Gündem Savunma hakkına saygı ve adil yargılama sözü

Savunma hakkına saygı ve adil yargılama sözü

07.10.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

274 sanıklı Ergenekon Davası’nın ilk duruşmasında Başkan Eyüp Yeşil, yerel mahkemenin süreci normal yürütmediğini vurguladı ve “Adil yargılama ilkelerini gözeterek, savunma hakkınıza sonsuz saygı göstererek imkân sağlayacağız” dedi

Savunma hakkına saygı ve adil yargılama sözü

22 dosyanın birleştirildiği, 274 sanıklı Ergenekon davasının temyiz duruşmaları dün Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nde başladı. 62 sanığın savunmaları tamamlanana kadar haftada dört gün yapılacak davanın ilk duruşmasına, Başkan Eyüp Yeşil’in sözleri damgasını vurdu. Yeşil, “Yerel mahkeme süreci normal yürümedi” dedi.

Haberin Devamı

Yargıtay Konferans salonundaki duruşmaya İlker Başbuğ, Hurşit Tolon, Hikmet Çiçek, Yalçın Küçük, Dursun Çiçek, Sinan Aygün, Fatih Hilmioğlu, Doğu Perinçek, Mustafa Balbay, Levent Ersöz, Nusret Senem’in aralarında bulunduğu sanıklar, yakınları ve avukatları katıldı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi heyeti, Başkan Yeşil, üyeler, Muhsin Şentürk, Nevzat Özsoy, Hamdi Karahan ve Feyza Sarısoy’dan oluştu.

En büyük dosya

Yoklamanın ardından Yeşil, davanın cumhuriyet tarihinin en büyük dosyası olduğunu vurguladı. Yeşil, 274 sanık hakkında hüküm kurulduğunu, 66 sanığın duruşmalı inceleme istediğini, dört sanığın vefat ettiğini hatırlattı. Yeşil, “Duruşma sürecinde, son celse DVD’sini izlediğimizde oldukça sıkıntılı sürecin geçtiği, bir kısım dilekçelerin sanık müdafilerin, ‘temyiz ettik, duruşma istedik’ demelerine rağmen dosya içinde olmadığı görüldü. Hak kaybı olmaması açısından beyanları esas alarak, personelin de ihmalinden kaynaklanmış olabilir, duruşmalı inceleme kararı verdik” dedi. Yasa gereği 10 yılın altında ceza alan 116 sanığın duruşmalı inceleme talebinin yazılı inceleneceğini söyleyen Yeşil, “Adil yargılama ilkelerini gözeterek, savunma hakkınıza sonsuz saygı göstererek imkan sağlayacağız” diye konuştu.

Haberin Devamı

Sanıkların alfabetik sıraya göre savunma yapacağını, duruşmaların haftada 4 gün yapılacağını bildiren Yeşil, “Adil yargılanma ve silahların eşitliği ilkesi gereği savunmalar kesilmeyecek. Şimdiden yargı camiası ve ülkemiz için hayırlı olsun” dedi. Bir kısım sanıkların avukatı Ali Rıza Dizdar duruşmalı temyiz istedi. Yeşil, “yerel mahkeme sürecinin normal yürümediğini” belirterek Dizdar’ın talebini kabul etti.

‘Hukuk rövanş almaktadır’

Sanıklardan Adil Serdar Saçan’ın avukatı Celal Ülgen, davanın normal bir dava olarak kabul edilmesi ve incelenmesinin kendisini üzdüğünü, utandırdığını söyledi. Topluca, “kumpas” davaları dedikleri Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk, Kafes, Poyrazköy, OdaTV gibi davalarda “üretilmiş deliller fırtınası” yaşandığını belirten Ülgen, “Türkiye Cumhuriyeti’nde örneği görülmemiş bir hukuksuzluk yaşanmıştır. İlk defa hukuk rövanş almaktadır. Hükmün aslında esasa girilerek bozulmasını talep ediyorum” dedi.

Haberin Devamı

‘Ülkemiz boğazlanmıştır’

Emekli Orgeneral Hurşit Tolon da şunları söyledi: “Elbette beklentim bizlere düzmece deliller ve yalancı tanıklarla kurulan hukuk suikastinin sorumlularının adli makamlar önünde derhal hesap vermesinin sağlanmasıdır. Bu kumpasla bizler boğazlanmaya çalışılırken aslen ülkemiz boğazlanmıştır.”

Tolon’un avukatı İlkay Sezer ise kararın esastan bozulmasını isterken, “Hukuk tarihine kara bir leke olarak düşmüş bu davada umarız ki hak tecelli eder” diye konuştu.

Avukat Köksal Bayraktar da “Siz hiç sabaha karşı 04.00’te yargılama yapıldığını duydunuz mu? Nice generaller, nice yazarlar, bilim adamları, 2. Dünya harbindeki esirler gibi, biz 02.00’de, 03.00’te savunmalarını yapmaya çalıştığımız sırada ikişerli sıra halinde cezaevine götürülüyordu” dedi.

‘Bu örgütü kuran yok’

İlk savunmayı yurtdışına gideceği için mazeret bildiren Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek yaptı. “Sizlere güveniyorum” diyen Perinçek, “10 bin sayfalık iddianamede bu terör örgütünün kurulduğu günü, toplantısını, örgütü kuranları göremiyoruz. Faillerle ilgili bir suç tarihi görmüyorsunuz, biz gözaltına alındığımız gün mü suç işledik?” dedi.

Haberin Devamı

Perinçek, tüm delillerin imal edildiğini savunarak, “Doğu Perinçek, 25 bin adet G-3 tüfeğini iki bagajda geçirdi deniyor. 20 TIR’ın taşıyacağı G-3’ü iki araba bagajına sığdırdı, siz hukuka nasıl sığdıracaksınız bekliyoruz” diye konuştu.

Tüm delillerin ABD’nin devlet içine yerleştirdiği, “F tipi suç örgütü” tarafından uydurulduğunu iddia eden Perinçek davanın usulden değil, esasa girilerek bozulmasını talep etti.


‘Ankara’da yargıçlar var demek istiyoruz’

Sanık CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Dursun Çiçek de gazetecilere açıklamalarda bulundu. Balbay, “Dinamit lokumu ile Afyon lokumu ikisi de lokumdur, aynı pakete konulabilir. Bu mantıkla açılan bir davaydı. Davanın esastan bozulması gerekir. Biz, ‘Ankara’da yargıçlar var’ demek istiyoruz” diye konuştu.
Dursun Çiçek iseşunları söyledi: “Bu kumpası kuranların Silivri’de yargılandığını göreceğiz. Duruşmalarda ‘gerçek darbeci örgütü burada yargılayacağız’ diyorduk. Bugünler yakındır.”