Yeni Atiye herkesi memnun etmedi

Bugünlerde Nişantaşı’nın kalbi Atiye Sokak’ta atıyor. Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün iddialı projelerinden olan Atiye Sokak’ın trafiğe kapatılması, hem eğlenceyi hem de tartışmaları ateşledi. Taksim-Nişantaşı dolmuşları artık Atiye Sokak’tan kalkmıyor. Sokağın eskileri Salomanje ve The House Cafe’ye, Hardal ve Elio gibi yenileri eklendi. Sigara yasağının ve havaların ısınmasının etkisiyle iyiyden iyiye içerilere sığmaz olan müşterilere, gecenin ilerleyen saatlerine dek müzik eşlik ediyor.
Atiye Sokak’ta yaşanan değişimin yankıları, medyada da sıkça yer alıyor. Milliyet yazarı Çağdaş Ertuna rahatsızlığını anlatan bir yazı yazdı. Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, sokağın yeni halini Twitter’dan “Atiye Sokak bitmiş...” diyerek duyurdu. Gülse Birsel, Radikal gazetesine verdiği röportajda “Atiye Sokak şimdilik tatlı ama bence Bodrum Barlar Sokağı kıvamına yolculuğa başladı ufaktan, Allah sonunu hayır etsin” dedi. Gece eğlenmeyi sevenler, Asmalımescit’e alternatif olabilecek bir sokağa kavuşmanın zevkini yaşarken mahalle sakinleri, bir anda yaşanan değişimin olumsuz etkileriyle boğuşuyor.

The House Cafe
2002 yılında açılan bu şube, zincirin doğduğu yer olma özelliğini taşıyor. Sabah saatlerinde gelen müdavimleri için taze ev yapımı poğaça ve kruvasan çeşitleri sunuyor. Müşterilerin çoğunluğunu 30-45 yaş arası yöneticiler oluşturuyor.


Elio
Üç ay önce Zazie’nin yerine açılan Elio, eski başbakan Mesut Yılmaz’ın oğulları Hasan ve Yavuz Yılmaz’a ait. Akdeniz lezzetleri sunan restoranın ünlü müdavimleri arasında Gülse Birsel ve Nurettin Hasman da var.

Casita
Nişantaşı’ndaki şubesi 2006 yılında açılan Casita, yerel lezzetlerin yanında dünya mutfaklarından da yemekler sunuyor. Her kesimden müşterisi olan Casita’nın yurtdışından gelen müşterileri de var. Feraye ve çökertme öne çıkan lezzetlerinden.

Quick China
Çin, Tayland ve Japon mutfağından yemeklerin sunulduğu Quick China yaklaşık iki yıldır hizmet veriyor. Öğle yemeklerinde yöneticiler tarafından tercih edilen mekan, iş yemekleri için de farklı bir alternatif arayanların uğrak yeri olmuş durumda. “Sake Bomb” enteresan sunumuyla dikkat çeken içkilerinden.

Hardal
Yaklaşık iki ay önce açılan Hardal, sokağın yeni mekanlarından. Dünya mutfaklarından çeşitli yemekler sunan mekanın sahibi, eski başbakan Tansu Çiller’in oğlu Mert Çiller. Kendi pastanesinden çıkan tatlıları servis eden mekanda, hafta sonları saat 19.00’dan itibaren DJ performansı eşliğinde yemek yiyebilirsiniz. Gecenin ilerleyen saatlerinde ise müziğin temposu artıyor.

Salomanje
Balıktan makarnaya uzanan zengin bir mönüye sahip. Ayrıca ev yemekleriyle oluşturulan günlük mönüleri de mevcut.
Yedi yıldır hizmet veren mekanın ünlü müdavimleri arasında Ata Demirer, Hande Ataizi, Ahmet Hakan var. Çeltik kebabı ve külbastı klasikleşen lezzetlerinden.

Gönül Paksoy
“Asmalımescit bile değil, Yenikapı’ya benzedi”

Gönül Paksoy’un Atiye Sokak’ta iki mağazası, bir de evi var “Atiye Sokak’taki değişim, “Sokakta Hayat Var” partisiyle duyruldu. Alay eder gibi... Herhalde bu sokakta bitirdikleri hayatı kutladılar. Burayı cehenneme çevirdiler. Kimsenin kazancında gözümüz yok ama onlar kazanırken bizim evlerimize hapsoluyor olmamızı işletmeler ve belediye başkanı nasıl içlerine sindirebiliyor? Şikayet etmek için belediyeyi arayan komşularıma “Rahatsız oluyorsanız, dairelerinizi satın” denmiş. Bu durum bana sağlık sorunları yaşatıyor. Bir sokağı planlamak, sadece birkaç tane lokantaya “Dışarıya masalarınızı koyun, istediğiniz gibi kullanın” demek değildir. Sigara ve müzik nedeniyle zaten kapı pencere açamıyorduk, şimdi bir de çöp sinekleri çıktı... Bu kadar pasaklı bir sokakta olmaktan üzüntü duyuyorum. Müzik akşamüzeri başlıyor, şikayet gelene kadar devam ediyor. Kurallar belli, neden sesi azaltmak için polisi bekliyorlar? Benden hem özür diliyorlar hem de masalarını apartman girişine doğru koymaya devam ediyorlar. Küçük bir sokağın içinde komşu olarak yaşıyoruz. Yasal yollara başvurmadan, bu sorunun bir an önce çözülmesini isteriz. Burası bu haliyle Asmalımescit bile değil, Yenikapı’ya falan benzedi. Asla buradaki restoranlara gitmiyorum, yakınlarımın gitmesini de istemiyorum. Bu sokak birdenbire kabuk değiştiriyor sanki... Sokağın eski şıklığını geri istiyorum.

