Sahte kimlikle içeri böyle girdi

Savcı Mehmet Selim Kiraz’ı odasında şehit eden DHKP-C’lilerin görüntüleri ortaya çıktı.
Adliye kameralarına yansıyan görüntülere göre Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne elinde cübbe ve çantayla giren saldırgan Şafak Yayla, avukat girişindeki turnikeye kart basmadan güvenlik görevlisinin açtığı şeritten geçerek girdi. Diğer saldırgan Bahtiyar Doğruyol ise 10 dakika sonra adliyenin D kapısındaki vatandaş girişinden geçerek ikinci katta Yayla’yla buluştu. Saldırganlar, kanlı süreci kapıyı çalarak başlattı.
Kart okutmadan girdi
Berkin Elvan soruşturmasını yürüten Savcı Mehmet Selim Kiraz’ı şehit eden DHKP-C terör örgütü üyesi iki kişinin adliyeye nasıl girdiği ortaya çıktı. Saat 11.28’i gösterdiğinde önce kadın bir avukat C kapısındaki avukat girişinden kart basarak girdi. O sırada adliye kapısında sol elinde cübbe, sağ omzunda içinde silah bulunan çanta taşıyan Şafak Yayla göründü. Hızlı ve emin adımlarla avukat girişine yönelen Yayla, bu sırada karşıdan gelen ve adliyeden çıkmaya hazırlanan iki kişiden faydalanarak, güvenlik görevlisinin açtığı kırmızı şeritten kartını okutmadan geçti. Kartını cebine sokan Yayla, görüş alanından kayboldu.
Yayla’dan tam 10 dakika sonra Bahtiyar Doğruyol’un adliyenin metrobüs kapısı olarak da bilinen D kapısından giriş yaparak vatandaş girişini kullandığı görüldü. Şüpheliler, adliyenin eksi ikinci katındaki koridorda buluştu ve eylemi gerçekleştirecekleri saate kadar adliye içinde gezdi. Adliye içindeki kafeteryada da bir süre oturdukları tespit edilen teröristler, saat 12.20’de savcının odasının bulunduğu altıncı kattaki koridorda tekrar göründü. Yan yana yürüyen iki saldırgandan Yayla elinde çantayla, Doğruyol ise omzunda çanta ve elinde şemsiyeyle yürüyordu.
Kiraz’ın kapısını çaldılar
12.22’de savcının odasından kâtibe çıktı, saniyeler sonra iki saldırgan bu kez ellerinde sadece çantalarıyla koridorun ucunda göründü. Kapıyı çalan saldırganlar, içeriye girdi ve yaklaşık 9 saatlik pazarlık sürece başladı.
Kiraz’ın kurtarılması için odaya havalandırma kanallarından gaz sıkılması düşünüldü. Ancak adliyeye çağırılan Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli anestezi uzmanları odanın hacminin büyük olduğu ve içeri gaz sıkıldığının anlaşılacağını söyledi. Anestezi uzmanlarının odanın büyük olduğu için içeridekilerin bayılmasının 3 saati bulabileceğini anlatmasının ardından bu plandan vazgeçildi.
Camdan girilemedi
Özel Harekat polislerinin camdan içeri girmeyi de düşündüğü ancak camın kalın olması ve perdelerin kapalı olması sebebiyle uzman polislerin en ufak bir aksilikte savcının hayatının tehlikeye gireceğini söylemesi sebebiyle bu plandan da vazgeçildi.
Rehine krizi ilk ortaya çıktığında adliyenin internet bağlantısının kapatıldığı ve telefon sinyallerini kesildiği ancak teröristlerin, “İnternet ve telefon sinyalleri gelmezse savcıyı vururuz” demesinin ardından internet ve telefon sinyallerinin açıldığı öğrenildi.