'Şeref Can'ı kaçırmadım ben onun öz babasıyım'

ÇANAKKALE'DE 4 AY ÖNCE MEYDANA GELEN KAÇIRILMA OLAYINDA SIR PERDESİ Çanakkale gezisi sırasında esrarengiz bir şekilde kaybolan Şeref Can Engin (2), İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'nun talimatıyla kurulan ve "Avcı" lakaplı Emniyet Müdürü Şentürk Demiral'ın yönettiği özel ekip tarafından 117 gün sonra İstanbul'da bulundu. Şeref Can'ı kaçırdığı gerekçesiyle gözaltına alınan Ahmet Delican, çocuğun gerçek babası olduğunu, çocuğun anne Yıldız Engin'le yaşadığı gizli ilişkiden doğduğunu iddia etti. Ailesi, Kabatepe Dinlenme Tesisleri'nde 7 Nisan'da verilen mola sırasında kaybolan ve organ mafyasınca kaçırıldığı iddiaları ortaya atılan Şeref Can'ın bulunabilmesi için çalmadık kapı bırakmadı. Kayıp broşürleri dağıtmaktan internette site kurmaya kadar her yolu deneyen aile, bir sonuç alamadı. Baba Turgay Engin'le geçen ay görüşen İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, özel bir ekip oluşturması talimatını verdi. Trafik Daire Başkanlığı'nda görev yapan Emniyet Müdürü Demiral ve ekibi 21 gün önce çalışmaya başladı. Engin çiftinin akraba ve tanıdıkları da mercek altına alındı. Ailenin ev telefonunu arayanları inceleyen polis, önemli bir ipucuna ulaştı. Arayanlar arasında bulunan serbest mali müşavir Ahmet Delican'ın cep telefonu kayıtlarından, çocuğun kaybolduğu tarihte Çanakkale'de bulunduğu tespit edildi. Polis, Yıldız Engin'le üç yıldır görüştüğü belirlenen evli ve dört çocuk babası Delican ile Küçükbakkalköy'deki evini takibe aldı. Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Bürosu görevlileriyle önceki akşam eve operasyon düzenleyen ekip, Şeref Can'ı sağ salim bulurken, Ahmet Delican ve eşi Nebahat'i gözaltına aldı. Özel ekip kurulmuştu Polis ifadesinde Yıldız Engin'le kız arkadaşları aracılığıyla tanıştığını, birbirlerinden hoşlandıklarını belirten Delican, Engin'in ilişkilerinden hamile kaldığını ve Şeref Can'ı dünyaya getirdiğini iddia etti. Delican'ın, "Şeref'i yanıma almaya karar verdim. Annesi Çanakkale'deyken beni aradı. Oraya gidip çocuğu aldım. Kaçırmadım, bu benim çocuğum. Bunu DNA testiyle de ispatlayabilirim" dediği öne sürüldü. Delican'ın, Şeref Can'a, Yusuf Delican adıyla nüfus cüzdanı çıkardığı da ortaya çıktı. 'DNA testiyle ispatlarım' Delican, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Gazetecilerin 'Şeref Can sizin çocuğunuz mu?' sorusu üzerine "İleride hepiniz göreceksiniz, fazla bir şey söylemek istemiyorum. Velayet davası açacağım" dedi. Delican'ın, Şeref Can'ın oğlu olduğunu dair Acıbadem Hastanesi'nden ve bir AB ülkesinden DNA raporu aldığı, raporları da savcıya teslim ettiği öğrenildi. Bu arada anne Yıldız Engin'in de ifadesinde oğlunun bilgisi dahilinde kaçırıldığını ve haftada bir gün oğluyla görüştüğünü söylediği iddia edildi. Serbest bırakıldı Şeref Can kaybolduktan sonra kendilerine telefon geldiğini, 100 bin YTL fidye bile istendiğini söyleyen Yıldız Engin, Delican'ın iddialarını kabul etmedi. Delican'ı tanımadığını belirten Yıldız Engin, "İlk gördüğünde oğlum beni tanımadı. Yarım saat sonra koklaşmaya başladık. Vücudunun çeşitli yerlerinde ve gözünün altında morluk var. Düştüğünü söylüyorlar, ama darp edildiğini düşünüyoruz" dedi.Küçük çocuk, teslim edildiği ailesiyle birlikte Kurtköy'deki evlerine döndü. Turgay Engin, çok yorulduklarını, ancak 4 aydır koştukları maratonun karşılığını aldıklarını söyledi. Eşinin şikâyeti geri aldığı şeklinde sözlerin asılsız olduğunu, adli sürecin devam edeceğini belirten Turgay Engin, "Neyin ne olduğu önemli değil. Oğluma kavuşmam önemli. Kaçıran adamı tanımıyorum. İddialar asılsız. Ailece oturup bu tür iddialarla ilgili karar vereceğiz. Kim ne söylerse söylesin, DNA testiyle ilgili yapılacak çalışmalara gerek de duymuyorum" diye konuştu. 'Ona kavuşmak önemli'