"Ödül mink bir kürk gibidir"

Edebiyat ödülleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ödül doğru zamanda yazarı motive edecek bir biçimde verilmeli. Ödüllü roman sihirli bir anahtar gibidir. Yazarlığa başladığımda "Yeni Sait Faik" olarak adlandırılmıştım, o nedenle henüz genç bir yazarken Sait Faik Öykü Ödülü’nü almayı çok istemiştim.

Yarışmaya neden katıldınız?
Yayınevimin önerisi doğrultusunda onların isteğiyle katıldım. Benim için de güzel bir sürpriz oldu. Bu ödülü "gecikmiş ödül" olarak tanımlayanlar olduysa da ben böyle düşünmüyorum. Ödül bir talih kuşu gibidir, hiç ummadığın bir anda gelir ve bir kitabın üzerine konar.

"Aşkı Giyinen Adam"ın ödül alabileceğini hiç düşünmediniz mi?
Romanımı, Ankara’nın meşhur çay bahçesi Papazın Bağı’nda yazdım. Bir gün, "Bu roman ödül alsa ve daha çok okuyucuya ulaşsa," diye düşündüğümü anımsıyorum.

Sizce ödül için en uygun kitabınız bu roman mıydı?
Daha önce de söylediğim gibi, "Ah Bayım Ah" ya da "Geceyi Tanıdım" adlı öykü kitaplarımdan biriyle Sait Faik Öykü Ödülü’nü almayı isterdim. O ödülü alamamış olmak içimde ukdedir.

"Yunus Nadi Roman Ödülü" sonraki kitaplarınızı nasıl etkileyecek?
Ödül almış olmak, "yalnız değilsin" duygusu yaşatıyor insana. Okuyucunuz olduğunu, Ankara’da bir yerlerde renkli kağıtlara, defterlere yazdığınız romanın bir jürinin ekranından da görüldüğünü hissettiriyor. Ödül almanın güzel olan yanı burası. Benim için asıl ödül, romanımın basılmış halini görmek aslında.

Ödülün yurt dışında ve yurt içinde kitaplarınızın satışı ile ilgili bir alan yaratacağını düşünüyor musunuz ?
Yurt dışı için özel bir alan yaratacağını düşünmüyorum, öykülerim pek çok dile çevrilmişti. Eğer romanım da yurt dışında yayımlanacak olursa, bu, ödül aldığından değil, Nazlı Eray romanı olduğu içindir. Ancak, benim yurt dışı konusunda özel bir çabam ve beklentim de yok zaten. Yurt içine gelince, belki kitabın satışında biraz artma olabilir. Ödül nedeniyle insanlar merak edip alabilirler.

Ödülü tanımlamanızı istesem?
Ödül bir mink kürk gibidir. Lüks bir şeydir. Kürk giymeye karşı çıkanlar olduğu gibi, ödül almayı reddedenler de olacaktır elbette. Ama ben bu mink kürkün bana yakıştığını düşünüyorum.

"Aşkı Giyinen Adam" neyin romanı?
Aşkın, tutkunun, umudun, umutsuzluğun, iyi yaşanmış bir çocukluğa özlemin, sadece rüyalarda görülen eski insanların narin adımlarla sayfalara girip dolaştığı; tarot kartlarından isteklerin, yaşamın ve ölümün fışkırdığı, koyun kellelerinin beyinlerine, başka insanların belleklerinin ve çok özel anılarının arşivlenmiş olduğu, okurla koşmaca oynayan, Ankara’nın ve dünyanın sokaklarında, insan ruhu denilen o karanlık dehlizin aralıklarında geçen, insanı düşündüren ve mutlu eden bir yaşam yumağının sunusu bu roman.

Gelecekteki projenizleriniz neler?
Yeni bir roman yazma zamanım geliyor, okurlarım bilirler ben haziran ayının ilk on günü içinde romanlarımı yazmaya başlarım. Bugün yarın biraz gecikmiş olmakla birlikte yeni romana başlarım. Ancak gelecek için en çok istediğim şey, sevdiğim bir yönetmenin "Aşkı Giyinen Adam"ı film yapması. Bence çok güzel bir film olacaktır bu roman.

Can Yayınları
274 s.
Fiyatı: 8.400.000 TL.