Siyaset Başbuğ’un tutuklu olmasına üzgünüm

Başbuğ’un tutuklu olmasına üzgünüm

02.02.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Habertürk’te konuşan Erdoğan, “Tutuklama bizim için son seçenek olmalı. Bu adam teröristse, tamam, eyvallah tutukla. Yahu Genelkurmay Başkanı’nı niye içeri alıyorsun arkadaş. Şahsen bundan dolayı üzgünüm” diye konuştu

Başbuğ’un tutuklu olmasına üzgünüm

Habertürk’te yayınlanan ‘Teke Tek’ isimli programda Fatih Altaylı’nın sorularını yanıtlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gündeme dair açıklamalar yaptı. Ankara’daki ABD Büyükelçiliği’ne yapılan saldırıyı kınayan Başbakan Erdoğan, “Nihai neticeyi aldıktan sonra açıklama yapacağım. Ancak net olarak DHKP/C’li olduğu kesin” dedi. Tutuklu askerler konusuna da değinen Erdoğan, “Tutuklama bizim için son seçenek olmalı. Öyle bir şey oluyor ki, teröristi bile bir kapıdan alıp diğer kapıdan bırakıyorsun. Yahu Genelkurmay Başkanı’nı niye içeri alıyorsun arkadaş. Tutuksuz yargıla” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan’ın programda yaptığı açıklamalardan bazıları şöyle:
TERÖRLE MÜCADELE: Biz 10 yıldır terörle mücadele ediyoruz. Şimdi birkaç yıldır terörle mücadelede istihbarat paylaşımında iyi bir noktaya geldik. Geçmişte paslaşmalar olmuyordu, ciddi sıkıntılar yaşıyorduk. İstihbarat paylaşımında bu sıkıntılar ortadan kalkınca operasyonlarda da gerek polisin, gerek askerin alanında çok rahat müdahale edilebiliyor. Geldiğimiz noktada özellikle kırsalda iş ciddi manada bir ehemmiyet arzetti. 2012’de sayısal olarak operasyon fazla olmuş olabilir ama netice almada çok başarılı olduk. Kayıp itibarıyla karşı tarafın kaybı çok çok fazla. Biz öldürmenin değil, yaşatmanın peşinde olmamız lazım.
ANAYASA’DA 2 PARTİ YETER: Biz başta iyi niyet ortaya koyduk. Anayasa çalışmalarında 324 milletveki ile komisyonu 3 kişi temsil ediyoruz. Ufak tefek bazı yerlerde takılıyorlar. Önce uzlaştıklarımıza bakalım yola devam edelim dedik. Örneğin Başkanlık sistemi gündeme geldi, hemen bir isyan başladı. Kabul etme, koyalım bir kenara yola devam edelim ama bu toplumun içinde Başkanlık sistemi tartışılsın. Ama bizim Mart sonuna kadar onlar ne getiriyor, anlaştık anlaştık. Anlaşmadık illa 4’lü anlaşmamız şart değil. Anayasayı çıkaracağımız şekilde 2 partiyle anlaşabiliyorsak, azami müşterekte birleşebileceğimiz anayasayı yaparız.
TÜRK TİPİ SİSTEM: Bunlar olmazsa referandum için ortak ararız. Zaten bizim anayasa çalışmamız var daha da ileri götürebiliriz. Biz referanduma gidebiliriz diyen hangi partiyse oturur konuşuruz. Milletimizden başkanlık sistemi bu gücünü alırsa çok başlılıktan kurtuluruz ve çok seri karar alma imkanını getirecektir. Diyelim yarı başkanlık sistemi. Kendine has bazı doğruları var, ABD’deki sistemin kendine has doğruları var biz de bunları alalım Türk tipi başkanlık sistemi getirelim. Bizim geleneklerimiz var, göreneklerimiz var. Burada bütün mesele asıl iradenin halkta olmasıdır.
TSK TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİL: Bu bizi dilhun eden bir konu. Kuvvetler ayrılğı prensibi bir defa birbirlerinin alanına girmeye ne yazık ki çok müsait. Başta Genelkurmay Başkanım olmak üzere diğer generallerimiz hiçbirisine kalkıp da bir alışılmış anlamda ‘terör örgütü mensubu’ demek çok ciddi bir yanlıştır ve bu affedilemez. Bu tanımlamayı yapanlar kendileri bulundukları makam itibarıyla kendilerini sağlamda görseler bile tarih onları affetmez. Bir defa TSK bir örgüttür ama terör örgütü değildir. Bu çok ciddi bir yanlış. Mesela orada emekli olan komutanlarımız var generaller var. Yaklaşım tarzı çok yanlış.
İster emekli olsun, ister muvazzaf olsun. Kardeşim ver kararını. Ne geciktiriyorsun bu işi? Otur gece gündüz çalış icabında. Benim şu anda 6 saat uykum var, sen de yap.
NEDEN TUTUKLUYORSUN: Bu sadece generallerimiz diğer subay ve astsubaylar için yapılan uygulamalar biz siyasiler için oldu ve halen oluyor. Burada kim kaçar, kim kaçmaz. Tutuksuz yargılama meselesi, burada çok hassas davranmaları lazım. Tutuklama bizim için son seçenek olmalı. Bu adam terörist, tamam, eyvallah tutukla. Öyle bir şey oluyor ki, teröristi bile bir kapıdan alıp diğer kapıdan bırakıyorsun. Yahu Genelkurmay Başkanı’nı niye içeri alıyorsun arkadaş. Tutuksuz yargıla. Şahsen bundan dolayı üzgünüm. Bunu asla yargıya müdahale olarak da söylemiyorum. Ama bunun bir değerlendirmeye alınması noktasında söylüyorum. Tutukluların geneli için böyle bir şeyi ortaya koyuyorum. Uzun tutukluluk sorunu milletvekilleri için de geçerli.
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ: Cumhurbaşkanlığı seçimi 2014’ün Ağustos’unda. Şu anda ona girmememiz lazım. O günler geldiğinde Cumhurbaşkanımızla oturur hesabını yaparız.

