Rasim Kara: 'Beşiktaş arayı açıp şampiyon olacaktır'

Türkiye Futbol Federasyonu Futbol Gelişim Direktörlüğü Bölgeler Sorumlusu Rasim Kara, 2. Futbol Zirvesi’nde Türk futbolunun geleceğine yön verecek açıklamalar yaptı. Kulüpler Birliği’nin organize ettiği zirvenin çok başarılı geçtiğini belirten Kara, “Sayın Cumhurbaşkanımız çok önemli mesajlar verdi. Futbolun içinden gelmiş birisi olarak spora bakış açısını biz biliyoruz. İnşallah daha da güzel şeyler olacak. Yerli yabancı bir sürü konuk vardı. Türk Futbolu’nun taban birlikleri buradaydı. Hakemlerimiz buradaydı. Çok güzel bir ortam. En önemli olay da 4 büyük takımın başkanı kol kola girerek çok güzel bir mesaj verdiler. Ülkemizde şu anda buna ihtiyaç var. Şiddete hayır. Sporu spor için yapmak gerekir. Ben Futbol Federasyonu’ndayım ve ilk defa sportif direktörlük kursu açtık. 25-30 katılımcı da bunun içinde. Sportif Direktörlük kursuna katılım oldukça iyi. Sportif Direktör, genel kaptan ya da genel menajer olarak çalışan isimleri bize gönderin diye kulüplere yazı yazdık. Güzel konular var ve iyi dersler var. İnşallah bütün birleşenleri derli toplu hale getireceğiz federasyon olarak” ifadelerini kullandı.

“Futbol artık bir holding oldu”

Futbolun artık sadece futbol olmadığının altını çizen Kara, “Yöneticiler de artık bilinçleniyor. Artık futbol futbol olmaktan çıktı. Gelir kaynaklarıyla bir holding oldular. Hobi olmaktan çıktığı için artık profesyonel yöneticilere ihtiyaç var. Kendisini eğitmiş, ekonomisiyle, hukukuyla, maliyesiyle, sportif konularıyla tam bir takım çalışması yapma zamanı geldi ve zaten oraya doğru da gidiyor işler” dedi.

“Beşiktaş arayı açıp şampiyon olacaktır”

Daha önce Beşiktaş’ın teknik direktörlüğünü de yapan A Milli Takım'ın eski kalecilerinden Rasim Kara, eski takımının çok iyi bir gidişat içerisinde olduğunu belirterek, “Beşiktaş’ı özellikle 2 senedir çok iyi buluyorum, hatta birkaç senedir planlı gidiyorlar. Şenol hoca gibi aklı başında bir isim var takımın başında. Yönetim de iyi çalışıyor. Stadın bitmiş olması, takımın iyi olması ve tribünlerin dolması artı olarak takıma yansıyor. Olympiakos’a karşı takım 10 kişi kalmasına karşın seyirciler inanılmaz bir destek verdi ve futbolcular da farklı bir şekilde maçı kazandılar. Vodafone Arena çok önemli Beşiktaş için. Başakşehir ile arada 2 puan fark var ama benim tahminim Beşiktaş biraz daha arayı açarak şampiyon olabilir. Ayrıca Avrupa’da da çok iyi gidiyor. Galatasaray’ın Fatih Hoca’yla yaşadığı Avrupa Şampiyonluğu’nu inşallah tekrar edecektir diye umuyorum. Lyon’u geçtiği takdirde finale yükselecektir diye düşünüyorum. Finalde de zaten yüzde 50 her şey. Beşiktaş iyi yolda. Gönlüm diğer takımların da iyi olmasını istiyor. Bundan sonraki dönemde Galatasaray, Fenerbahçe, Trabzonspor, Başakşehir, Bursaspor gibi artık yukarıyı zorlayacak, daha fazla rekabet ortamı yaratacak takım olursa, Türk Futbolu kazanır” açıklamalarını yaptı.

“Bizde de Messi, Ronaldo gibi yıldızlar var ama...”

Takımların aralarındaki rekabetin artacak olmasının Milli Takım’a da pozitif etki sağlayacağını söyleyen Kara, “Ancak ben buradan şu mesajı da vermek istiyorum, Federasyon’da bulunduğum konum olarak, kulüplerin altyapısıyla ilgili olarak çalışmalar yapıyoruz ama hiç iç açıcı değil. Yabancı oyuncunun 14 tane olması ya da serbest olması problem değil. Avrupa’da bütün takımlar serbest yabancı oyuncu oynatabiliyorlar. Biz de yabancı oyuncuya kriter getirebiliriz. Ama bizim kendi oyuncumuzu yetiştirecek bir duruma gelmemiz gerekiyor. Çok iyi bir nesil var. 13 yaşından itibaren oyuncu seçiyoruz Milli Takım’a. Messi gibi Ronaldo gibi yetenekler var aralarında. Ama gelişimini sağlamak için kulüplerinde iyi eğitim görmesi lazım. Mesela Ajax’ın altyapıda 13 tane, Chelsea’nin 24 tane sahası var” diye konuştu.

“1 transfer daha az yapsınlar”

Avrupa’nın aksine bizdeki kulüplerin altyapı için sadece 1 sahalarının olduğunu söyleyen Rasim Kara, “4 buçukta çocuklar okuldan geliyor ve 1 sahada yığılma oluyor. Hepsine ayrı ayrı antrenman ayırsan, gece 1 buçuk 2’de antrenman bitecek. Böyle olunca ne teknik olarak ne taktik olarak futbolcunun güçlenmesi mümkün değil. Bu yüzden kulüpler her sene 1 transfer az yapsınlar ve bu parayı altyapı için tesise ayırsınlar, fabrikayı kurup üretime başlasınlar. Tabii kulüpler bunu yapar mı, bütün mesele burada. Yapmak zorundalar. Altınordu gibi üreterek yarışma zamanı geldi. Başka çaresi yok. İleride federasyon da yaptırımlarını kullanabilir. UEFA da yakın zaman da bu konuyla ilgili olarak bazı konuları zorunlu hale getiriyor. İnşallah o günleri de göreceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.