Selülit tedavisinde ve zayıflamada Mezoterapi

Deri içine enjeksiyon anlamında kullanılan bir kelime olan mezoterapinin 200 yıl öncesine dayanan bir tarihi bulunmaktadır. İlk zamanlar analjezik ve anestezik etkileri olan prokainin migren ağrılarında kullanılmaya başlanması 1920’li yıllarda gerçekleşmiştir.

Selülit tedavisinde mezoterapi



Bağ dokusunun bir hastalığı olan selülit, genetik olarak yatkın kişilerde ve dolaşım problemi ile birlikte gözlenmektedir. Dolaşım düzenleyici olarak kafein, prokain; bağ dokusunu desteklemek amacıyla aminoasitlerden oluşan kokteyller tercih edilmektedir. Selülitin bulunduğu tabakada enerjiye çevrilemeyen cilt altı yağ dokusunun düzensizliği mevcuttur. Bu nedenle spor yapanlarda bile cilt altı bu problem görülebilmektedir. Bu teknikle direkt enjeksiyon sayesinde bu sorunu büyük ölçüde giderebilmek mümkün olabilmektedir.

Haberin Devamı

Zayıflamada mezoterapi

Derin yağ dokusunun tedavisinde yani yağın azaltılmasında en hızlı sonuç alınabilen yöntemdir. Ancak mutlaka ağızdan alınan kalori miktarının da düzenlenmesi gerekmektedir. Yağ hücrelerinin verdiğimiz solüsyonlara tepkisi hücre zarlarının açılması ve içeriklerini dokular arası dolaşıma bırakmaları şeklinde özetlenebilir. Bu sayede uyarılamamış yağ dokusunun harcanması tetiklenmiş olmaktadır. Solüsyonların genel içeri soya tuzu (deoxylyze) ve karnitin olmaktadır. Seans aralıkları 7-14 gün seans sayısı hedefe göre değişmektedir.

Hangi bölgeye ve ne amaçla olursa olsun mezoterapide temel olan görüş; her hastanın kendi bünyesine uygun ve özel olan kokteyllerin ehliyetli kişiler tarafından sağlık ön planda tutularak uygulanması gerektiğidir. Bu durumda uygulayıcı hekimin mezoterapi ile özel olarak ilgilenmesi ve bilgi sahibi olması beklenmelidir.