Pazar Yüzlerce kamera kenti izleyecek

Yüzlerce kamera kenti izleyecek

25.01.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

İstanbul polisi kenti 24 saat izlemeye hazırlanıyor. Sistemin adı Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu (MOBESE). Kent altı ay sonra 16 metrekarelik dijital İstanbul haritası üzerinde sokak sokak gözetlenecek

Yüzlerce kamera kenti  izleyecek

İngiltere kadar olmasa da Türkiyede de kameralar artık günlük yaşamın bir parçası haline gelecek. Vatan Caddesindeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü binasında inşaat başladı ve bir "dijital üs" kurulması için düğmeye basıldı. İki ay sonra tamamlanması düşünülen yer komuta kontrol merkezi olacak ve altı ay sonra da çeşitli yerlere yerleştirilecek 300 kamera, insanları takip etmeye başlayacak. İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Şammaz Demirtaşa göre akıllı kameraların sayısı bir süre sonra 4 bini bile bulabilecek. İngiltere 4 milyon kamera ile dünyada en çok izlenen ülke. İngilizler parkta, sokakta, stadyumlarda, alışveriş merkezlerinde, kafelerde, metrolarda gözetleniyor. Bir İngilizin sadece bir günde 300 kameraya yakalandığı söyleniyor. İnsan hakları savunucularının tepkilerine rağmen İngilteredeki "gözetleme sistemi" devam ediyor. Hatta oralarda kamera sayılarının artırılması bile düşünülüyor. Marmara Üniversitesine yerleştirilen kameralarla öğrencilerin her hareketi izlenmeye başlandı bile. Rektörlük üç yıl önce Haydarpaşada 32 kamera ile başlattığı güvenlik uygulamasını Göztepede 96, Nişantaşında 22 ve Sultanahmetteki rektörlük binasında 12 olmak üzere toplam 162 kameraya çıkardı. Öğrenciler kameralara tepki gösteriyor ancak rektörlük, bunun kampuslarda sürekli artan hırsızlık olaylarına karşı uygulandığını söylüyor. Kameralar kampusta öğrencilere bakıyor Toplam maliyeti 10 milyon dolar olacak ve İstanbul Valiliğinin Özel İdare Bütçesinden karşılanacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin de bize çok büyük katkısı oldu. Komuta kontrol merkezindeki 16 metrekarelik dijital İstanbul haritasını karşıladı. Sadece bunun değeri 2.5 milyon dolardı. MOBESEnin maliyeti ne kadar? "Sokağa çıkanlar kimse beni görmesin diyemez" Komuta merkezinin, NASA üssüne benzer bir görüntüsü olacak. Sadece kameralar değil, uydulardan elde edilecek görüntüleri de bize bu harita gösterecek. Örneğin bir evin görüntüsünün üzerine tıkladığımızda o yerin koordinatları çıkacak. Dijital harita geçmişe dönük bilgileri toplayıp nerelerde hangi suçların yoğun olduğunu belirleyecek. Bu sistem veri üretecek. Bir yıl sonra İstanbulu farklı bir gözle görmemizi sağlayacak. Nerede en çok araba çalındığını, hırsızlık yapıldığını göreceğiz. Bu, dünyanın en akıllı haritası olacak. Dünyada parça parça uygulanan sistemleri biz bir bütün halinde uygulayacağız. Öyle bir sistem kuracağız ki bütün ülkelere örnek olacak. Avrupada ve dünyada ses getirecek bir proje olacak. Komuta merkezi önemli galiba. Temel hak ve özgürlüklere getirilmiş bir kısıtlama yok ki. Zaten kamuya açık alanlarda yapılan her şey açıktır. Siz sokağa çıkıyorsanız, beni kimse görmesin diyemezsiniz. Yolda yürüyorsanız, sizi görürler. İngilteredeki insan hakları savunucuları bunu hak ihlali olarak görüyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Elbette hayatımın 24 saat gözlenmesinden rahatsız olurum. Ama sokak, insanların özel hayatı değil. Sizin yatak odanıza veya evinize kamera yerleştiriliyorsa bu yanlıştır. Bunun savunulacak bir tarafı olamaz. Kaldı ki onun da yapılacağı yerler vardır. Bazen insanların yatak odası da izlenmelidir. Tabii ki yasal yollardan... 