaşananlar değil. Son dönemde vicdanımızı sızlatan öyle şeylere tanık olduk ki onları tek tek hatırlatmak istedim bu hafta...

Ülke büyürken vicdanlar küçüldü

Soma’da 301 insanımız, yerin altında, insanlık dışı koşullarda çalışırken ölünce memleket bir gerçeği keşfetti: Kapitalizm öldürür! En büyük keşiflere dahi iki günde gazı kaçmış gazoz muamelesi yapan memleketimiz, Somalı yetimlerin dramından sıkıldı bile. Diziler yine reytinglerde 1 numara.

Para harcama hastalığı!
Ekonomi büyürken hep ölüyorduk ama duyulmuyordu.
Ta ki 301 can, adı iş kazası olan cinayete kurban gidene dek... Büyüme, kalkınma, zenginleşme, istikrar, kâr... Bu sözcükleri en çok kullananlara bakın. Merhum hocalarının kızı “aşırı para harcama hastalığı” nedeniyle tedavi gördü yahu!

Evlatsız analardan babasız çocuklara...
Gezi sürecinden bu yana evlatsız bırakılan analar, çarşamba günü Mehmet Ayvalıtaş’ın davasında buluştular, Soma’da babasız kalan evlatlara selam yolladılar... Bir yıl önce, 20 yaşındaki Mehmet Ayvalıtaş, Gezi eylemlerine katıldığı Ümraniye’de, kalabalığın arasına süratle dalan bir otomobilin altında kalarak can vermişti. Katiller öyle fütursuzlar ki bu memlekette. Sanık Cengiz Aktaş duruşmaya yine gelmedi.

“Hayırlı cinayetler”
Bir başka cinayet davasında ortaya dökülen şu telefon kaydı kanımızı dondurdu. “Allah herkese hayırlı cinayetler nasip etsin. Polis molis öldürmeyelim de, devrimci öldürsek de önemli değil.” İstanbul Gülsuyu Mahallesi’nde uyuşturucu satan çetelere karşı yapılan gösteride,
21 yaşındaki Hasan Ferit Gedik’i öldüren çetenin yöneticisi Zafer Turan’ın sözleriydi.

Herkesi vatan haini sayan bir zihniyetin vardığı yer: Dayak
Kendisine karşı çıkan herkesi vatan haini sayan zihniyet sonunda işi dayağa vardırdı. Başbakan’ın görüntülerinin yanı sıra, kalabalığa yaklaşarak “Yuh çekersen tokadı yersin!” dediği duyulurken, birileri bunları yalanlama gayretinde. Başbakan’ın özel kalem müdür yardımcısı Yusuf Yerkel’e ne demeli? Adam utanmadan doktor raporu almış. Tekmelerken bacağı yaralanmış.

Bizden olan beri, olmayan geri!
Benden olmayanın canı cehenneme mantığının bedelini hep suçsuz garibanlar ödemiyor mu? Mimarlar Odası, Başbakanlık binası yapılan Atatürk Orman Çiftliği arazisindeki inşaatın durması için açtığı davayı kazandı ama Başbakanlık durmadı...
27 yaşındaki taşeron işçi Savaş Oğuz 3 Mart’ta o inşaatta düşerek öldü. Ağabeyi Suat Oğuz, “Çelik halat yok. İnşaat hemen bitsin diye gece gündüz çalıştırılıyorlar” demişti.

Halk Meclis’i duymazsa
Tamam muhalefet muhalefet değil ama Roboski’nin, Reyhanlı’nın hesabı sorulamamışken Soma’dan bile onları sorumlu tutmak da çok fazla! Siyasi iktidar, parlamentoda olanları halkın Meclis TV’den izleme imkanını ortadan kaldırmıştı. CHP milletvekillerinin Soma önergelerini o yüzden duyamadık. Muhalefet kendini yırtsa, nasıl duyacağız Allah aşkına?

