22.09.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
Sercan Kısmet - sercan.kismet@milliyet.com.tr
Sevilay Öztürk, spor, beslenme, nefes eğitimi ve hayata dair keyif katacak önerilerin sunulduğu, ‘Hayat Güzel’ programıyla adından söz ettiriyor. Sunucu, ekrana taşıdığı projesinin, “Doktorların konuk olduğu ya da hastalıkların ve tedavilerin tartışıldığı bir program değil. Daha çok yaşama bütünsel bir bakış açısıyla bakmayı hedefliyoruz” sözleriyle, farkını ortaya koyduğunu söyledi. Öztürk’le, programını, Türkiye güzelliği dönemini ve New York yaşantısını konuştuk.
- ‘Hayat Güzel’ programının içeriğinde neler var?
Hayatın güzelliklerini bizlere tekrar hatırlatmayı amaçlayan bir program. Günlük yaşamımıza rahatlıkla uyarlayabileceğimiz faydalı bilgileri, sağlık, lezzet ve aynı zamanda kolay hazırlanabilen yeni tatları izleyiciyle buluşturuyoruz. Konusunda isim yapmış kişilerle yapılan söyleşileri ekrana taşıyoruz.
- Haber kanalında program yapmak nasıl?
CNN Türk kesinlikle çalışmayı hayal ettiğim kanaldı ve gerçekleşti. Öncelikle, dünya çapında bir markanın Türkiye’deki en ciddi, alt yapısı sağlam, güçlü ve güvenilir haber kadrosuna sahip bir ekibin parçası oluyorsunuz. Yaptığınız işin en iyisi olması için çok daha fazla emek veriyor ve özen gösteriyorsunuz.
- Ekranda çok sağlık programı var, sizinkinin diğerlerinden farkı ne?
Doktorların konuk olduğu ya da hastalıkların ve tedavilerin tartışıldığı bir program değil. Yaşama bütünsel bir bakış açısıyla bakmayı hedefliyoruz.
- Sağlıkla ilgili tüm konuları işliyorsunuz. İlk bölümden sonra nasıl tepkiler geldi?
Her bölüm farklı ve renkli bir konuğum oluyor. Gerek sosyal medyada, gerekse uzak ve yakın çevremden aldığım geri dönüşler çok güzel.
- Konukları hangi kriterlere göre belirliyorsunuz?
Sağlıklı yaşama sadece klasik değil, alternatif modern anlayışları da dahil ederek, bütünsel bir bakış açısıyla baktığımız için her hafta branşında uzman, insan sağlığı üzerinde alışılagelenin dışında, değişik konukları seçmeye gayret ediyoruz.
- Siz sağlığınız ve güzelliğiniz için neler yapıyorsunuz?
Sağlığın öncelikle ruhsal sağlıkla mümkün olabileceğini düşünenlerdenim. Sevgi dolu bir aile ortamı, her zaman gülebilen pozitif dostlar, açık havada toprak ve çiçeklerin kokusunu duyarak yapılan egzersizin, bedelsiz olacağını düşündüğüm için hayatımı bu anlayışla yaşıyorum. Bedensel sağlık için tabii ki egzersiz ve bol su içmenin yanı sıra, kaliteli bir uykuyla günü bitirmek felsefem.
‘Estetiğe farklı pencereden bakacağız’
- Uzun süre New York’ta yaşadınız , orada neler yaptınız?
New York’a 11 yaşımdan bu yana gidiyorum. Orada ikinci ailem dediğim insanlar var. Ama Türkiye özlemim ağır bastı ve döndüm.
- 30 Eylül’den itibaren CNN Türk’te ekrana gelecek, ‘İşimiz Estetik’ nasıl bir program olacak?
Estetiğe farklı bir pencereden bakacağız. Dünyada uygulanan son yeniliklerin ülkemizdeki temsilcisi, uzman doktorlarımızın bilgileriyle izleyicilerimizi aydınlatmayı hedefliyoruz. Estetiğin sadece güzelleşmek amaçlı değil, aynı zamanda bedensel sağlığa katkılarını da tartışacağız.
Estetik ve güzellik dünyasındaki en yeni gelişmelerin tüm detayları izleyicilerimize aktarılacak. Estetik operasyonlarda dikkat edilmesi gereken püf noktalar da aydınlatıcı olacak. İlgi çekici bir program olacağını düşünüyorum.
‘Sunuculukta çok iyiyim’
- Oyunculuk yapıyorsunuz. Sunuculuk ya da oyunculuk, size hangisi daha yakın?
Oyunculuk, benim için sunuculuktan sonra en sevdiğim meslek. Ancak kariyerime baktığınız zaman, en çok sunuculukta yol kat ettim. Bu da sanırım daha iyi yapabildiğim için. Oyunculuk konusunda ciddi bir eğitimim olmadı. Olayı biraz içimdeki yeteneğe, biraz da setlerde gözlem ve pratikle geliştirdim. Ancak sunuculuk kısmında kesinlikle çok iyiyim.
- 1996 Türkiye güzelisiniz. Bugün, yarışmaların oyunculuğa geçiş gibi görülmesine ne diyeceksiniz?
Benim seçildiğim yıllarda Türkiye güzeli olmak gerçekten çok önemli bir olaydı. Türkiye’yi, dünyanın en önemli iki yarışması olan ‘Miss World’ ve ‘Miss Universe’ de temsil etme imkanım oldu.
Şimdi yarışmaya katılan genç kızlarımızın aynı bilince ve heyecana sahip olduklarını düşünmüyorum. Kısa yoldan televizyona geçip, bir an önce şöhret olmak istiyorlar. Ama kendinize yatırım yapmazsanız, bir süre sonra silinirsiniz.