Siyaset BDP'li Kaplan'dan başbakan'a 'jargonunu düzelt' uyarısı

BDP'li Kaplan'dan başbakan'a 'jargonunu düzelt' uyarısı

21.01.2013 - 15:27 | Son Güncellenme:

.

BDPli Kaplandan başbakana jargonunu düzelt uyarısı

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Bu ülkede artık Kürt sorunu yoktur” sözlerine ilişkin, “Sayın Başbakan’a tavsiyem jargonunu düzeltmesidir, bu jargonu çok tehlikeli bir jargon, doğru değil, kullandığı kelimeler ve tanımlar da doğru değil” dedi.

Haberin Devamı

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın kayıp/kaçak elektrik ile ilgili açıklamalarının ar, edep, siyasi ahlak sınırlarını aştığı gibi gerçek dışı, bilim dışı olduğunu iddia ederek, “Sayın Bakan’ın kullandığı jargon, yaptığı demagoji ve manipülasyon dehşet vericidir. Açıkça; 'Doğu ve Güneydoğu'da yüzde 72 elektrik kaçağı var diyerek', halkı toplu bir suçlama ile ‘hırsız’ diyor, bu sözleri daha öncede kullandı, uyarıyoruz Türkiye hukuk devletidir, aşiret devleti değil, engizisyon hukuku Ortaçağ'da kaldı” diye konuştu.

Dün İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde olduğunu ifade eden Kaplan, “Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, İstanbul Şube Başkanı ve toplam 9 avukat tutuklandı. Çağlayan Adliyesi’nde benim gördüğüm manzara dehşet vericiydi” dedi.

Haberin Devamı

-“TUTUKLANAN DEĞİL ASIL FOTOĞRAFI GÖRMEK İSTİYORUZ”-

Bir basın mensubunun, “Paris suikastının ardından 2 kişi gözaltına alınmıştı, onlardan birisi serbest bırakıldı, Fransa’dan gelen haberler ikisinin de Kürt kökenli olduğu iddiaları var, oradan size gelen bilgiler nedir?” sorusuna Kaplan, “Resmi bir açıklama yok. Biliyorsunuz bu tür soruşturmalar oldukça kapsamlıdır. Zaman zaman en yakındakilerden başlayarak halka genişletilir, bu tür ceza soruşturmalarında. Oradan tutuklanan değil asıl fotoğrafı görmek istiyoruz. Tetik ve tetiğin arkasında kimler var sorusuna cevap arıyor bütün Türkiye, bizde bunun peşindeyiz. Bunu takip ediyoruz. Tatmin edici bir açıklama yok” yanıtını verdi.

“Başbakan’ın dün ‘Kürt sorunu falan yok’ şeklinde açıklamaları oldu, ne diyorsunuz?” sorusuna da Kaplan, “Barış umudunu fazlasıyla özenle koruyarak çok dikkat ederek götürmeye çalışıyoruz. Sayın Başbakan’a tavsiyem jargonunu düzeltmesidir, bu jargonu çok tehlikeli bir jargon, doğru değil, kullandığı kelimeler ve tanımlar da doğru değil. Başbakan bu barış umudunu illa bir yerde cımbızlaması mı lazım, bir yerde iğnelemesi mi lazım, 'Biraz daha ağzından hayırlı laflar çıkarsa kıyamet mi kopar?' diye soruyorum. Yanlış bir dil” diye konuştu.

Haberin Devamı

-“O GİTSİN BU GİTMESİN GİBİ BİR YAKLAŞIM KABUL ETMİYORUZ”-

“İmralı’ya gidecek heyet vardı, onunla ilgili bir sorun mu var?” sorusuna da Kaplan, “Yok, resmi bir şey yok. Olsa zaten parti olarak bu tür görüşmelerde yer aldık, böyle bir talep geldiği zaman partimiz değerlendirecektir. Hiçbir partinin de partimizin içişlerine karışma hakkı yoktur. ‘O gitsin bu gitmesin’ gibi bir yaklaşımı kabul etmiyoruz zaten. Öyle bir şey geldiği zaman neyse gereği parti karar verecektir” dedi.

-“BOŞU BOŞUNA BULANDIRMASINLAR ORTALIĞI”-

“Anadilde savunma hakkına ilişkin düzenlemenin Genel Kurul’da görüşülmesi bekleniyor, mahkumların eşleriyle görüşebilecek olmasından 'İmralı yararlanacak mı yararlanmayacak' tartışmaları başladı, siz nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna ise Kaplan, “Kişiye özel düzenleme yapılmaz bir hukuk devletinde. ‘O yararlanır, bu yararlanmaz, bu böyle olurdu, böyle olmaz’ böyle bir yaklaşım mantığını yanlış buluyoruz. Hukuk herkes içindir, her vatandaş içindir. Öyle bir durumda yok, boşu boşuna bulandırmasınlar ortalığı kimse” dedi.

Haberin Devamı

“İmralı’ya gidecek heyetin içerisinde yer alacaklara biz karar veririz dediniz, bazı isimlere çekince mi var?” sorusuna Kaplan, “Öyle bir durum söz konusu değil, öyle bir yansıma da yok, sadece net duruşumuzu gösteriyoruz. Biz parti olarak açıkça sorumluluk üstlenmek istiyoruz” dedi.

Bir basın mensubunun, “Van’dan götürülen uyuşturucu yakalandı, ne diyorsunuz?” sorusuna Kaplan, “Vahim iddialar bunlar ama maalesef geçmiş tarihlerde çok iyi biliyoruz ki devletin resmi hava ve kara araçlarında devletin en yetkililerin karıştığı bu tür olaylar yaşanmıştır. Bunu da dikkate alarak hem cezai olarak yargının hem de idari olarak bakanlığın bir an önce olayı aydınlığa kavuşturulması gerektiğini düşünüyoruz. 56 kilo birden nasıl 76 kilo oldu bunun cevabını halk merak eder? Hakim, savcı, asker olunca işin içinde en az Susurluk kadar merak eder” dedi.