Siyaset ‘Azez’in düşmesine izin vermeyeceğiz’

‘Azez’in düşmesine izin vermeyeceğiz’

16.02.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Rusya’nın hava desteği ile Azez’e ilerleyen YPG’nin Türkiye’nin kararlı tutumuyla geri adım attığını ifade eden Davutoğlu, “Şu anda Azez civarından uzaklaştırıldılar. Yaklaşırlarsa en şiddetli tepkiyi görürler” dedi

‘Azez’in düşmesine izin vermeyeceğiz’

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Rusya ile ilişkilerin gerildiği bir dönemde Moskova yönetimi ile kriz yaşayan bir başka ülke olan Ukrayna’ya ziyarette bulundu. Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk ile görüşen Davutoğlu, iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişeceği mesajını verdi.

Haberin Devamı

Kiev yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, Rusya’nın hava desteği ile Azez’e doğru ilerleyen PYD ve YPG’nin geri adım atmak zorunda kaldığını ifade ederek, “Şu anda YPG unsurları Azez civarından uzaklaştırıldı. Azez’e yaklaşırlarsa en şiddetli tepkiyi görürler. Azez’in düşmesine izin vermeyeceğiz. Bunu çok net bütün dünya bilmeli” dedi.

Davutoğlu, YPG’nin 2013’ten bu yana El Kaide’nin Suriye kolu El Nusra’nın elinde olan Menağ Havaalanı’nın kontrolünü ele geçirmesine ilişkin, “Bu havaalanının, Türkiye’ye ve ılımlı muhalefete karşı kullanmasına izin vermeyeceğiz. Çekilmezlerse o havaalanı kullanılmaz hale gelecek. Türkiye’nin müdahalesi olmasaydı şu anda Tel Rıfat ile Azez ele geçirilmiş olacaktı. Azez’e 1.5 kilometre yaklaştıkları için biz uyardık. Biz, Rusya’yı da kaç kez uyardık. ‘Yapmayın, sınırımıza yaklaşmayın, ihlal etmeyin.’ Bu uyarıları dinlemedikleri için bu oldu. Aynı şekilde YPG’yi de uyardık, ‘Fırat’ın batısına geçmeyeceksiniz, Azez’e de yaklaşmayacaksınız.’ Şimdi de uyarıyoruz, yaklaşmayacaklar” diye konuştu.

Haberin Devamı

Rusya’nın enstrümanı

“Türkiye’nin YPG’ye yönelik bombardımanı durdurması gerektiği yönünde çağrılar” konusundaki soruya Davutoğlu, “YPG’ye yönelik çağrıların bir anlamı var. Çünkü YPG açık bir şekilde şu anda Rusya’nın Suriye’deki enstrümanıdır. Bunu hem iç hem de uluslararası kamuoyunun doğru okuması lazım. Eğer Rusya’nın, Suriye rejimini destekleme konusunda en güçlü enstrümanı nedir diye sorarsanız, YPG’dir” yanıtını verdi.

‘Afrin’in doğusu’ uyarısı

Davutoğlu, “Türkiye’de PKK, Suriye’de de YPG Rusya’nın açık bir enstrümanıdır. Onun yayılmacı politikalarının piyonlarıdırlar. Türkiye, kendi güvenliğini korumak için her türlü tedbiri alır. YPG, Fırat’ın batısına geçmeyecek, Azez’e de yani Afrin’in de doğusuna geçmeyecek. Buralarda ılımlı muhalefet var. Açıklamaları takip ediyoruz ancak bu açıklamaları alandaki bu tabloyu görerek değerlendirmekte fayda olduğu kanaatindeyiz” dedi. Davutoğlu, “YPG, Rusya’nın, rejimin piyonudur, bunu herkesin görmesi lazım. Tabii PKK da aynı şekilde” diye konuştu.

Haberin Devamı

Türkiye’nin bu konuda kararlı olduğunu vurgulayan Davutoğlu, YPG’nin Azez’e yönelik her saldırısının Türkiye’nin güvenlik kaygılarını önemli ölçüde artırdığını ifade etti. Saldırıların aynı zamanda büyük bir mülteci akınına da yol açtığının altını çizen Davutoğlu, “Bir, Türkiye’ye mülteci akınlarının önlenmesi, iki Türkiye’nin sınır güvenliğinin sağlanması, ılımlı muhalefetin Rusya-İran-Suriye rejim güçlerinin yanında YPG ile katılmasının önüne geçmek için bu yaklaşımımız sürecek. Gerekli gördüğümüz yerde gerekli gördüğümüz müdahaleler yapılır” dedi.

‘İnsanlık suçu’

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kiev’de Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk ile baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi. Davutoğlu toplantıda “Suriye’de rejim güçleri, terör örgütleri ve Rusya tarafından sivil halka dönük barbarca saldırılar devam ediyor. Biz, bu görüşmeleri sürdürürken dahi, Rusya Hazar’dan atıldığı düşünülen balistik füzeyle Azez’de hastane ve okulları vurdu ve çok sayıda çocuk hayatını kaybetti. Suriye rejimini destekleyen Rusya ve diğer ülkeler, YPG başta olmak üzere terör örgütleri Suriye’de insanlık suçuna sebebiyet veriyorlar. Çözümden önce alanda kazanım elde edebilmek için uluslararası hukuku ihlal ediyorlar” şeklinde konuştu.

