Sakin şehirde RES huzursuzluğu

Kırklareli’nin Vize ilçesi, Türkiye’nin 14 sakin şehrinden biri. Ancak son zamanlarda sakinlik yerini protesto sesleri ve huzursuzluğa bırakmış durumda. Kömürlü termik santral projesine karşı mücadele veren çevre gönüllüleri, bu kez ilçeye bağlı Küçükyayla köyüne yapılmak istenen yeni rüzgar enerji santrallerine (RES) karşı harekete geçti.

Airres Elektrik Üretim San ve Tic A.Ş. tarafından yapılmak istenen 18 yeni RES’in, çevre ve insan sağlığına zarar vereceğini gündeme getiren yöre halkı, geçtiğimiz gün ÇED toplantısı için Küçükyayla köyüne gelen firma yetkililerini protesto etti. Vatandaşların protestosu nedeniyle ÇED toplantısı iptal edilmek zorunda kalırken, önceki gün de ÇED raporunun iptali için Kırklareli Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne dilekçe verildi.

‘Vize dünya markası’

Belediye Başkanı Sedat Balkı, RES’lere karşı olmadıklarını ancak bu tür projelerin uygun yerlere yapılması gerektiğine dikkat çekerek, “RES izinleri ve yer tahsisi bizim uhdemizde değil. Belediye olarak doğayı tahrip edecek her projeye karşı çıkarız. Vize, sessiz şehir özelliği ile bir dünya markası. Doğayı korumak birinci kriterimiz. Vize sınırlarına yapılacak RES’lerin yeri doğru değil. Ormanlık alanda tahribat olduğunu görüyoruz” dedi. Yenilenebilir enerjiye karşı olmadıklarını ancak RES’lerin yanlış yer seçimi yüzünden telafisi olanaksız tahribatlara yol açacağına dikkat çeken Trakya Platformu Yürütme Kurulu Üyesi Göksal Çidem ise, “Bu tür projeler İskandinav ülkelerinde denizin içine yapılıyor. Küçükyayla’nın içine kadar uzanan ormanlık bölgede RES yapmak 6 bin 250 hektarlık alanda tahribat yaratır. Sadece iletim hattı için kilometrelerce ormanlık alanda ağaçlarımız kesildi. Bölgemiz, madencilik, çimento ve enerji projelerine kurban edilmek isteniyor” diye konuştu.

‘Babanızın malı değil’

Ekoloji Uzmanı Prof. Dr. Doğan Kantarcı da, “Kuş göç yolları üzerinde RES kurulamaz. Çiçeğin, böceğin ve kuşların da para kazanmak isteyenler kadar yaşama hakları vardır. Ormanlar RES parkı olamaz! Ormanlar babanızın malı değil. Orman içinde kurulacak her RES kulesi orman içi iklimi değiştirir ve ekosistemin doğal dengesini bozar” dedi.

‘Halkımız projeyi istemiyor’

Nurettin Çetin (Küçükyayla Köyü Muhtarı): “Projenin tamamına itiraz etmiyoruz. RES’ler memleket için faydalı yatırımlar. Ancak köyümüzün dibine, 300 metre yakınımıza rüzgar enerji santralinin yapılması doğru değil. Mevcut 18 RES’e ilave 19 adet daha RES yapılacak. ÇED raporuna itiraz ettik. Halkımız projeyi istemiyor. Ormanımız zarar gördü. Bir an önce yer değişikliği yapılsın.”

Hakan Dedeoğlu (Trakya Çevre Gönüllüsü): “Vize sınırlarında toplam 124 RES yapılması gündemde. Trakya için hayati bir sorun. Her 10 kişiden 7’si kanserden ölüyor. Biz sağlıklı yaşamak istiyoruz. Bu güzelim ormanlarda her yer rüzgar gülü. Psikolojik ve sosyolojik olarak etkilenmemek mümkün değil.”

Murat Sevgi (Trakya Platformu Üyesi): “RES’lerin koruma altındaki doğa ve orman alanlarına yapılmak istenmesine karşıyız. Santrallerde üretilecek elektriğin elektrik şebekelerine ulaştırılması için yapılan enerji nakil hatlarının inşası başlı başına bir doğa kıyımı şeklinde gerçekleşiyor. Türbinlerin işletme sürecinde ürettiği yüksek frekanslı sesin yaban hayvanlarında ve orman köylerinde yaşayanlarda kronik sorunlara neden olduğunu biliyoruz.”

‘Yapıldığı yere karşıyız’

Küçükyayla Köyü sakinlerinden Mehmet Menlik, projenin yapılması durumunda ciddi bir tahribat yaşanacağını savunarak,
“Bizler RES’e değil, yapıldığı yere karşıyız. Firma ormanlık alanı tahrip etti. Gerilim hattının çekilmesi için, 15 kilometre uzunluğunda 50 metre genişliğinde bir hatta ağaçlar kesildi. Bölgede tarihi eserler de var. Tarihi eserlerin dibine RES kurup, doğal dokuya zarar verecekler” dedi.