Prof. Dr. Nurhan Atasoy
“Burası Paris’e hiç benzemedi, orada gürültüye asla izin verilmez”
Sanat tarihçisi Prof. Dr. Nurhan Atasoy, Atiye Sokak’taki evine taşınalı daha 7 ay olmuş
“Burası trafiğe kapatılmadan önce her şey çok güzeldi. Restoranlar yine iskemlelerini dışarıya çıkarıyorlardı ama bu hoşgörülebilecek ölçüdeydi. Gürültü yoktu. Şimdi çok rahatsız edici bir müzik sesi var. Pencereyi açamıyoruz, inanılmaz bir uğultu oluyor. Huzur içinde çalışmak istiyorum. Klasik müzik dinlemek istiyorum. Ben müziğimin sesini sonuna kadar açıp herkese dinletiyor muyum? Sokak trafiğe kapalı olduğu için eve gelen kitap kolilerini taşıtmakta zorlanıyorum. Yedi ay önce taşındım, bilseydim kesinlikle taşınmazdım. Bir sürü masraf ettim, şimdi bu durumda ne yapacağımı bilemiyorum. Şikayetler belediyeye ulaştırıldı ama bir sonuç alınamadı. Trafiğe tekrar açılsa bütün bu aşırılıklar normal ölçülere gelir. İskemleler daha geride durur. Şikayetlerimiz yüzde 80 azalır. Burası bu haliyle Paris’e hiç benzemedi. Orada sokak arasında böyle bir gürültü patırtıya asla izin verilmez. Yemek kokusu konusunda da çok hassastırlar. Daha önce buradaki restoranlardan birine giderdim ama bu sorunlar baş gösterdikten sonra inanın, canım gitmek istemiyor. Belediye sanki sadece işyerlerine hizmet ediyor, burada yaşayan insanları hiç düşünmüyor.

Mekan sahipleri
“Belediyenin sınırlarına uyuyoruz”
Konuyla ilgili görüştüğümüz kafe ve restoran yetkilileri, diğer mağazaların da sokaktaki canlanmadan yararlandığını düşünüyor. Mekanların çoğu doğrudan bir şikayet almadıklarını ama mahalle sakinlerinin bazı rahatsızlıkları olduğu konusunda duyumlar aldıklarını söylüyor. Ancak hepsi müzik yayını ve mekan önüne koyulan masalar konusunda belediyenin belirlediği sınırlar içinde kaldıklarının altını çiziyor. Hardal Nişantaşı işletme müdürü Can Avcılar, arka bahçelerindeki müzik yayınıyla ilgili rahatsızlığını belirten apartman sakininin isteğini dikkate aldığını ve oradaki yayını durdurduğunu belirtiyor. Ayrıca sokak sakinlerince iletilen şikayetlerle ilgili olarak belediye başkan yardımcısıyla tüm mekan sahiplerinin katıldığı bir toplantı gerçekleştirdiklerini söyleyen Avcılar, çözüm alternatifleri üzerinde çalıştıklarını belirtiyor.

“Sokağımız araç ve yaya trafiğine kapalı ama masa trafiğine açık”

* Görüştüğümüz mahalle sakinlerinden ve esnafından bazıları, isimlerini vermek istemediler. Bu değişimden çok şikayetçi olanlar olduğu gibi etkilenmediklerini ve şikayetçi olmadıklarını söyleyenler de oldu.
* Restoran ve kafelerin dışında işleri olumlu yönde etkilendiğini söyleyen küçük esnaf ve butik sahibi yok.
* Sokağın trafiğe kapatılmasından rahatsız olmayan ancak “Masaların yarattığı karmaşa, sokağı, istila edilmiş gibi gösteriyor” diyenler var.
* Mahalle sakinleri, en çok, bu değişim sürecine dahil edilmedikleri için kırgınlar. “İznimizin alınmasını zaten beklemiyorduk, en azından fikrimiz alınsaydı ya da haber verilseydi...”
* Bir mağaza sahibi, “Yaratılmaya çalışılan eğlence ortamı, Nişantaşı’nı bir sirk haline getirdi. Buranın böyle bir karnaval ortamına değil, daha şık bir değişime ihtiyacı var” diyor.