Gündem Polisler de fişlenmiş

Polisler de fişlenmiş

05.07.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Basılmayan ‘İmamın Ordusu’ adlı kitabı nedeniyle gözaltına alınan ve OdaTV davasında 1 yıl tutuklu kalan Şık, ‘Pusu- Devletin Yeni Sahipleri’ adlı kitabında birbirinden ilginç iddialar ortaya attı. Şık’ın kitabında, polislerin nasıl fişlendiği de yer alıyor

Polisler de fişlenmiş

OdaTV davası kapsamında 1 yıl tutuklu kalan, tahliye edildikten sonraki sözleri nedeniyle hakkında 7 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan gazeteci Ahmet Şık’ın, “Pusu-Devletin Yeni Sahipleri” adlı kitabında çarpıcı iddialar yer aldı. Şık, yeni kitabında, gözaltına alınmasına yol açan süreci, kitabıyla ilgili iddiaları, cezaevindeki yaşantısını anlattı. Kitapta, OdaTV soruşturması sürecinde ve iddianamesinde, suçlu gibi gösterilmesine yol açan yazıların bir bölümünün “alıntı” olduğunu kaydeden Şık, Ahmet Altan’ın bir yazısının bile darbe kışkırtıcılığı yapıldığına kanıt gösterildiğini söyledi. Şık, alıntı yaptığı, yazı ve yorumları suç gibi gösterilen diğer bazı isimleri, “Nagehan Alçı, Hüseyin Gülerce, Serdar Akinan, Fatih Altaylı, Altan Öymen, Arslan Bulut, Emin Gürses, Ruşen Çakır, Güngör Mengi, Mustafa Mutlu, habervaktim.com isimli internet sitesinden Arzu Erdoğral, Mehmet Bekaroğlu” diye sıraladı. Kitapta, cezaevinde ölen MİT’çi Kaşif Kozinoğlu’nun savcılarca, “suç unsuru bulunmadığı” belirtilen telefon kayıtlarının da OdaTV davasında “kanıt” olarak kullanıldığını kaydeden Şık, Kozinoğlu’nun telefonlarının 9 ay boyunca dinlendiğini ancak daha sonra savcılar Zekeriya Öz, Fikret Seçen, Murat Yönder ve Ercan Şafak’ın dinlemenin uzatılmasına gerek olmadığını karar altına aldığını kaydetti.

Avcı’nın suç duyurusu
Kitapta, 4 savcının bu konuda imzaladığı kararda, “Şüphelilerin kaydedilen telefon görüşmeleri içerisinde yasadışı terör örgütünün faaliyeti olarak nitelendirilebilecek herhangi bir görüşmenin bulunmadığı, telefonların bizzat şüphelilerin kendi adına kayıtlı olup, kimlik ve adres bilgileri de sabit olduğundan iletişim tespitlerinin uzatılması talebi yerinde görülmemiştir” ifadesinin yer aldığı belirtildi. Şık, buna karşılık, Zekeriya Öz’ün, 14 ay sonra bu kayıtları tutuklama gerekçeleri arasında kullandığını kaydetti. Şık, kitapta, eski emniyet müdürü ve OdaTV davasının tutuklu sanığı Hanefi Avcı’nın, savcılığa suç duyurusu ile birlikte verdiği, “cemaatin polisi fişlediğine” yönelik evrakın kaybolduğu, gözaltına alınmadan önce bu belgenin peşinde olduğunu anlattı. Tutuklanmasının nedenlerinden birinin, bu belgeye ulaşma çabası olabileceğini kaydeden Şık, bu belgeye, yeni kitabında yer verdi. Belgede, Çevik Kuvvet’teki polislerin detaylı kimlik bilgilerinin yanında, şu tip değerlendirmeler yer alıyor:
- “İyi birisi başka meşrepten olabilir.”
- “Bizi bilir sever ama eşi de polis olduğu için vakit bulamadığını söyleyerek kaytarır.”
- “Derslerimize katılır. Dergi yok, himmet yok, namaz düzensiz kılar.”
- “10 YTL himmeti var. Namaz kılar, dersleri takip eder...Yakın takip ile kolay seviye alır.”
- “Oruç tutmaz bizimle ilgili fikri yok.”
- “Cumalara gitmez. Maddiyata önem verir. Ağzı bozuk. Kızıyla ablalar ilgileniyor. Kumar oynar, çok sinsi, menfaatçi.”