Siyaset Mazlum Ağan, Bodrum için yeniden aday

Mazlum Ağan, Bodrum için yeniden aday

03.10.2008 - 11:28 | Son Güncellenme:

.

Mazlum Ağan, Bodrum için yeniden aday

BODRUM’da iki dönemdir CHP’den Belediye Başkanlığı’nı yürüten mimar Mazlum Ağan, üçüncü dönem görev için aday olduğunu açıkladı. Ağan, “Rant uğruna Bodrum’a verilen zararları önleyip, kentin tarihi, kültürel ve sosyal kimliğini bozdurmadan 50 yıl ileriye taşımak için projeler hazırlayacağım. Bu nedenle üçüncü kez belediye başkanlığına aday oldum” dedi. Ağan, kimsenin Bodrum’a çok para kazanacağı hayaliyle gelmemesini istedi, “Bodrum’da havadan sudan para kazanma dönemi bitti. Binlerce konut, onlarca işyeri yeni para kaybedecek insanları bekliyor” dedi.
Bodrum Belediye Başkanı Mazlum Ağan ailesi ve kendisi ile ilgili bilinmeyenleri ve geleceğe yönelik projelerini DHA muhabirine anlattı. 1994-1999 ve 1999-2001 yıllarında CHP’den Belediye Meclisi Üyesi seçilen Ağan, 2001 yılında 2'nci dönem Belediye Başkanlığı yapan CHP’li Emin Anter’in yaşamını yitirmesinin ardından belediye meclisi kararı ile başkanlığa getirildi. Ağan 2004 yılında ikinci kez başkan seçilirken, gelecek yıl yapılacak seçimlerde belediye başkanlığına yeniden aday olacağını şimdiden açıkladı. Ağan, “Nüfusu yaz aylarında 1 milyonu aşan Bodrum Belediyesi’nde 410 personel ve yıllık 40-45 milyon YTL'lik bütçeyle zor şartlarda hizmet vermeye çalışıyoruz. Bodrum’un son 30 yılında kronikleşen su, elektrik, altyapı, kanalizasyon ve katı atık sorunlarının tamamının çözülmesi için yaklaşık 500 milyon dolara ihtiyaç var. Gümbet’e yaptığımız ve kısa sürede devreye girecek atık merkezinin ardından, Bodrum’un kanalizasyon sorunu tamamen bitecek. Bodrum’dan milyonlarca dolar para kazanan devlet, kazancın onda birini Bodrum’a ayırmadığı gibi yapacağımız yatırım, hayata geçireceğimiz projelere de sürekli bürokratik engel çıkartıyor. Bodrum’u sorunları ile başbaşa bırakıyor” dedi.

Haberin Devamı

"KİMSE HAYAL SATIN ALMAYA GELMESİN"

Türkiye’nin dört yanından insanların, çok para kazanmak uğruna varını yoğunu satıp hiçbir araştırma inceleme yapmadan Bodrum’a geldiğini, binlerce dolar kira vererek işyeri açtığını, sonra iflas ettiğini söyledi. Bu iflasların her sezon bitiminde büyük krizlere ve kavgalara yol açtığını belirten Ağan, şu uyarıda bulundu:
“Kimse Bodrum’a çok para kazanacağım hayali ile gelmesin. Bodrum’da havadan sudan para kazanma dönemi bitti. Binlerce konut, onlarca işyeri yeni para kaybedecek insanları bekliyor. Bu tür olaylar belediye çalışanları olarak bize de olumsuz yansıyor. Örneğin 4 bin işyerinin bulunduğu Bodrum’da 65 zabıta görevlisi ile hizmet vermeye çalışıyoruz. Zabıtalarımızı göreve tek kişi olarak gönderemiyoruz, en az 3 kişi gidiyorlar. Çünkü burası artık bizim gençliğimizdeki Bodrum değil, işletmecilerin yapıları çok değişik. Zabıtaya karşı hemen kaba kuvvete başvuruyorlar, hatta bıçaklıyorlar. Baltayla zabıta binamıza saldırıldı, arkadaşlar pencerelerden atlayarak canlarını zor kurtardı. Binada ne kadar doğrama, halı, cam, çerçeve varsa baltalarla parçalayıp gittiler. Bu nedenle, özel güvenlik birimlerinden hizmet karşılığı eleman almaya karar verdik.”

Haberin Devamı

"ANTALYA MODELİ TURİZM BODRUM’A UYMAZ"

Bodrum’un pansiyonlar ve butik oteller kenti olduğunu, Antalya modeli dev oteller ve tatil köyü modelinin kent kimliğini bozduğunu ve bu modelin tutmadığını belirten Ağan, “Bodrum’un 40-50 yıllık geleceğini düşünerek hızlı nüfus artışını, tarihi kentin kimliğini koruyarak beton yığınına dönüşmesini engellemek koruma amaçlı planlarla mümkün olacak. Bodrum’un, butik oteller, moteller ve pansiyonlar kenti olarak planını yapıp geleceğe yönelik tasarımlarını hazırlıyoruz. Ancak imar plan ve revizyon yetkilerini elimizden alan bakanlık yerel yöneticileri dinlemeyince, sık sık mahkemeye başvurup, yapılan planların kamu yararı değil rant amaçlı yapıldığını ortaya koyarak iptal ettirme yoluna gidiyoruz. Dava açmak hem Bodrum, hem de ülke için maddi ve manevi büyük zaman kaybına neden oluyor. Açtığımız tüm davaları kazanmamız, bakanlığın ise kaybetmesi Bodrum’un planlarına itirazlarımızda ne kadar haklı olduğumuzu gösteriyor. Bu nedenle Bodrum ile ilgili karar alacakların yerinde incelemeler yaparak, halkla görüşerek bu kararları alması gerekir. Biz Bodrum’u 50 yıl ileriye taşımayı düşünüp tam gaz yolumuza devam etmek isterken, pupa yelken çağdaş modern bir kent için yelkenlerimizi açmışken, bürokrasi anlaşımaz bir şekilde Bodrum’un frenine basıyor, bizi yavaşlatıyor” dedi.

