Sağlıklı Beslenme Gıda güvenliği hakkında bilim dışı iddialar kaosa sürüklüyor!

Gıda güvenliği hakkında bilim dışı iddialar kaosa sürüklüyor!

07.05.2012 - 12:18 | Son Güncellenme:

Her gün yazılı ve görsel medyada yer alan, gıda güvenliği konusunda uzman olmayan kişiler tarafından yapılan açıklamalar kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesine neden oluyor.

Gıda güvenliği hakkında bilim dışı iddialar kaosa sürüklüyor

İstanbul Harbiye Askeri Müze ve Kültür Sitesi'nde üçüncüsü düzenlenen olan Gıda Güvenliği Kongresi konuşmacılarından Gıda Güvenliği Derneği Bilimsel Danışma Kurulu Üyesi ve Uluslararası Toksikoloji Birliği (IUTOX) Eski Başkanı Prof. Dr. Ali Esat Karakaya bu yanlış bilgilendirmenin kamuoyunda felaket senaryolarının oluşmasına neden olduğunu açıkladı!

Ülkemizde eğer bir akademisyenseniz ve bilimsel çalışmalarınızla adınızı duyurmanız mümkün değilse en kestirme yol toplumu yediğinden içtiğinden korkutarak ünlü olmaktır. Gıda güvenliğinin herhangi bir alanında hiçbir uzmanlığı olmayan tanınmış bir hekim de olabilirsiniz. Gıdayla ilgili kendinizce geliştirdiğiniz bilim dışı teorilerle adınızı gündemde tutabilirsiniz. Bunun da çeşitli getirilerinden yararlanırsınız. Ne yazık ki ülkemizde böyle bir akım oluştu. İstinasız her gıda konunun uzmanı olmayanların ortaya attığı bilim dışı felaket senaryolarından payını almaktadır. Ülkemiz bu konuda giderek şiddeti artan bir biçimde serbest atış alanı haline getirilmiştir.
Bilgi birikimi olmayan kişiler medyada rahatlıkla yer buluyor!

Akademisyenler görüşlerini, teorilerini ve araştırmalarını yazdıkları makalelerle binlercesi yayında olan bilimsel dergilerde tartışmaya açarlar. Bunu yapacak bilgi birikimi ve bilimsel düzeyi olmayanlar akıl dışı iddialarına akademik ünvanlarına sığınarak günlük medyada rahatlıkla yer bulabilmektedirler.

Gıda güvenliği çeşitli uzmanlıklardan oluşan ve başta gıda hijyeni sorunları, merdiven altı kuralsız, başı boş üretim, hileli, sahte gıda olmak üzere insan sağlığını tehdit eden çok sayıda gerçek riske karşı önlem almaya çalışan kapsamlı bir alandır. Sorumsuz kişilerce toplumun dikkatinin gerçek riskler yerine bilim dışı iddialarla yapay risklere yöneltilmesi toplum sağlığına büyük zarar vermektedir.
Gıda konusundaki riskler bilim bazlı uluslararası standartlar ve yasal düzenlemeler ile yönetilirler. Bu sayılanların uygulandığı ölçüde de insan sağlığı korunur. Yeni bir bilimsel gelişme olduğunda da bu bulgu uygulamalara yansır. Ülkemizde gıda güvenliği konusundaki tartışmalardan amaç toplum yararına bir sonuç çıkartmaksa, bu tartışmaların tarladan/çiftlikten/denizden çatala kadar olan süreçte dünya standartlarının uygulanmasındaki eksiklikler üzerinde olması gerekir.

Bu bilim dışı iddialarda en sıklıkla yer alan bir konu da gıda katkı maddeleridir. Uluslararası bir sistem içinde yoğun bilimsel çalışmalar sonucunda güvenli bulunarak tüm dünyada kullanılmasına izin verilen herhangi bir gıda katkı maddesi o günün/haftanın/ayın gündemine hedef seçilerek “sağlığa zararlı” ilan edilebilmektedir.

Türkiye’de kullanılıp başta Avrupa Birliği Ülkeleri ve ABD olmak üzere diğer ülkelerde yasaklanan tek bir gıda katkı maddesi yoktur. Diğer bir deyişle bilimde en ileride olan ülkelerle gıda katkı maddeleri yönünden aynı güvenlik şemsiyesi altındayız.

Katkı maddeleri bir uzmanlık alanıdır!

Gıda katkı maddelerinin güvenliği bir uzmanlık alanıdır. Asılsız iddialarda bulunanlar gıda katkı maddelerinin güvenliği konusunda hiçbir şekilde uzmanlığı olmayan kişilerdir. Bu maddelerin güvenliğinin nasıl sağlandığı, dünyada bu konuda yapılan çalışmalarının kapsamı, en ufak riskin dahi ortadan kaldırılması için yüzlerce araştırma yapıldığı, uluslararası güvenlik ağının büyüklüğü ve etkinliğini bilinmeden rahatlıkla akıl dışı iddialarda bulunulabilmektedir.

Gıda katkı maddelerinin güvenliğinin nasıl sağlandığı konusundaki ayrıntılı bilgiye Türk Toksikoloji Derneği’nin web sitesinden (www.turktox.org.tr/gida) ulaşılabilir.

Haberin Devamı

Ülkemizde gıda konusunda kaosa doğru giden bir bilgi kirliliği mevcuttur. Bu süreçte önemli bir etken konudan sorumlu kamu yönetiminin bilim dışı, akıl dışı iddialar karşısında toplumu bilgilendirmekte geç ve etkisiz, ya da tamamen sessiz kalmasıdır. Bu yapısal sorunun çözülmesi gelişmiş ülkelerdeki örneklerinde olduğu gibi ülkemizde de toplumun güvenini kazanmış EFSA, FDA benzeri bağımsız bir gıda otoritesinin kurulmasına bağlıdır.

Yazarlar