Adriyatik'in ulaşılabilir Monte'si...

Son dönemde Adriyatik turlarının belki de en gözde yerleri buralar. Karadağ algısı bizde Budva ve civarı olsa da, jet-set’in gözü Tivat ve Kotor’da... Jet-set buraya el atınca, dünyanın en hızlı gelişen turizm ekonomisi olması kaçınılmaz olmuş. İhtişamlı dağların denizle buluştuğu bu coğrafi güzellik, ülke ekonomisinde turizmi, birincil öneme getirmiş. Nüfus 600 bin olunca da, iş gücünü verimli kullanmak adına turizmde Tivat’ı pilot bölge olarak rafineleştirip, lükse yönelik kurgularda ilerlemeye itmiş.
Uğrak nokta
Tivat’ı görmeden ne olduğunu anlamıyorsunuz. Şehrin jet-set tarafından kuşatılması ve coğrafi güzelliklerin ulaşım açısından kolay olması... Düşünün, 100 metrelik megayatların yanaştığı lüks marinalara yürüme mesafesinde bir havalimanı var. Lufthansa bu fırsatı görüp, tüm uçuşlarını bu buraya taşımış, hatta kendisine özel bir terminal bile inşa etmiş. Gece uçuşu olmamasına rağmen, yılda 1.5 milyon yolcu, bu havalimanını kullanıyor.
Tivat sahilinde yürümek gerçekten Monte Carlo hissi veriyor. Porto Montenegro içindeki restoranlar, şu an için jet-set’in uğrak yeri... Steak’çi Gallardo, İtalyan Al Posto Guisto, Regent’taki köpüklü bar ilk akla gelenler. Yat Kulübü’ndeki Lido Mar’ın ‘Made Of Letters’ eserinin olduğu sonsuzluk havuzu, gündüz sosyalliği için ideal. Çok yakında D-Marin’in işletmesini üstleneceği, Porto Novi de hizmete girecek. İçerisinde Nusr-Et ve Zuma gibi markaların olacağı da konuşuluyor.
Tivat’ın en güzel anı, panaromik Adriyatik manzaralı gün batımı saatlerinde yaşanıyor. Bölgenin sırtlarından, özellikle de Casa Montenegro’dan harika gözlemleniyor. Buranın sahibiyse Türk; Uygur kardeşler... Bölgede Türk iş insanlarına güveni başlatan isimlerden. Gelen Türkler de direkt onları arıyor. Özellikle Fırat, eşi Birce’yle, adeta fahri konsolos görevi yapıyorlar.
Madonna’nın favorisi
Tivat’ın sırtlarından kruvazörlerin en uğrak yeri Kotor’a arabayla geçmek, sadece iki dakika... Gün batımı sonrası Fırat-Birce Uygur çiftiyle, UNESCO dünya mirasında yer alan Kotor Kalesi’nde adeta kaybolduk! Bölgenin en popüler restoranı Stari Mlini; Novak Djokovic’in, Madonna’nın ve Johnny Depp’in uğrak yeri...
Yüzyıllardır aynı ailenin işlettiği mekan, Ljutka Nehri’nin denizle buluştuğu yerde! Bahçesinde bulunan tahta köprüler, su değirmenleri ve balıkların bekletildiği nehrin suyuyla beslenen havuzlar, doğal bir ambiyans oluşturuyor.
Gizli kalmış, pek duyulmamış Perast ise bambaşka ambiyansta bir yer. Denizin ortasındaki Our Lady of the Rocks, turistlerin akınına uğruyor. Taş haricinde bir yapılaşmaya müsade edilmiyor Perast’ta. Limanındaki Conte restoran deniz mahsülleri sevenler için ideal!