Sıkıntılardan Kurtularak rahatlamanın Yolu

“Of çok işim var çok, halletmem gereken bir sürü iş var” ya da “halletmem gereken bir sürü sorun var, çok sorun var çok” gibi söylendiğiniz zamanlar da nedense daha fazla iş, daha fazla sorun kapınızı çalıverir… :) Neden acaba? Elinizden bir şey kayıverir, kırılır, bir de onu temizlemekle uğraşırsınız ya da birisi sizden bir iş yapmanızı daha isteyiverir. Belki de yaptığınız işler elinize ayağınıza dolanır, sorun sorun doğurur, gereğinden fazla nur topu gibi sorununuz olur.

Neden biliyor musunuz? Çünkü siz bunu istediniz, hem de gönülden istediniz. Tabii ki farkında olmadan istediniz. Ama sonuç olarak istemiş oluyorsunuz. Şöyle ki; çok sorunum var, işim var diye tekrar tekrar kendinize telkin vererek duygu durumunuzu da yükseltirsiniz ve öyle bir enerji üretirsiniz ki kendiniz başlı başına sorun olursunuz. Yani siz tamamen düşünceniz haline gelmişsinizdir. Gönülden istemek derken bunu kast ediyorum, düşündüğümüz şeye dönüştüğümüz an o konuyla ilgili bir elektrik santraline dönüşür, benzer frekansları çekeriz. Çekim yasası, olumlu ya da olumsuz fark etmez, hızla çalışır.

Haberin Devamı

Şimdi hayal edin, bir hatırlayın bakalım, öyle çok işinizin, çok sorununuzun olduğu anları… Nasıl bir olumsuz duygu yumağı içindeydiniz? Muhtemelen sizi gören pek çok kişi de sizden kaçıyordu ya da onlarla tartışarak sorununuza yeni bir sorun daha ekliyordunuz. Ayrıca her “sorun var, çok iş var” dediğinizde zihninizde sorun yakalama algısı yaratıyordunuz :) Oysa sorunun kendisi olacağımıza çözümün kendisi olsak… :) Buram buram çözüm koksak... Ya da kolay iş bitirici olsak :) O zaman ne olurdu acaba? Ben denedim, çok iyi oluyor, siz de deneyebilirsiniz, eminim işlerin nasıl da kolaylıkla hallolduğunu, sürpriz tesadüflerin size nasıl yardım ettiğini görmek çok hoşunuza gidecek...

Sevgi ve sağlıkla ilerleyin...

Arzu Bıyıklıoğlu

NLP Uzmanı ve Yaşam Koçu

www.arzubiyiklioglu.com