Bu sözler Alman Paralimpik Komitesi Başkanı Julius Beucher’in yılbaşı mesajının başlığı.
Bay Beucher: “2011 yılında 60’ıncı kuruluş yıl dönümümüzü kutladık ve bu süre içinde bedensel, görme ve işitme engellilerin gelişimlerini bir kitap haline getirdik (kitap elimize geçince, ilgili bölümler sizler ile paylaşılacaktır)”.
Bu arada “Altın” isimli üç uluslararası zirvede bulunan atletimizin yaşam ve spor faaliyetlerini anlatan filmimiz de çevrilmeye başladı. Film 2013 yılının ilkbaharında vizyona girecek.
Almanya’da engelli spor kulüplerine bağlı yaklaşık 600 bin lisanslı ve aktif sporcu var. Ancak bu kafi görülmüyor. Amaç engelli insanların spor yapma oranını engelsiz insanların oranına taşımak. Şu andaki engelli spor kulübü sayısı ise 5600.
Bizde ise o zamanki adıyla Türkiye Özürlüler Spor Federasyonu 1990 yılında kurulmuş. Yani yaklaşık 22 senelik bir mazisi var. Sporcu sayımız ise Almanya’nın engelli sporcu sayısının yüzde 3-4’ünü geçmiyor.
Spora teşvik büyük sorun
Aslında gençleri spora yöneltmek ülkemizin spor konusundaki önemli sorunlarından bir tanesi. Bunun için gerekli olan tesis ve antrenör konusunda büyük eksiklerimiz var. Her zaman söylediğimiz gibi engelli spor federasyonları alt yapıya önem vermedikçe, bırakın aradaki açığı kapatmasını, bu sporların ülkemizde geri gitmesi de söz konusu. Bu bakımdan Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor Genel Müdürlüğü ilgili federasyonlarla biran önce bir araya gelip alt yapı için gerekli çalışmaları başlatmak zorundalar.
Dört senede bir yapılan Spor Şura’sında engelliler sporu konusunda alınan kararlardan hiçbir tanesinin uygulanmadığını göz önünde bulundurursak bu konuda da fazla ümitli olmadığımızı söyleyebiliriz. Devlette de devamlılık esastır.
Birileri çıkıp 26-28 Kasım 2008 tarihinde yapılan Spor Şura’sında alınan kararlardan hangileri uygulandı açıklasa da bizler de sizlere iletsek!
