Bir tarafta şenlik, bir tarafta dayak

8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamaları bayram havası içinde kutlarken, Taksim Meydanı'nda HADEP'lilerin gösterisine polis müdahale etti

İSTANBUL Şişli Abide - i Hürriyet Parkı'ndaki "8 Mart Dünya Kadınlar Günü" kutlaması bayram havasında geçerken, polis izinsiz olduğu gerekçesiyle Taksim Meydanı'nda, aralarında HADEP'lilerin de bulunduğu çoğu kadın 2 bin göstericiye müdahale etti. Çok sayıda gösterci yanı sıra, 24 polis yaralandı, yaklaşık 15 kişi gözaltına alındı.
Çağlayan Köprüaltı'ndan Şişli Abide - i Hürriyet Parkı'na yürüyüşle başlayan, şenliğe, ÖDP, DBP, DİSK, KadınSAK, 8 Mart Kadın Platformu, Pazartesi Gazetesi, Jujin Kadın Dergisi, Jiyan Kadın Kültür ve Sanat Evi, Arjin Kadın Grubu, Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı, Tüm Yargı - Sen, Sultan Abdal Kültür Derneği ve halk evlerinden kadınlar katıldı.
Kadınlar, saat 11.00'den itibaren yürüyüş alanına alınmaya başlandı. Çocukları, mor kurdele ve kıyafetleri, balonlarıyla girdikleri yürüyüş alanında halay çeken kadınlara, erkekler de alan kenarından alkışlarla destek verdi.
Saat 12.00'de başlayan yürüyüşe katılan kadın ve erkekler, ayrı ayrı arandı. İki travestinin aranmasında problem yaşandı. Polis, pembe kimlik çıkaran travestiyi aramaktan vazgeçti, diğeri ise erkek polislerce arandı.
"Evde, işte, sokakta cinsel tacize hayır", "Kadınlar çiçektir demek, onları koparma hakkını vermez", "Ağlama, öfkelen" pankartı yanı sıra, makina kılığındaki bazı kadınların taşıdığı, "Ben bulaşık makinası değilim" pankartı dikkat çekti.
"Şeriat gelemez, çünkü biz varız", "Çeteler Meclis'te, Leyla Zana hapiste", "Dünya yerinden oynar, kadınlar özgür olsa", "Çetelere kıyak, kadınlara dayak" sloganı yanı sıra, erkeklerin sayıca fazla olduğu bazı gruplar siyasi slogan attı.
Şenlikte, yasadışı pankart açtığı gerekçesiyle gözaltına alınan Arjin Kadın Grubu'ndan ikisi kadın üç kişinin serbest bırakıldığı haberi alındığı, ancak haberin inandırıcı bulunmadığı anons edildi.
Türbanlı kadınların da destek verdiği şenlikte, bir kukla üzerinde "Uzak bir başkentte / Bir acayip kuş gelir / Kocam beni döverken / Işılay Saygın'ın sesi boş gelir" pankartı taşınarak, Devlet Bakanı Işılay Saygın istifaya çağrıldı.
Miting alanında saat 13.00'de başlayan konuşmalarda, "Kimliğimizi yok sayanlara karşı, kimliğimizi koruyacağız. Dayakla, şiddetle ve tecavüzle çok küçük yaşlarda tanışıyoruz. Ama sinmeyeceğiz" denildi.
Şenlik, Karanfil ve Düş Grubu'yla Ayşin Kadın Grubu'nun konseri ardından, polisin uyarısıyla saat 14.00'te sonuçlandırıldı.

Taksim Meydanı'nda dün öğle saatlerinde toplanan grup ise, helikopterle havadan, panzerle karadan polis takibine alındı. Yerel kıyafetli kadınlar, şarkılar söyleyip halay çekmeye başladıktan kısa bir süre sonra, gruba müdahale eden polis, göz yaşartıcı bomba attı, dağılmamakta direnen kalabalığı coplamaya başladı. Göz yaşartıcı bomba, çok sayıda göstericinin fenalaşmasına yol açtı.
İstiklal ve Sıraselviler caddesi ara sokaklarına kaçan göstericiler, kaldırım taşlarını sökerek, polisle çatışmaya girdi, taş ve sopalarla lokanta ve işyerlerinin camlarını kırdı.
Halk, gösteri ardından Taksim Meydanı'nda güvenliği sağlayarak, "Herşey vatan için" diye bağıran polise sevgi gösterisinde bulunurken, Feriköy Piyalepaşa Bulvarı'nda trafiği kesen bir grup da, polisin Taksim'deki gösteriye müdahalesini protesto etti.
İstanbul Valisi Kutlu Aktaş, olay ardından yaptığı açıklamada, gösteri için izin alınmadığını belirterek, "Korsan gösterilere izin vermeyiz" dedi.

Bakan'ın müjdesi
KADIN ve Aileden sorumlu Devlet Bakanı Işılay Saygın, dün İzmir'de 8 Mart Kadınlar Günü'nü kutlarken bir de müjde veriyordu:
"Dayak yiyen kadını polis koruyacak!"
Işılay Hanım'ın sözleri haber merkezlerine ulaşmadan İstanbul Taksim'de polisler, kadınları bir güzel döverek, bu işin nasıl "realize" edileceğini gösterdi!
Oysa Şişli'de kadın mitingi ne kadar farklıydı. Çağlayan Meydanı'nda toplanmaya başlayan binlerce kadın 12.00'ye doğru yürüyüşe geçiyordu. 14 Kadın kuruluşunun ortaklaşa düzenlediği toplantı "izinli" olduğu için, polis dayağından "muaf" tutulmuştu.
Bir renk cümbüşü içinde sıralanan kadınlar, 8 Mart'ın özünü sloganlarla ortaya koyuyordu:
"Dünya yerinden oynar / Kadınlar özgür olsa!"
Kadınlar bu işin nasıl olacağı konusunda bir ipucu verebilmek için, sloganlarla birlikte, çocuklar gibi yerlerinde zıplıyordu.
Şişli'deki kadınlar, Taksim'de olanlardan henüz haberdar değildi. Ama sanki bunu hissediyorlardı:
"Çetelere kıyaaak, kadınlara dayaaak!"
Kutlamalara katılan bütün kadınlar güzeldi, ancak Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) pankartları arkasında yürüyenler, biraz daha renkliydi. Ziller, tefler ve davullarla, sağır kulakların kalın zarlarını deliyorlardı.
8 Mart'ı Diyarbakır'da kutlamak için İstanbul'dan otobüslerle hareket eden kafile, yol boyu olağanüstü sıkı önlemlerle karşılanıyordu. Şanlıurfa'da Çevik Kuvvet Müdürlüğü bahçesinde "dinlendirilen" kadın kafilesi, şanlı bir savunma güdüsüyle, ha babam de babam durdurulup kimlik kontrolünden geçiriliyordu. Bu yazı kaleme alınırken, Siverek'ten sıyrılamamışlardı.
Sonuçta 8 Mart Dünya Kadınlar Günü "kadın dayağıyla" kutlanmış oldu!