Haberin Devamı

‘Terör örgütünün dört boyutu var’
Bölücü terör örgütünün 4 boyutu var: İmralı, Kandil, Avrupa ve parlamento. Dedikleri şey şu “İmralı ne derse biz onu yaparız”. Samimilerse şu anda İmralı beklentilerimizi cevap verecek şekilde adımlarını atıyor. Silahların bırakılmasından yana bir tavrın içerisine gidiliyor. Biz ne dedik, ‘yurtdışına çıkacaklarsa biz iktidar olarak bütün imkanlarımızı seferber edeceğiz, bundan önce olduğu gibi dokunmaya fırsat vermeyeceğiz’. Bu bittiği zaman eğer benim Kürt vatandaşımı seviyorlarsa benim en büyük iyiliği bunlar yapmış olacaklar. Çünkü operasyonlar bitecektir.

‘Türkçülüğe de karşı duruyoruz’
Bize oy vermeyenleri ayrım safında dışlamak gibi algılanmak istemem. Benim muhalefette onlara oy veren vatandaşlarımı, kardeşlerimi kasdetmiyorum. Ben CHP’ye oy veren kardeşlerime ‘onlar’ diyemem. Ama onların oy verdikleri zihniyetin yanlışlıklarını, tutarsızlıklarını ortaya koyarım. Aynı şey MHP ve BDP’ye oy veren kardeşlerim için de geçerli. Asla bir ayrımcılığın içerisinde olamayız. Afyonkarahisar’dan yola çıkarken şunu söyledim ‘etnik milliyetçiliğe, bölgesel milliyetçiliğe hayır’ dedim. Etnik milliyetçiliğe de Türkçülüğe de karşıyız. Bölgesel milliyetçiliğe de karşıyız.