Haberin Devamı

‘İşgalci olmadık’

Davutoğlu ve Yatsenyuk, açıklamaları sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. “Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın ateşkes sağlansa bile Halep’e saldırılar devam edecek’ açıklamasının sorulması üzerine Davutoğlu, “Bu açıklama Rusya’nın niyetini ortaya koymaktadır. Münih’te varılan anlaşmaya rağmen bu açıklamanın yapılması da açık bir şekilde Rusya’nın niyetinin ateşkes ya da barış değil, daha çok sivil öldürerek, daha çok katliam yaparak Suriye rejimini yaşatmak olduğunu gösterdi. Rusya’nın yaptığı açıklama karşısında uluslararası toplumun vereceği tepkiyi takip edeceğiz” şeklinde konuştu. Başbakan soru üzerine “Şu anda Türkiye güvenlik, güçlerinden hiçbir unsur Suriye içinde değildir. Türkiye, Suriye halkının yanındadır ancak Suriye’de hiçbir zaman işgalci olmamıştır” dedi.

Haberin Devamı

‘Rusya ile anlaşılmaz’

Ukrayna Başbakanı Yatsenyuk, “Rusya ile anlaşmaya nasıl varılır, kendi tecrübemizi paylaşmak isterim. Anlaşmaya varmak mümkün değil aslında. Minsk Anlaşması imzalandı, ateşkes sağlanacaktı, askerler geri çekilecekti, Ukrayna ile Rusya arasındaki sınıra kontrol getirilecekti. Ateşkesle ilgili imzalamalar yapıldı, gerekli açıklamalar yapıldı ama 1.5 yıl boyunca ateşkes görülmedi. Ukrayna’nın ordusuna ateşler gelmeye devam ediyor. Askerlerin geri çekilmesi ve sınıra kontrol getirilmesi ile ilgili zaten söyleyecek bir şey yok” diye konuştu.

‘Etnik köken siyaseti ırkçılıktır’

Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na Erzincan’dan yaptığı ‘safınızı belirleyin’ çağrısı ve ardından CHP liderinin sosyal medyadan verdiği yanıta ilişkin de, “Esad ile problem yaşıyoruz Esad diliyle konuşuyor. YPG ile problem yaşıyoruz, milletvekilleri gidip yurtdışında YPG ağzıyla konuşuyor. Bu HDP’nin dilidir. CHP, HDP’leşiyor. Bütün Doğu ve Güneydoğu Anadolu, 100 yıl önce Rus işgaline direniyordu, şimdi Halep Rus işgaline direniyor. 100 yıl önce Rus işgaliyle işbirliği yapan Ermeni çetelerinin uyguladığı politikayı takip eden bir politika uyguluyor YPG ve PKK: Türkiye’yi istikrarsızlaştırma” dedi. CHP Sözcüsü Selin Sayek Böke’nin kökenine ilişkin tartışmaların hatırlatılması üzerine de Davutoğlu, “Herhangi bir vatandaşın kökeni etrafında yapılan tartışma kesinlikle insan haklarına aykırıdır. Etnik bir ırkçılık dozu taşır. Başbakan olarak bu konuda Selin Hanım’ın açıklamalarının doğru olduğunu ve desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.

‘Her zamankinden güçlüyüz’

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile geçen hafta yaptığı görüşme ve daha önce bakanlık yapan bazı Ak Partililerin açıklamalarına ilişkin soruyu da Davutoğlu şöyle yanıtladı: “Ak Parti onurlu insanların partisidir. Abdullah Gül’ün, Cumhurbaşkanımızla ve diğer arkadaşlarla görüşmesinden daha doğal bir durum yoktur... Sayın Arınç’ın ve diğer arkadaşların yaptığı açıklamaların, parti kurulları içinde, kendi içimizde konuşulması gereken konular olduğu kanaatindeyim. Daha önce konuştum şimdi tekrar konuşacağım. Hiçbir zaman ben bu tartışmalar üzerinden Ak Parti’ye dönük spekülasyon yapılmasına izin vermem.”

2 yıldır Ak Parti içinde sıkıntı varmış gibi spekülasyonlar yaratılmaya çalışıldığını kaydeden Davutoğlu, “Biz konuşuruz, tartışırız, sohbet ederiz, farklı fikirleri aramızda aile birlikteliği içinde tartışırız ama kesinlikle hiçbir arkadaşımız partimizin bütünlüğünü etkileyecek olumsuz bir tavır içine girmez. Şu anda Ak Parti her zamankinden daha güçlüdür. Kimse Ak Parti üzerinden Türkiye’de siyasi tablonun değişeceğini, Ak Parti’nin ihtilafları üzerinden bir gelişme olacağını beklemesin. Ak Parti’de istikrarsızlık doğurma çabasına girecek herkes, Türkiye’nin istikrarıyla oynar, açık söyleyeyim. Bu da olmayacaktır” diye konuştu.

‘Azez’in düşmesine izin vermeyeceğiz’