Bebeğinizin sezgisel mantığı gelişiyor!

Çocuğunuz konuşmaya ve yürümeye başladığında aile dışından birisi onun söylediklerini anlayamayabilir veya çocuğunuzda sakar hareketler görebilirsiniz ancak bu normal bir durumdur.

Çocuğunuzun çok sakar olduğunu, işitme ile ilgili sorunlar yaşadığını veya yaşına rağmen hala az kelimelerle anlaşılmaz cümleler kurduğunu, aile dışında olan kişilerle iletişiminin olmadığını yada hala altını ıslattığını gözlemliyorsanız mutlaka uzman bir doktora danışmalısınız.

Çocuğunuz 3 yaşından itibaren sezgisel mantığıyla yorumlar yapıp kararlar verebilir. Sezgisel mantık yetişkinlerin mantığıyla örtüşmez. Bu yaşta çocuğunuzun mantığı kendi içinde tutarlıdır ancak gerçeklerle örtüşmez ve işlevsel değildir.

Çocuğunuz bu dönemde sezgileri ile karar verir.

Nesneleri işe yaradıkları şekli ile algılar. Örneğin “bisiklet” onun için “binilen şey”dir. Aynı nesneyi farklı mekanlarda gördüğü zaman farklı şekilde algılayabilir. Buzdolabındaki süt ile biberondaki süt onun için aynı anlama gelmez.Acıktığı zaman buzdolabındaki sütü içmeyi düşünemez.

Çocuğunuzun gözünde üst üste duran tabakları kırmak tek bir tabağı bilerek kırmaktan daha büyük bir suçtur çünkü üst üste duran tabaklar sayıca daha fazladır. Yanlışlıkla kırmak ile bilerek kırmak arasındaki farkın soyut anlamını bilemez. Bardak gibi nesnelerin düştüğünde kırılabileceğini de bilemez çünkü yerçekimi gibi bir kavramı bilemez yada cam bir nesnenin yere vurunca yada düşünce kırılacağını bilemez.

Anlattığınız zaman sadece ezberleyebilir çünkü anlatmak soyut bir eylemdir ancak çocuğunuz sadece somut eylemleri algılayabildiği bir dönemdedir. Dyimlerle ve mecaz sözcüklerle alakalı değildir. Örneğin “delikanlı” dediğiniz zaman “ alnı delik” bir insanı hayalinde canlandırabilir. Aşı olmadan önce uzun uzun aşının faydaları hakkında konuşmak çocuğunuz tarafından algılanamaz. Oysa, bezden bir bebeğe plastik bir enjektörle aşı yapma taklidi yapsanız daha çabuk bir şekilde algılayabilir.
Çocuğunuz bu yaşta bardak elinden düşüp kırıldığı zaman aynı şekilde ikinci bir bardak düştüğünde kırılabilir yorumunu yapamaz.ve ona bunu anlatsanız bile anlayamaz.

Yine aynı şekilde bu yaşlarda çocuğunuz sezgileri ve hayal gücüyle nesnelerin canlı olduğunu zanneder.
Annesi “Bu bardağı bir daha masanın kenarına koyarsan yine düşürüp kırarsın” dediği zaman bunun mantığını algılaması mümkün değildir. Bu yaştaki çocuğun mantığını bilen bir anne, ikinci kez bardağı masanın kenarına koyduğu için kıran çocuğuna bağırmaması gerektiğini bilir.

Soyut Zaman Faktörüne Dikkat !

Çocuğunuz bu yaşlarda peşpeşe gerçekleşen iki olayda yada birlikte gelişen olaylarda mutlaka somut bir ilişki kurar. Örneğin annesi kaldırımdan yürürken babası araç yolundan gitmişse bu onun tüm annelerin kaldırımdan yürüdüğünü, tüm babaların ise araç yolundan yürüdüğünü düşünmesine sebep olur.

Ya da örneğin anneannesi şeker verdiği zaman şeker ve anneanne arasında mutlaka bir ilişki kurar. Nerede bir şeker görecek olsa o şekerin anneanneye ait olduğunu düşünür.

Çocuğunuzun bu yaşlarında suç ile ceza yada takdir ile ödül arasına “soyut zaman” faktörü sokulmamalıdır. Onun mantığı peşpeşe olan olayların birbiriyle ilgili olduğunu kavrayabilir.

Eğer ödül veya ceza anında verilmezse sebep olan davranışla ilgili olarak arada bir bağlantı kuramaz. Yani neden cezalandırıldığını veya ödüllendirildiğini anlayamaz. Anında ceza ve ödül bekler.