Pazar Yeni kırmızılar

Yeni kırmızılar

08.07.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Yeni kırmızılar

Yeni kırmızılar





Şişenin üzerinde, "Gamay-Özel Rezerv" yazıyor. 1999 rekoltesi. Etiket çok şık, bej rengiyle göz alıyor. İçinden çıkan da hayli iddialı, dolgun, gövdeli bir kırmızı. Ağzı dolduruyor, damağa yayılan vişne ve napolyon kiraz lezzetlerine baharatsı çeşniler de ekleniyor. Hafif buruk. Rengi de, gözalıcı bir yakut renginde... Ve sürpriz: Bu bir Tekel şarabı! Tekel de nihayet üzüm ismini öne çıkaran varyetal, şarap modasına uydu ve Fransız kökenli Gamay (Game okunuyor) üzümlerinden yapılma özel bir şarap çıkardı. Tekirdağ’ın Mürefte, Hoşköy
ve Uçmakdere bölgelerinin öteden beri yüksek kalitesiyle bilinen Gamay’lerinden yapılan şarap, hakikaten enfes. Fiyatı da 6.5 milyon lira... Tekel’in Şarköy’de geçen bağbozumunda faaliyete giren devasa ve modern şarap fabrikasından çıkacak özel üretim beyaz Semillon şarapları da merakla bekleniyor. Tekel’in Trakya bölgesinde ürettiği şarapları, zaten bir süredir hayli güzel. Bu dev üreticimizin bence en büyük zaafı, yıllardır en iyi şarabı olan Buzbağ’ın giderek sıradanlaşmasına göz yumması...
Son günlerde piyasaya çıkan bir başka ilginç şarap, Sarafin’in 2000 rekoltesi Merlot’su. Saroz körfezindeki Sarafin bağlarında yetiştirilen Fransız kökenli Merlot üzümlerinin bu şarabı, tipik Merlot’lardan biraz farklı işlenmiş, ortaya "Kaliforniya stili" bir kırmızı şarap çıkmış. Bilindiği gibi Fransızlar şarapta incelik, armoni ve zarafeti öne çıkarırken, Kaliforniya’nın başını çektiği "Yeni Dünya" şarapçılığına daha sert, vurucu, adeta "saldırgan" şaraplar yapma dürtüsü egemen. Yeni Dünyalılar sıcak iklimlerinden dolayı daha hızlı -hatta biraz fazla olgunlaşmış- üzümler kullanmak zorunda kalıyorlar, bundan da meyvemsi konsantrasyonu ve alkol düzeyleri daha yüksek şaraplar çıkıyor. Bu şaraplar yeni imal edilmiş ve içleri biraz da yakılmış meşe fıçılara konarak vanilyamsı, hafif füme çeşniler de ediniyorlar. İtalya’nın en popüler şarap üreticisi Angelo Gaja’nın bir sohbetimizde Barbaresco ve Barolo şarapları için yaptığı benzetmeyi buraya uyarlarsam, Fransız şarabı David Niven gibiyse, Kaliforniya şarabı John Wayne’i andırıyor...
İşte bir yıl meşe fıçılarda bekletilmiş Sarafin Merlot da, John Wayne tipi şaraplardan. 13.5 derecelik alkolü Türk kırmızı şaraplarında bir rekor. Bardağa dökülen şarap, önce fıçıdan gelen katransı -evet, katransı, ama bu bir hata değil, bu gibi şaraplarda sık görülen bir aroma- isli ve vanilyamsı kokularla burna adeta saldırıyor. Sonra giderek bu kokular azalıyor, siyah kiraz gibi meyve kokuları beliriyor. Ağızda da vahşi bir şarap bu Merlot. İlk anda yüksek alkolü biraz ısırıyor, baharatsı, bibersi tatlar damağı kaplıyor. Sonraki yudumlarda burukluk azalıyor, kırmızı meyve lezzetleri daha bir ortaya çıkıyor. İddialı, uç, baskın lezzetli bir şarap Sarafin 2000 Merlot... Bence en az bir-iki yıl bekletilmeli, illa hemen içilecekse de mutlaka servisten bir saat önce açılıp, ya da servisten hemen önce karafa süzülüp havalandırılmalı.

Son günlerin dikkat çekici kırmızıları arasında, Tokat’taki Diren firmasının ünlü Karmen’leri de var. Son birkaç yıldır piyasada sadece 96 Karmen’ler bulunuyordu. Uzun bir sessizliğin ardından, birdenbire birkaç tane yeni Karmen çıkıverdi. Karmen Selection’un (özel rezerv) 98 ve 2000 rekolteleri ile yine Karmen Koleksiyonu’nun 99’u... Doğrusu çok güzel şaraplar bunlar. Dengeli, armonik ve rahat içimliler. Ancak kendi içlerinde çok güzel olmakla beraber, Burgonya’nın Pinot Noir üzümünden yapılan hafif ve zarif kırmızılarını andıran yumuşak ve ince yapılarıyla, tipik Karmen’lerin tutkunlarını memnun etmeyebilirler. Zira Güneydoğu’nun Boğazkere ve Öküzgözü üzümlerinden yapılan Karmen, en az yirmi senedir tok, gövdeli ve güçlü bir şarap olarak bilinir ve bundan dolayı tercih edilirdi. Diren firması bu partisiyle aynı üzümleri kullandığı halde kırmızı şaraplarında önemli bir tarz değişikliği yapıyor. Bakalım nasıl tepki alacak? Benim tepkim, bir dizi zarif kırmızıya kavuşmaktan dolayı olumlu, eski Karmen’i yitirmiş olmaktan dolayı da olumsuz...
Birkaç yeni kırmızıyla ilgili küçük birkaç not daha aktaracak olursak, 2001 rekoltesi 02-01 parti numaralı Kavaklıdere Yakut ve Sevilen firmasının Carignan üzümünden yapılma organik kırmızısı da hayli hoş şaraplar.
Görülen o ki, şarap dünyamız hareketli, şarapseverlerin seçenekleri giderek artıyor. Ancak bu bol çeşitlilikten alınacak keyfi gölgeleyecek, yaz aylarında kırmızı şarap tutkunlarını bekleyen bir tehlikeden de söz etmeden geçemeyeceğim: Yazın kırmızı şarapların fazlaca sıcak servis edilmesi, sıcak içilmesi... 16-18 dereceler arasında içilmesi gereken bu şaraplar, 30 dereceler gibi korkunç ısılarda içilince, şarapların alkolleri ve tanenleri çok saldırgan hale geliyor, meyvemsi incelikler geri plana düşüyor. Hem yanıp kavruluyoruz hem de şaraptan her zamanki hazzı alamıyoruz. Ne olur kırmızı şarapta ısıya dikkat!



































Yazarlar