Cami edebiyatı
İktidara göre CHP, ezanı Türkçeleştiren, camileri ahır yapan parti. Hayret, hâlâ müşterisi var bu edebiyatın... Kocaeli-Yahya Kaptan Mahallesi sakinlerinden mektup aldım. Diyorlar ki, “1994’te Toplu Konut İdaresi’nden aldığımız evlerimizin çevre düzenlemesi için o tarihte 5145 lira ödememize rağmen hiçbir yatırım yapılmadı. Ev sahipleri olarak ağaçlandırmadan yollara, hepsini kendimiz yaptık. Bize sunulan planda sosyal donatı alanı olarak görülen yerlere (yeterli sayıda camimiz varken) cami yapmak istiyorlar. Mahallenin orta yerine,
okulun yanına SGK binası yapıyorlar. Amaç bizi cezalandırmak çünkü İzmit’te
oy alamadıkları tek yer burası!”

Tarafınızı seçin!
Çocukların polis görünce altına işediği korku imparatorluğunda bize “Tarafınızı seçin!” diye buyuranlar... Biz vicdanın yanındayız, ya siz?

Haberin Devamı

Polis korkusundan altını ıslattı

Soma’daki işçi katliamını protesto eden kalabalığın yanından gözaltına alınmak isteyen gözü yaşlı, altına kaçırmış 13 yaşındaki çocuğun fotoğrafı İzmir Valiliği’ni açıklama yapmaya mecbur bıraktı. “Gözaltı değildi. Polis çocuğu eylemci kalabalıktan kurtarıyordu. Çocuğun önündeki çiş değil TOMA suyuydu.”
O çocuğu adliyeye ifadeye çağırdılar utanmadan!

Cübbeliler Soma’daydı

Oyuncak bebekleri tahrik edici bulan adamın reyting uğruna ekranlara çıkartıldığı memlekette her şey beklenir. Kendisine Cübbeli Hoca dedirten zat-ı muhteremin tarikatından “hocalar” Soma’ya gidip “isyan etmeyin” dediler. Fesüphanallah!

İş sağlığı ve güvenliği uzmanı kimdir?

İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 20 Haziran 2012’de çıktı. O günden beri moda meslek bu. İnsanlar kurslara gidiyor, sınavlara giriyor, para ödüyor, uzman oluyorlar. Petrol-İş Sendikası’ndan, maden mühendisi, işçi sağlığı ve
iş güvenliği uzmanı aynı zamanda madenci kızı
Nuran Gülenç’e sordum.

Madenci olmayan biri kursa gidip bu sertifikayı alarak bir madeni denetleyebilir mi?

Maalesef evet. İşin tehlike derecesine göre A, B ve C tipi sertifika veriliyor. Örneğin
B tipi sertifika sahibiyseniz, yeterli prim gününü doldurduysanız -ki bunun için ne iş yaptığınızın da önemi yok- en tehlikeli iş kolunda uzmanlık yapabilme belgesi olan A sertifikasını hak ediyorsunuz. Kanunla doğan uzman açığı bu şekilde kapatılmaya çalışılıyor.

Haberin Devamı

Bir uzman tehlike anında üretimi durdurabilir mi?

İşverenin onayı alınmadan böyle bir karar veremez. Kanunda hangi işyerinin hangi sertifikalı uzmanı istihdam etmesi gerektiği belli. Bu iş iki türlü yapılıyor. İşveren ya doğrudan kendi çalışanı olarak işe alıyor uzmanı
ya da dışarıdan hizmet alımı
yoluyla ihtiyacını karşılıyor. İkisinde de uzman ile işveren arasında çıkar ilişkisi var. Sağlıklı bir ilişki değil. Uzmanın yaptırım gücü yok. Devlet diyor ki, tehlikeyi patronun dinlemezse bakanlığa bildir. Bu gerçek dışı!

AB mevzuatına uyum için, dostlar alışverişte görsün diye istihdam ediliyorlar o zaman.

Öyle oldu ve adeta kaza meydana gelen işyerinde işvereni bu tip sorumluluklardan kurtarma işlevi görür hale geldiler.
Bir nevi günah keçisi oldular. Soma’da ölüm geliyorum dedi ama daha çok kâr etmek için görmezden gelindi.
16 kez bakanlık denetiminden geçtiği söyleniyor. O raporlar hasıraltı edilmesin, kamuoyu ile paylaşılsın, sorumlular ortaya çıksın.