İstanbul “Profesyonelleşmenin Tamamlanmasında Olumlu Bir Aşama Olacak”

“Profesyonelleşmenin Tamamlanmasında Olumlu Bir Aşama Olacak”

05.11.2018 - 13:22 | Son Güncellenme:

.

“Profesyonelleşmenin Tamamlanmasında Olumlu Bir Aşama Olacak”

Son günlerde gündeme gelen “yeni askerlik” sistemini değerlendiren Dr. Öğr. Üyesi Naim Babüroğlu, tasarının gerçekleşmesi halinde bunun TSK’nın profesyonelleşmesi yolunda iyi bir aşama olacağını söyledi.
Geçtiğimiz günlerde bir ulusal gazetede, Milli Savunma Bakanlığı kaynaklarına dayandırılarak haber yapılan ‘yeni askerlik sistemi’ 3 ayı zorunlu, 6 ayı ise ‘bedel ödenebilen’ süre olmak üzere toplam 9 ay ve tek tip olacak. Buna göre 3 ay zorunlu temel askerlik eğitimi alacak olan vatandaşlar, kalan 6 ay için bedel ödeyerek askerlik yapmayabilecek. Bedel ödemeyenler ise askerlik vazifesine devam edecek.
“Profesyonel orduya geçiş hızlandı”
İstanbul Aydın Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Naim Babüroğlu, söz konusu sistemin ordunun profesyonelleşmesi yolunda olumlu bir aşama olarak değerlendirilebileceğini söyledi. Aynı zamanda emekli bir tuğgeneral olan Babüroğlu, “Soğuk Savaş sonrası yaşanan gelişmeler tüm dünya ülkeleri gibi Türkiye’yi ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ni de (TSK) yeni bir ordu ve askerlik anlayışına itti. Bu anlayış, orduyu profesyonelleştirip daha çevik ve daha modernize hale getirmek şeklinde özetlenebilir” diye konuştu. Türkiye’nin coğrafi konum itibarıyla ciddi bir tehdit kuşağı içinde olduğunu, bu nedenle tehditlere karşı koyabilecek, modern silahla donatılmış, çevik bir orduya olan ihtiyacın arttığını vurgulayan Babüroğlu, “Coğrafya, ülkelerin kaderidir; aynı zamanda ülkelerin de geleceğini belirler. Türkiye, çepeçevre bir tehdit kuşağı içindedir. Bu açıdan, Türkiye’nin profesyonel orduya ve askerliğe geçişi önem kazanmıştır. TSK, büyük ölçüde profesyonel askerlik sistemine geçiş sağlamış, bu konudaki çalışmalar hız kazanmıştır. Bu yeni askerlik sistemini de bu açıdan değerlendirmek gerekir” dedi.
“Temel askerlik 3 ayda öğrenilebilir”
Yeni askerlik sistemi ile ilgili “Üç ayda alınacak eğitimin yeterli olup olmayacağı” endişelerini de değerlendiren Babüroğlu, “Üç aylık temel askerlik eğitiminde, silahaltındaki er temel askerlik eğitimini ve bilincini alır. Atış, spor, temel eğitime ilişkin esas yetenekleri kazanır. Ancak, sadece üç aylık temel eğitim, bir askerin savaşma ya da operasyona katılma yeterliliğini sağlamaz. Fakat, atış dâhil temel askerlik eğitimini alır. Bu temel eğitimi kazanan er ustalık eğitim safhasına geçer. Yeterlilik eğitimi sonucunda asker, operasyona ve savaşa katılma becerisini öğrenmiş olur. Üç aylık askerlik eğitimi bedelli askerlik yapacaklar için personel kaynağını eritmek üzere getirilen bir sistemdir” diye konuştu. TSK’nın bu durumdan olumsuz etkilenmeyeceğini ifade eden Babüroğlu, “Çünkü TSK artık profesyonel bir yapıya dönüşüyor. Bedelli zaten üç ay sonucunda terhis edilecek, diğerleri altı aylık ilave eğitimden sonra terhis olacak. Bedelli olmayan, altı aylık eğitime katılacak olanların da zaten operasyona katılmaları düşünülmüyor. Ancak dediğimiz gibi bu sistem, TSK’nın tamamen profesyonelleşmesi açısından olumlu bir geçiş olacak” ifadelerini kullandı.
“Operasyonlara katılmayacaklar”
Yeni sistemin terörle mücadelede ve ulusal güvenlik noktasında ‘zafiyet oluşturma’ durumunun söz konusu olmadığının altını çizen Babüroğlu, “Türkiye 34 yıldır terör ile mücadele ediyor. Bu süreçte alınan dersler var. Söz gelimi terörle mücadelede artık sadece profesyonel askerler görev alıyor. Dolayısıyla bu alandaki operasyon ve harekâtta dokuz aylık askerler değil, profesyonel askerler görevlendirilecek. Askerlik vazifesini yapanlar başka görevlerde istihdam edilecek. TSK için önemli olan, çepeçevre tehdit ortamında, iyi eğitilmiş, emir-komuta yapısı içinde liyakatli personelin, çevik ve ateş gücü yüksek birliklerin yetiştirilmesidir. Çünkü savaşı teknoloji değil, teknolojiyi en iyi kullanan asker kazanıyor” şeklinde konuştu.
“Ordumuz ‘Peygamber Ocağı’dır, gelenekleri sürmeli”
Öte yandan ‘bedelli’ ifadesinin hassasiyet meydana getirdiğinin de altını çizen Babüroğlu, “Bu noktada ‘bedelli’ sözcüğü yerine başka bir ifade geliştirilmesi, hassasiyetler açısından daha isabetli bir yaklaşım olur diye düşünüyorum. Önemli olan, ‘Peygamber Ocağı’ olarak adlandırılan kışlalara ‘davul-zurna’ ile gönderilen Mehmetçiklerin, kısa da olsa bir eğitim sürecinden geçirilmesi, ‘Askerlik Andı’nı içmeleri ve geleneklerin sürdürülmesidir. Sosyal ve kültürel yönden böyle bir dengenin yerleştirilmesi önemlidir. Toplumlar tıpkı ağaç gibi kökleriyle yaşar” diyerek sözlerini noktaladı.