Gündem Şehit ailelerine yardım yapmış

Şehit ailelerine yardım yapmış

23.10.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Ankara’da 15 Temmuz gecesi şehit olan Muhammed Oğuz Kılınç’ın annesi ağlayarak anlatıyor; “Borcuna çok sadık bir çocuktu. Daha 7 ay vadesi olan borçlarının tamamını kapatmış. Aynı gün dekonttan şehit ve gazi ailelerine para yardımı yapmış...”

Şehit ailelerine yardım yapmış

Bir ev düşünün her yeri 26 yaşında genç bir delikanlının fotoğraflarıyla dolu… Televizyonun üstü, raflar, duvarlar… Ailesi hangi köşeye baksa evlatlarının gülen gözlerinin içine bakıyor.
Henüz iki ay önce taşındıkları evde oğullarına ait bir hatıra olmadığından kendilerini bu şekilde teselli ediyor ve onun fotoğraflarına bakarak özlem gideriyorlar. Antalya’da yaşıyor şehit Muhammed Oğuz Kılınç’ın ailesi. Kendisi ise geçici görev için Ankara gidiyor ve gündüzleri İstihbarat Şube’de çalışıyor. 15 Temmuz darbe gecesi Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde çıkan çatışmada halkın arasına karışıp en öne safa geçtiğinde şehit oluyor, asıl görev yeri Van’a gitmesine sayılı günler kala…

Şehit ailelerine yardım yapmış


‘Aklımdan geçmezdi’
Babasının görev yerinden dolayı 1990 yılında Oğuz Samsun’da dünyaya geliyor. 1995 yılında ise tayin Diyarbakır’a çıkınca Kılınç ailesi Diyarbakır’a taşınıyor. Tesadüf bu ki Oğuz 3. Sınıfa kadar Şehit Mehmet Erçin İlk öğretim okulunda okuyor, yıllar sonra kendi adının da bir okula verileceğinden bihaber… Eğitiminin devamını Hatay’da tamamlıyor ve okulun tüm spor takımlarında yer alıyor. Üniversitede ise petrokimya bölümünü bitirdikten sonra babası
gibi polis olmak için sınava giriyor. Annesi eşinden dolayı polislik mesleğinin zor şartlarına alışkın olsa da mevzu bahis evladı olduğunda hep aklı kalıyor, hep endişe duyuyor. “Van’a tayini çıkmıştı oğlumun. 15 Temmuz’da darbe girişimi yaşanmasaydı, Van’a gidecekti ve Allah biliyor ya ben oraya gidecek diye çok korkuyordum. Ankara’da şehit olacağı aklımın ucundan geçmezdi” diye anlatıyor annesi.
Şehit ailelerine yardım yapmış

‘Bayramda vedalaştı’
Şehit Muhammed Oğuz anne ve babasını son kez bayramda Antalya’daki evlerine giderek görüyor. Farkında olmadan tüm ailesi ve arkadaşlarıyla vedalaşıyor. Son zamanlarda ise annesine düşkünlüğü bir hayli artıyor. Sık sık annesini arayıp “Sultanım hakkını helal et” diyor. O bayram izninde de farkında olmadan tüm akrabalarıyla vedalaşıyor. Gitmediği yerlere gidip herkesi görüyor. Kimsenin farkında olmadığı bu vedadan sonra annesi ve babası Oğuz’un iki kardeşini birlikte vakit geçirmeleri için Ankara’ya abilerinin yanına göndermeye karar veriyor. Muhammed Oğuz babasına “Baba çok yoğunum, nasıl ilgileneceğim kardeşlerimle” dese de anne Meltem Kılınç ve baba Zeki Kılınç ısrar ediyor. Bu da üç kardeşin bir arada son görüşmesi oluyor. Annesi “İçimize doğmuş gibi kardeşlerini yanına gönderdik. İyiki de gitmişler” diyor. Bir ağlıyor bir susuyor Meltem hanım. Şehit annesi olduğu için güçlü durmak zorunda olduğunu söylüyor ama ne zaman ağzından oğlunun adı çıksa gözleri yaşla doluyor. Anılarını anlatırken ise yüzünü farklı bir tebessüm kaplıyor: “Çok temiz, çok akıllı pırlanta gibi bir evlattı. Biz onun temiz yüreğini zaten biliyorduk fakat Allahuteala şehitlik mertebesini hak edene veriyor. Bunu söylemek zor ama ben evladımın bunun gerçekten hak ettiğine inanıyorum” diyor.
‘Dünyadan borçsuz gitti’
En belirgin özelliğini soruyorum Muhammed Oğuz’un, annesi Meltem Kılınç’ın yüzüne yine aynı ferahlık ve tebessüm yerleşiyor; “Borcuna çok sadık bir çocuktu. Kimsenin hakkı ona geçsin istemezdi. Vefat ettikten sonra babası banka hesaplarını kapatmaya gitti. Bir borcu varsa ödeyecekti de. Dekontlardan gördük ki öleceğini biliyormuş gibi 15 Temmuz günü daha 7 ay vadesi olan borçlarının tamamını kapatmış. Bu dünyadan borçsuz gitti. Bir de aynı gün dekonttan şehit ve gazi ailelerine para yardımı yaptığını gördük. Oğuz kaliteli yaşamayı çok severdi. Kaliteli bir şekilde yaşadı ve şehitlik makamına ulaşarak vefat etti… Hayali vardı, Van’a gittiğinde daha fazla para biriktirip, bir arsa alıp üzerinde meyve ağacı yetiştirmek istiyordu. Şimdi onun bu hayalini ailesi olarak biz gerçekleştireceğiz.”

Kılınç ailesi henüz iki ay önce taşındıkları evin her yerine astıkları oğullarının fotoğraflarına bakarak özlem gideriyorlar.