24 saat takip edilmek biraz rahatsız edici değil mi? Siz rahatsız olmaz mısınız? Bu kameralar insanların sadece yüzlerine zoom yaparak bilgileri merkeze iletecek. Bunlardan kaçış o kadar kolay olmayacak. Aranan kişi istediği kadar makyaj yapsın, saçlarını boyatsın veya estetik yaptırsın yakalanır. İnsanın kemik yapısını tanıyan bir program bu. Önemli olan iki göz arasındaki, gözle ağız arasındaki ve gözle burun arasındaki mesafelerdir. Yüz tanıma sistemindeki kameralar ilginç. Peki aranan kişi makyaj yaparsa ya da estetik ameliyat geçirirse kameralar çaresiz kalabilir mi? "İzlendiğini bilen polis daha duyarlı davranacak" Evet, biz şüphelinin nezarethanede kaldığı sürede ne olduğunu bir iddia karşısında kullanmayı düşünüyoruz. Nezarethanelere de kameralar koyacaksınız. Zaman zaman emniyette ölümler oluyor. Emniyet o kişinin "intihar ettiğini", karşı taraf ise "polis tarafından öldürüldüğünü" iddia ediyor. Bu kameralarla bunun önüne mi geçeceksiniz? Onunla ilgili bir program da var. Görüntülerin orijinalini denetleyebiliyorsunuz. Neden biz millet olarak birbirimize güvenmiyoruz? Ya görüntülerle oynama olursa? Bu sistemde gizlendiğini ve gözlendiğini bilen polis, daha duyarlı hareket edecektir. Görevini düzgün yapmayan insanlar bu sistem içinde çalışamayacak. Çürük elmalar gidecek. Ama biz burada "çürük elmalardan" bahsediyoruz. Emniyet içinde de bu çürük elmalardan bulunduğu zaman zaman dile getiriliyor. Ne dediler? "Herkesin gözlendiği bir sistem ürkütücü" Kentlerin güvenlik kameralarıyla donatılması "Büyük birader seni gözetliyor" olayını çağrıştırıyor. Trafik kuralları, köprü geçişleri, alışveriş merkezleri bankalar gibi yerlerde bu kameralar etkin kullanılabilir kuşkusuz. Ancak her yerde, herkesin gözlendiği bir sistemin ürkütücü ve insan haklarına aykırı olduğunu düşünüyorum. Böyle bir girişim için çok ama çok iyi düşünmek gerekiyor. Türkan Saylan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı "Kameralar insan haklarına aykırı" Bu sistem toplumu denetlemeye yönelik olacak. Özel hayata yönelik birtakım sakıncaları olabilir. Toplumun soluk alıp verişini denetleyecek. Bize göre kameralar insan haklarına aykırıdır. Hürriyet Şener İnsan Hakları Derneği Şube Sekreteri Komuta kontrol merkezi: Güvenlik hizmetleri buradan yönetilecek. Dijital İstanbul haritası da burada olacak. Kentin önemli noktaları, polisin dağılımı ve tüm hareketleri gözlemlenecek. Polis akademisi mezunu 15 kişi operatör olarak çalışacak. 25 kişilik teknik ekip de sistemin 24 saat işlemesini sağlayacak.Bölge görüntüleme sistemi: 150 kamera önemli meydanlara ve caddelere yerleştirilecek. Kısa bir süre sonra bu sayının 4 bine çıkarılması hedefleniyor. Örneğin İstiklal Caddesindeki bir kapkaç, hırsızlık, yaralama olayını gerçekleştiren kişinin yüzü anında komuta merkezine düşecek. Bu kişinin kaçtığı noktalar canlı olarak takip edilebilecek ve ekipler buna göre yönlendirilecek.Yüz tanıma sistemi: 150 akıllı kamera büyük alışveriş merkezleri, metro ve tren istasyonları, deniz otobüsü iskeleleri, otellerin girişleri gibi yerlere yerleştirilecek. Bunlar diğer kameralardan farklı şekilde işleyecek. İnsanların detay fotoğraflarını çekecek. Sadece yüzlerinin görüntülerini merkeze iletecek. O kişi, arananlar arasındaysa bilgisayar komuta merkezindeki görevliyi hemen uyaracak.Nezarethane kontrol sistemi: Şüpheli, herhangi bir şüpheyle emniyete geldiği andan itibaren çalışacak. Kentteki tüm karakollarda bulunacak. Araç takip sistemi: 3 bin 500 polis aracı bu sistemle 24 saat aktif olarak takip edilecek. Mobil polis karakol ünitesi: Karakollarda tüm işlemler mobil ekipler tarafından yapılacak. Ekiplere verilecek bond çanta içinde dizüstü bilgisayarı bile olacak. Olay yeri ile ilgili tespitler, ifadeler, tutanaklar ve olay yerinin fotoğrafı bu sistemle gerçekleşecek. İzleme sistemleri