Siyaset Avrupa kimliğine onay

Avrupa kimliğine onay

01.10.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

Avrupa kimliğine onay

Avrupa kimliğine onay

BAŞBAKAN Mesut Yılmaz, Kohl'le görüşmesinin Türkiye'nin Avrupa Birliği'yle (AB) ilişkilerinde dönüm noktası olduğunu belirterek "Türkiye'nin tam üyelik perspektifine uygun olarak AB'yle işbirliğini yeni önlemlerle yoğunlaştırmak için Kohl'le anlaştık. Kasımda Bonn'a gelip Kohl'le nihai değerlendirmeyi yapacağız" dedi.
Yılmaz'ın Kohl'le dünkü görüşmesi öngörülenden yarım saat fazla sürdü. Görüşmenin ardından basın toplantısı düzenleyen Yılmaz "Aralıkta Lüksemburg'ta yapılacak zirve öncesinde AB üyesi ülkelerin hükümet başkanlarıyla görüşeceğim ve Kohl'le yeniden değerlendirme yapacağız" diye konuştu.
Yılmaz, "AB komisyon raporunda 11 ülkenin aday olduğu belirtiliyor. Türkiye'nin 12. olma şansı var mı?" sorusuna şu karşılığı verdi:
"AB komisyonunun değerlendirmesi, teknik bir değerlendirmedir. Türkiye açısından kabul edilemeyecek, fevkalade olumsuz bir değerlendirmedir. Teknik olarak Avrupa Birliği Türkiye'yi böyle bir entegrasyon için sakıncalı görmüş olabilir. Türkiye'nin fazla büyük olmasından kaynaklanan olumsuzluklar nedeniyle böyle bir neden bulunmuş olabilir. Türkiye, siyasi ve stratejik açıdan ihmal edilemeyecek bir ülkedir. Asıl siyasi kararı Lüksemburg'ta yapılacak AB zirvesinde verilecektir. Bu görüşmenin ışığında inanıyorum ki, verilecek olan bu karar Türkiye'yi genişleme sürecinden dışlamayacak bir karar olacaktır."
Yılmaz, "Türkiye'nin tam üyeliğine Almanya'nın karşı çıktığı yönünde haberler Türk basınında yer aldı. Görüşmeden memnun musunuz?" sorusuna, "Görüşmeden büyük memnuniyet duydum. Bu görüşmenin AB'yle ilişkilerde bir dönüm noktası olduğuna inanıyorum" yanıtını verdi.
10 Ekim'de Strasburg'ta yapılacak Avrupa Konseyi zirvesinde AB üyesi ülkelerin başbakanlarıyla görüşeceğini ve bazı Avrupa başkentlerini ziyaret edeceğini belirten Yılmaz, "Kasımda tekrar Bonn'a gelip Kohl'le nihai değerlendirmeyi yapacağız" diye konuştu.
Yılmaz, Alman Dışişleri Bakanı Klaus Kinkel'in, "Türkiye, AB'ye giden ray üzerindedir" sözlerini anımsatarak AB'yle ilişkileri soran bir gazeteciye, "AB komisyonunun son raporuyla altımızdan rayı çekmek istiyorlardı. Türkiye trenini Avrupa rayında olduğu gerçeği değiştirilmek isteniyordu. Şimdi, evvela treni raya oturtuyoruz. Ondan sonra süratini arttıracağız" karşılığını verdi.

Yılmaz'ın basın toplantısı yaptığı saatlerde Alman Başbakanlığı şu açıklamayı yaptı:
"Kohl, Yılmaz nezdinde Türkiye'nin Avrupa kimliğini teyit etmiştir. Türkiye'nin uzun bir gelecekte tam üyeliğini desteklediğini belirtmiştir. Burada bu hedefe ulaşmak için Türkiye'nin AB'nin beklediği kriterleri yerine getirmesi gereklidir. Alman hükümeti, bu konuda geleneksel dostluk çerçevesi içerisinde imkanlarına göre Türkiye'ye yardım edecektir. Türkiye'nin tam üyeliğinin gerçekleşmesi perspektifi için serbest dolaşım konusunda da her iki tarafı tatmin edecek bir çözüm bulunmalıdır."
Açıklamada, Alman Başbakanı'nın Türk - Yunan ilişkilerinin düzeltilmesi ve Kıbrıs sorununa bir çözüm bulunmasını dile getirdiği ve "Yılmaz'dan bunun çözümü için bütün şansları kullanmasını rica ettiği" ifade bildirildi.
Türk diplomatları, Kohl'ün kamuoyu önünde Türkiye'ye destek verecek bir açıklamayı kendi ağzından yapmak istemediği için Yılmaz'la basın toplantısına katılmadığını belirtti.

Yılmaz - Kohl görüşmesinden önce Almanya'daki Kürt örgütleri iki ayrı gösteri düzenlediler. Opera meydanında toplanan ve aralarında PKK sempatizanlarının bulunmadığı bir grup, Türk hükümetinin Güneydoğu politikasını eleştiren sloganlar attı. Başbakanlığın önünde toplanan bir başka grup ise Türk hükümetini, "faşişt, terörist" diye itham etti ve "yaşasın Apo, Yaşasın PKK" sloganları attı.