21. yüzyılın devlet adamı George Clooney

Sosyal medyanın giderek önem kazandığı teknoloji çağında ünlüler, politik konularda devlet liderlerinden daha etkili figürler haline geliyor. Şöhretlerini sorunlu bölgelere dikkat çekmek için kullanan oyuncular ve şarkıcılar “21’inci yüzyılın ünlü devlet adamları” olarak anılıyor.
Newsweek son sayısının kapağını bu rolü üstlenen kişilerin başında gelen George Clooney’e ayırdı. Clooney, ocak ayında yirmi yıldan fazladır süren ve 2 milyon kişinin ölümüne neden olan iç savaş ardından yapılan tarihi referandum için Sudan’a giderek tüm dünyanın ilgisini bölgeye çekti. Soykırıma uğrayabilecekleri düşünülen Güney Sudanlılar’ın bağımsızlık için baskı görmeden oy verebilmelerini garanti altına almak isteyen ve “Paparazziler beni her halükârda izleyeceklerse, buraya kadar takip etmelerini istiyorum” diyen Clooney, sandıklar kapanana kadar Güney Sudan’da dolaştı. Sonuçlar açıkladığında Güney Sudan yüzde 98.8 oyla daha önce kimsenin öngöremediği şekilde bağımsızlık yoluna girmişti. Birçok gözlemciye göre Clooney, burada hayati bir rol oynadı.
Abyei halkı Clooney’nin hiçbir filmini izlememiş olsa da oyuncunun burdaki güvenilirliği bölgede yıllardır yürüttüğü projelerden geliyor. İlk defa 2005 yılında Darfur’a giden Clooney, G. Sudan’da bürokrasiye bağlı olmayan ama insanların sesini dünyaya duyurabilecek güçte biri olarak görülüyor.

Uydu sistemi kurdu
Ocak 2011 referandumunda Clooney, Güney Sudan’ı herkesin izleyebilmesini sağlayan bir uydu sistemi kurdu. Bu uydu görüntüleri ile Kuzey’in, Abyei sınırında 55 bin asker konuşlandırdığını tüm dünyaya göstererek daha fazla yalanlamasına engel oldu. Clooney etkisi ile medyanın Sudan’a olan ilgisi katlandı.
Newsweek’e göre ünlüler artık serbest diplomatlar, politika yapıcıları ve sorun çözücüler olarak rol oynuyor. Yardım çalışmaları ile devlet liderlerinin de dikkatini çekiyorlar. Bu süre boyunca ABD Başkanı Barack Obama ile tanışarak birçok kez görüşme yapan Clooney de kendini “BM’ye ya da ABD hükümetine bağlı değilim. Ben soykırım karşıtı paparazziyim” sözleri ile tanımlıyor. Clooney’nin cep telefonunda Sudan’daki isyancıların numaraları da Beyaz Saray da var.

Demokratlardan birkaç kez teklif alan Clooney politikaya girip girmeyeceği ile ilgili soruyu “Bugüne dek yaşadıklarım politikaya girmeye müsait değil. Çok fazla kadınla yattım ve çok fazla uyuşturucu kullandım” diye yanıtladı.

21’inci yüzyılın devlet adamları ünlüler
Bono: Küresel yoksullukla mücadele etmek amacıyla para toplayan programlar oluşturuyor. Gelişmekte olan ülkelerin borçlarının silinmesi için dünya liderleri ile görüşüyor.

Sean Pean: Depremle yerle bir olan Haiti’nin yeniden yapılandırılması için J/P Haiti Yardım Organizasyonu’nu kurdu. Grup Haiti’de 50 bin kişiye ev, daha fazla kişiye de sağlık hizmeti sağladı.

Alicia Keys: Afrika’daki AIDS hastası yetim çocukların bakımını üstlenmek ve HIV hastalarına ilaç sağlamak amacıyla “Bir Çocuğu Hayatta Tutun” adlı bir organizyon kurdu. Afrikalı çocukların ABD’de eğitim almasına da yardım ediyor.

Edward Norton: “Crowdrise” adında bağış toplayan bir site kurdu. Düşük gelirli ailelere güneş enerjisi sistemleri bağışlayan “Solar Neighbors” adlı bir kuruluşu yönetiyor.

Leonardo DiCaprio: Çevre sorunlarına dikkat çeken bir vakfı var. Krizde olan ekosistemleri konu alan “11’inci Saat” adlı bir belgesel çekti.

Angelina Jolie: 2001 yılından beri BM Mülteciler Yüksek Komisyonu İyi Niyet Elçisi olan Jolie, Haiti ve Irak’ın da aralarında bulunduğu 20’den fazla ülkeyi ziyaret etti. Brad Pitt ile birlikte kırsal bölgelerdeki yoksullukla mücadele etmek için bir vakıf kurdu.

Don Cheadle: Darfur konusunda halkı bilgilendirmek amacıyla “Not on Our Watch” adlı bir kitap yazdı. Aynı isimle soykırım karşıtı bir yasal savunma grubu kurdu.

Ben Affleck: A-T adlı bir genetik hastalığın araştırılması için kaynak ayırılması adına ABD Kongresi’nde konuşma yaptı. Artan insani krize dikkat çekmek için 2008’de Kongo’ya gitti.

Matt Damon: 2006 yapımı “Sahara’yı Koşmak” adlı filmi ile Kuzey Afrika’daki su krizine dikkat çekti. “H20 Africa” adlı grubu Afrikalılara mikro kredi sağlıyor.

Prens William: “Tusk Trust” adlı çevreci bir grubu, “Centrepoint” adlı evsizlere yardım kuruluşu ve Uganda’daki okullara yardım eden bir vakfa başkanlık ediyor.