Rumların son şansı

Başbakan Binali Yıldırım, Kıbrıs’ta Türk ve Rum taraflarının barış müzakerelerinde bu yıl nihai bir anlaşma sağlanabilme ihtimali ile ilgili olarak, “Biz her zaman yapıcı olduk. Kuzey Kıbrıs Türk tarafı da tüm samimiyetiyle yapıcı davranıyor. Bu aslında, ‘barışalım, beraber yaşayalım’ deyip her defasında oyun bozanlık yapan Rum tarafının son şansıdır” dedi. Yıldırım, Ankara’ya gelen KKTC Başbakanı Hüseyin Özgürgün’ü resmi törenle karşıladı. Yıldırım, basına kapalı görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Özgürgün’ün ilk resmi yurtdışı ziyaretini anavatana yaptığını söyleyerek, “Kıbrıs-Türkiye ilişkilerini tek cümleyle özetlersek Türkiye’de ne varsa Kıbrıs’ta da o olacak. İşin özeti budur. Türkiye kalkındıkça, büyüdükçe KKTC de büyümeye devam edecek. Sevinç ve tasada birlikte olduk, olmaya da devam edeceğiz” dedi.

‘Çözüm ama nasıl’

Yıldırım, 15 Temmuz’un Kıbrıs tarihinde de önemli bir yer tuttuğunu, 1974’te Makarios’a yapılan darbenin de Kıbrıs Barış Harekatı ile bertaraf edildiğini ve adaya özgürlük getirildiğini belirtti. Yıllardan beri Kıbrıs sorununun yaşandığını hatırlatan Yıldırım, yıl sonuna kadar BM öncülüğünde bir çözüm arayışının devam ettiğini ve liderler bazında görüşmeler gerçekleştiğini belirterek şunları söyledi: “Ümit ederiz ki bir çözüm elde edilir. Çözüm olacak ama nasıl olacak? Adil, eşit temsile dayalı, her iki kesimin hak ve hukukunu teminat altına alan ve KKTC’de bir daha güvenlik endişesi olmayacak bir çözümden bahsediyoruz.”

Yıllardan beri Kuzey Kıbrıs tarafının yok sayıldığını, AB’nin ve dünyanın imkânlarının haksız bir şekilde güney tarafından kullanıldığını belirten Yıldırım şöyle devam etti: “Çözüm hangi şartlarda gerçekleşirse gerçekleşsin veya gerçekleşmesin, Türkiye’nin etkin teminatı Kıbrıs’ta olmazsa olmazdır. Bir daha bir maceraya izin verecek bir altyapıya Türkiye müsaade etmez. Biz barış istiyoruz, birlikte yaşanmasının, enerjinin, adanın gelişmesine, büyümesine harcanmasını istiyoruz.”

‘Sıra sulamada’

Yıldırım, Kıbrıs’ta ekonomiden, turizme, tarımdan, ticarete birçok alanda kapsamlı işbirliği projelerinin olduğunu hatırlatarak, “Suyun götürülmesi ilk adımdı, suyun dağıtılması ikinci adımdı, şimdi de sulama projeleriyle toprağı suyla buluşturup, bolluk, bereketi Kıbrıs halkının geleceği için sağlamış olacağız” dedi.

‘Adanın makus talihi değişir’

Özgürgün ise konuşmasının başında, geçen hafta yaşanan darbe girişimi ile ilgili üzüntüsünü dile getirdi. Özgürgün, “Sayın Başbakan Yıldırım’ın da belirttiği gibi 15 Temmuz Kıbrıs tarihinde de kara bir lekedir. Faşist Yunan darbesinin 15 Temmuz 1974’te yarattığı kaos ve büyük sıkıntı 20 Temmuz’da anavatan Türkiye’nin müdahalesi ile Kıbrıs’a barışı ve özgürlüğü getirmiştir” dedi. Özgürgün, “Türkiye’nin adadaki varlığı Kıbrıs Türk ve Rumları arasında sürdürülebilir, kalıcı adil bir çözüm bulunana kadar Kıbrıs Türklerinin güvenliğini sağlayan en önemli unsurdur. Bu bakımdan anavatan Türkiye’nin her bakımdan çok iyi, güçlü ve sağlıklı olması bizim için her şeyden önemlidir” diye konuştu.

Türkiye’den KKTC’ye su temini projesine de değinen Özgürgün, “Bu su önümüzdeki dönemde nihai bir anlaşmaya varıldığı takdirde sadece Kıbrıslı Türklere değil, Kıbrıslı Rumlara da bir barış suyu olarak verilecek ve adanın makus talihini de değiştirecek çok büyük bir projedir” dedi.

‘Gereği yapılır’

Kıbrıs’ta FETÖ’ye yönelik geniş anlamda bir operasyon beklenip beklenmediği sorusuna karşılık Özgürgün, 21 Temmuz’da FETÖ/PDY’yi terör örgütü listesine dahil ederek tüm faaliyetlerini yasakladıklarını bir tespit yapılabilirse derhal müdahale konusunda gereğinin yapılması için polis ve güvenlik kuvvetleri komutanlarının yetkili olduğunu anlattı.