Haberin Devamı

BALIK ÇİFTLİKLERİ

Ağan, şehir merkezinde on yıl önceye kadar denize girilebilecek yer kalmadığını, ancak hazırlanan yeni sahil projeleriyle kent merkezinde halka açık altı adet mavi bayraklı ve modern plaj yarattıklarını belirterek, şöyle devam etti:
“Kent içinde her yeri denize girilebilir duruma getiriyoruz. Limanı tamamen temizleteceğiz, projeler son aşamada. Balık çiftlikleri konusunda ise, yetki bizde değil. Mesela, bir kaç sene öncesine kadar Torba açığındaki ikiz adalar ve Salih adası koylarına yatlar demirlerdi. Şimdi o bölgede yat turizmi öldü. Balık çiftlikleri yat turizmini bitirdi. Çiftlikler körfez dışına çıkmadıkça turizm zarar görmeye devam edecek, oysaki iki sektörün bir birini destekleyici nitelikte olması gerekir.”
İlgili bakanlıklar tarafından Bodrum için yapılan imar planlarında sürekli karanın dikkate alındığını, oysa ilçenin üç tarafının denizlerle çevrili olduğunu kaydeden Ağan, “Bodrum’da 4 bin tekne ve sadece 500 teknenin barınacağı bir liman var. Yıllardır Bodrum’a üç liman gerekli diyerek ilgili bakanlıklarla görüşmeler yapıyoruz. İçmeler bölgesine yapılacak ikinci liman için söz aldık. Ancak bu da yetmeyecek, çünkü Bodrum plajları hiç istememize rağmen teknelerin konaklama alanına döndü. Denizi, denizciliği ve hatta yüzmeyi bilmeyenler denizcilik ile ilgili geleceğe yönelik planlama yapamadıkları gibi belediye olarak denizciliğe rahat nefes aldıracak projelere de karşı çıkıyorlar. Bodrum limanı içerisinde belediye olarak yaptığımız ve Türkiye’de birçok kıyı kentine örnek olan yüzer iskele projesi nedeniyle Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyorum. Ayrıca bir vatandaşımıza bahçesinin içine iki metrelik taş tuvalet yapılmasına izin verdim diye yine ağır cezalık oldum. Mimar olmam nedeniyle Bodrum’un sorunlarını yükünü hafifletecek kararlara projelere imza atarken, Ağır Ceza’da yargılanmak zoruma gidiyor” dedi.

MAZLUM AĞAN KİMDİR?

Dedesi ve babası Giritli olan Mazlum Ağan, ailesinin 1930 yılında Yunanistan’ın İstanköy adasına göçmesinden sonra, 1932'de meydana gelen büyük depremin ardından evleri yıkılınca Bodrum’a yerleştiğini söyledi. Ağan “Dedem de, babam da kaptandı, Ege adalarında ticaret yaparlardı. Türk ve Yunan adaları arasında zeytin, incir, narenciye götürür, başka ürünler getirirlerdi. 7 kardeşimden 4’ü İstanköy doğumlu, ama ben Bodrum’da doğdum” dedi. Bodrum’un dünyaca ünlü Kumbahçe mahallesinde mütevazi bir evde oturan 59 yaşındaki evli ve iki çocuk babası Mazlum Ağan ilkokul ve ortaokulu Bodrum’da, liseyi İzmir Mithatpaşa Lisesi’nde bitirdikten sonra Ege Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden mezun oldu. 

Futbolcuydu Başkan oldu 

Haberin Devamı

Ağan “Çocukluğumda en büyük tutkum kaptanlık ve futboldu. O zamanlar ilkokul öğrencilerinin sokaklarda futbol oynaması yasaktı. Bu yüzden her cumartesi ve pazartesi müdürden dayak yerdim. Dayak yedikçe futbola tutkum arttı. Bodrumspor’da oynamaya başladım. 8 numara giyerdim, Yeşil-Beyazlı Bodrumspor takımının kaptanlığını da yaptım. Koyu Fenerbahçe taraftarıyım. Fenerbahçe’nin son günlerdeki durumuna da çok üzülüyorum. O yaştaki antrenörden bu kadar fayda gelir, ama buna rağmen yine şampiyon olacağımıza inanıyorum” dedi. Ağan, Bodrum gençlerini disko ve barlardan kurtarmak için on yılda spora 34 milyon YTL'lik yatırım yaptıklarını belirtti. 

Dayaktan bile kurtulmuş

Haberin Devamı

Çoğu zaman şort ve sandaletle çarşıda dolaştığını, esnafın bazen kendisini tanımadığını kaydeden Ağan, “Yeni gelmiş esnafı tezgahını yasal hakkından daha fazla kaldırıma yaydığını içeri çekmesi gerektiğini söyleyip uyardım. ‘Sen de kimsin be adam. Ben belediye başkanından izin aldım, ayrıca kendisi akrabam olur ne karışıyorsun’ deyince, ‘O başkan benim. Bugüne kadar tek akrabama tek yakınıma bir çıkar sağlamadım, sana da sağlamam’ diye yanıt verdim. Boğazıma yapışıp inanmadığını söyledi, hakaret etti, çevredeki esnaf ve zabıta gelince dayak yemekten kurtuldum.”