AB ya sayı saymayı bilmiyor, ya da...

Türkiye’yi böyle tanıtıyorlar... AB ya sayı saymayı bilmiyor, ya da...
AB Komisyonu gaflarına bir yenisini daha ekledi. "Brüksel Avrupa’nın Başkenti" projesi için hazırlanan broşürde DHKP - C Türkiye’nin siyasi partileri arasında gösterildi
GÜVEN ÖZALP Brüksel

Hazırladığı haritalarla çoğu zaman Ankara’yı çileden çıkaran Avrupa Birliği (AB) gaflarına bir yenisini ekledi. AB Komisyonu ve geçen yıl Birliğin dönem başkanlığını yürüten Belçika tarafından hazırlanan "Brüksel, Avrupa’nın Başkenti" başlıklı proje çerçevesinde hazırlanan ve Birlik amblemini de taşıyan bir broşürde Türkiye’yi temsil eden siyasi partiler arasında DHKPC ve TKEP - L (Türkiye Komünist Emek Partisi - Leninist) adlı yasadışı sol örgütler de gösterildi.
Nice Zirvesi sonrası AB Komisyonu Başkanı Romano Prodi ve Belçika Başbakanı Guy Verhofstadt’ın start verdiği proje için hazırlanan broşürde Avrupa’daki çeşitliliği göstermek amacıyla çok sayıda illüstrasyon yer aldı. Bunlardan birini de siyasi çeşitliliği göstermek amacıyla Birliğe üye ve aday ülkelerde yer alan siyasi partilerin logolarını gösteren grafik oluşturdu. Ancak, diğer tüm üye ve 13 aday için, bu ülkelerde geniş temsil oranına sahip ve yasalarca siyasi parti olarak kabul edilmiş partilerin logolarına yer verilirken Türkiye için bu kural işletilmedi.
Ankara’nın, aylardır AB tarafından hazırlanan terör listesine alınması için siyasi ve diplomatik alanda büyük çaba sarfettiği DHKP - C’nin logosu, haritada Türkiye’ye ayrılan bölümde yer aldı. Birliğin gafı, terör listesinin yenilenmesi sırasında, AB yetkililerinin de listeye dahil edilme olasılığını yüksek olarak gördükleri DHKP - C’nin logosuna yer vermekle sınırlı kalmadı. Haritada Türkiye’yi temsilen Anayasa Mahkemesi kararıyla kapatılan Fazilet Partisi’nin amblemine de yer verildi. TKEP - L ve seçimlerde herhangi bir varlık gösteremeyen DTP de Türkiye’yi temsil eden diğer iki parti olarak gösterildi.

Avrupa bunu hep yapıyor AB’nin Türkiye’ye yönelik gafları ilk kez gündeme gelmiyor. Birliğin, son yıllarda Türkiye’ye yönelik en önemli gafını AB Komisyonu Türkiye masası tarafından, Komisyon Başkanı Romano Prodi adına PKK Başkanlık Divanı’na gönderilen mektup oluşturdu. AB bu alandaki hatasını dönemin Türkiye Masası Şefi Alain Servantie’yi görevden alarak düzeltme yoluna gitmişti. Diğer önemli gafı ise, çoğu zaman gafı aşarak kasıtlı bir davranış halini alan, Türkiye’nin aday ülke olarak görülmemesi oluşturuyor. AB işine geldiğinde Türkiye’yi aday olarak gösterirken çoğu zaman bu durumu göz ardı etme yoluna gidiyor.




SİYASET