Sınırsızlar Kulübü'ne hoş geldiniz!

Çılgın ve Genç Victoria filmleri ile tanıdığımız Kanadalı yönetmen Jean-Marc Vallee bu kez karşımıza Dallas’tan gerçek bir hikayeyle çıkıyor.

İhsan DİNDAR

Amerika'nın bu tutucu kovboylar diyarından rodeocu Ron Woodroof’un hikayesi karşımıza “öteki” kavramı ile çıkıyor. Başrollerinde Matthew McConaughey, Jennifer Garner ve Jared Leto’nun yer aldığı ve Türkçeye Sınırsızlar Kulübü adıyla çevrilen film geçtiğimiz Pazar gerçekleştirilen Oscar törenlerinde Akademi tarafından “En İyi Erkek Oyuncu” ve “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu” ödüllerine layık görüldü. Böylece 86. kez düzenlenen Oscar gecesinde pek sık rastlamadığımız bir şekilde filmin her iki erkek oyuncusu da aday oldukları dallarda heykelciklere sahip oldu. Bu da Dallas Buyers Club filminin konusunun yanı sıra oyunculuklarıyla da dikkat çekici olduğunu gösteriyor.

Haberin Devamı

Amerikan filmlerinde sıklıkla karşımıza çıkan kovboy kültürü filmin ana ögelerinden biri durumunda. Bu tarz yapımlardan alışageldiğimiz maço, rodeo yarışlarında bahis oynayın, sürekli içki içen ve çapkınlık yapan karakteri Matthew McConaughey, Ron Woodroof rolüyle canlandırıyor. 1980’lerin Amarikası’nda geçen hikaye o dönemin özelliklerini de yansıtmakta.

Ron geçirdiği bir iş kazası sonrası hastanede tedavi altına alınır. Bu esnada doktorlar düştükleri şüphe üzerine Ron’a haber vermeden birkaç kan tahlili yaptırırlar. Şüpheleri haklı çıkar. Ron’da o dönemde yeni ortaya çıkmaya başlayan ve AIDS hastalığına sebep olan HIV virüsü tespit edilir. Bahsi geçen dönemde AIDS’in yalnızca eşcinseller arasında görülen bir hastalık olduğu algısı nedeniyle Ron buna başlarda inanmaz. Doktorları ve etrafındaki diğer insanları buna inandırmak için de alabildiğince saldırgan ve küfürbaz hareketler sergilemeye başlar. Zaten serde olan maçoluk iyiden iyiye ortaya çıkar. Üstelik doktorlar, Ron’un geride yaşayacağı sayılı günler kaldığını da söylemişlerdi. Ahbap çevresinde hasta olduğu haberleri yayılması üzerine kendisi gibi maço olan arkadaşları tarafından hem dalga geçilmek hem de aşağılanmak için eşcinsellikle itham edilmeye başlar. Bu durum Ron’un canını amansız hastalığından çok sıkar. Film boyunca Ron ve çevresindeki bu eşcinsel karşıtı tavırlar sıklıkla yansıtılmakta. Bu noktada Rock Hudson’a da değinmeden geçilmemiş. Başlangıçta bu durumdaki her hastaya uygulanan rutin tedavi kapsamında hastaneye yatan Ron odasını kendisiyle aynı kaderi yaşayan travesti Rayon (Jared Leto) paylaşır. Rayon’un kendisiyle konuşmasına dahi tahammül edemeyen Ron kendisini nispeten daha iyi hissettiği bir gün hastaneyi terk eder. Kendisine uygulanan tedavinin bir faydası olamayacağına inanan Ron, Meksika’da bir doktorun uyguladığı ancak Amerika Birleşik Devletleri tarafından onaylanmayan tedavi için sınırın öte tarafına geçer. Burada geçirdiği süre zarfınca merdiven altı diye tanımlanabilecek bir mekanda tedavi gören Ron kendisine biçilen ömre rağmen bu sınırı aşıp yaşamına devam eder. Doktorun uyguladığı farklı tedavi metotları ve ilaçlar Ron üzerinde olumlu etki yapmıştır. Günlük yaşamını idame ettirebilecek seviyeye geldikten sonra Amerika’ya geri dönüş yolculuğu beraberinde de ticari bir girişimin de başlangıcı anlamına gelmekteydi. Meksika’daki doktorun ilaçlarını sınırdan geçiren Ron, bunları Amerika’da hastanelerde uygulanan tedaviden herhangi bir sonuç alamayan AIDS hastalarına satmaya başlar. Ancak FDA’in onaylamadığı bu ilacı ülkeye sokmak Ron’un başına bela alması anlamına da gelmektedir. Bir yandan polislerle uğraşırken bir yandan da hastanede bir süre oda paylaştığı Rayon’un çevresinden faydalanmak için onunla işbirliği yapar. Başlarda sadece iş ortaklığına dayanan bu ilişki zamanla Ron’un, Rayon’u tanıması ve homofobik yargılarında değişimler yaşanmasına neden olur. Tabii işlerin bu raddeye gelmesi pek de kolay olmaz.

Haberin Devamı

Gün geçtikçe daha fazla talep görmeye başlayan Ron’un bu tedavi metodu elbette ki devletin daha fazla canını sıkmaya başlar ve çeşitli yaptırımlara maruz kalmasına neden olur. Ancak Ron’un zekası burada devreye girer ve Dallas Buyers Club’ı kurar. Böylece yaptığı iş ticari görünümden kurtulmuş olur ama bu arada da işleri iyice büyütür. Sağlığı inişli çıkışlı bir grafik izlese de kullandığı ilaçlar sayesinde ayakta kalmayı başaran Ron kadar şanslı olamayanlar da vardı. Rayon, HIV virüsüne bağlı komplikasyonlar nedeniyle hayatını kaybeder. Bu durum ön yargılarını kırıp onunla arkadaş olabilen Ron için bir yıkıma dönüşür. Başka tedavi yöntemleri sayesinde de artık işleri eskisi gibi iyi gitmemektedir. Tabii bu da maddi açıdan zor duruma düşmesine neden olur ve en sonunda tekrardan devletin hastanesine düşer ve bir süre sonra da yıllarca ertelediği kaderiyle yüzleşir. 30 günlük ömrü kaldığı söylenen Ron bu amansız hastalığa 7 sene direnç göstermeyi başarmıştı.

Haberin Devamı

Filmin başından sonuna baktığımızda dramatik bir hikayeyle karşı karşıyayız. Ancak bu hikayeyi daha anlaşılır kılan kuşkusuz Ron ve Rayon karakterlerinin performansı. Ron karakterini canlandıran Matthew McConaughey ve Rayon karakterinideki Jared Leto’nun film için geçirdikleri dönüşüm ve oyunculukları bu seneki rakipleriyle karşılaştırıldıklarında Oscar için doğru tercih olduklarını söylememiz mümkün. Dolayısıyla film, hikayesinin yanı sıra oyunculuk performansları açısından da izlemeye değer.