Savaşın Gölgesinde Ramazan

HALEP (AA) - İZZET MAZI - İç savaş nedeniyle şehir hayatının bitme noktasına geldiği Halep kentine bağlı Azez ilçesinde kalmayı tercih eden Suriyeliler, bir yandan açlıkla mücadele ederken, diğer taraftan çatışmaların getirdiği sıkıntılara direniyor.

Suriye'de 6 yıldır devam eden iç savaşta yüz binlerce kişi hayatını kaybetti, milyonlarcası da ülkelerini ya da yaşadığı şehri terk edip güvenli bölgelere sığınmak zorunda kaldı.

Savaşın başladığı ilk günden itibaren Suriyelileri yalnız bırakmayan Türkiye, oluşturulan kamplarda sığınmacılara her türlü desteği veriyor. Sivil toplum kuruluşları da kampanyalar düzenleyerek sınırın diğer tarafındaki Suriyelileri bir an olsun yalnız bırakmıyor.

Yaşadıkları topraklarda kalmayı tercih eden ve tüm sıkıntılara rağmen oruçlarını tutabilmenin mutluluğunu yaşayan Suriyeliler, havanın serinlemesiyle iftar ve sahur ihtiyaçlarını karşılamak için kurulan küçük pazarlara akın ediyor.

Geceleri ramazan davulu yerine yaşanan çatışma sesleriyle sahura uyanan Suriyeliler, aralarında Türk Kızılayı, AFAD ve İHH'nin olduğu bazı sivil toplum kuruluşlarının da desteğiyle kendilerine ulaştırılan yardımlarla sahur ve iftar sofralarını kurabiliyor.

- "Her şeyimizi kaybettik"

Suriyeli Cuma Hilal, AA muhabirine, savaştan önce maddi manevi durumlarının iyi olduğunu ancak her şeylerini kaybettiklerini belirtti.

Yaklaşık 6 yıldan bu yana göçebe hayatı yaşadıklarını anlatan Hilal, "Kötü durumdayız. Bir çadırın içerisinde yaşıyoruz, Allah bizi açlık ve sefaletten kurtarsın. Bayram geldi çocuklarımın giyebilecekleri bir elbiseleri ve ayakkabıları yok. Onları sevindirebileceğimiz hiçbir şeyimiz yok." diye konuştu.

Tüm temennilerinin savaşın bir an önce bitmesi ve evlerine barklarına geri dönmek olduğunu aktaran Hilal, Fırat Kalkanı Harekatı sonrası her geçen gün durumlarının iyiye gittiğini sözlerine ekledi.

Muhammed Hasen de savaştan önce Halep'te hayvancılıkla uğraştığını ve üç evi olduğunu anlattı.

Savaşla birlikte yaşadığı toprakları terk ederek Türkiye sınırına yakın bölgeye göç ettiğini aktaran Hasen, şöyle konuştu:

"Her şeyimizi geride bırakıp Türkiye sınırına yakın olduğu için buraya geldik. Yaklaşık 1,5 sene çadırda yaşadık daha sonra konteynere geçtik, 2 yıldır da buradayız. Konteynerler çok küçük ama idare ediyoruz. Fırat Kalkanı Harekatı çok iyi oldu, bizi rahatlattı ve bölgemiz emniyetli hale geldi. İnsanlarımız canlandı. Üstüne Türkiye'nin bayram için verdiği izin sayesinde 2 yıldır göremediğim oğlum, kızım ve torunlarımı görme imkanı buldum."

13 yaşındaki Selami Hilal de savaş olmadan önce abisi ve kardeşleriyle iftardan sonra sokağa çıkıp oyunlar oynadıklarını, ramazanı doyasıya yaşadıklarını kaydetti.