Siyaset RANDEVU POLEMİĞİ

RANDEVU POLEMİĞİ

05.04.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Başbakan Erdoğan, kendisinden randevu isteyen DTP'lilere, "Önce çık, PKK'nın terör örgütü olduğunu ilan et, ondan sonra seninle konuşalım" diye seslendi. DTP eşbaşkanları Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk'ün Erdoğan'a yanıtı, "ABD ve AB'nin terör örgütü olarak tanımladığı Hamas'ı neden davet ettiniz?" oldu

RANDEVU POLEMİĞİ

Erdoğan: PKK'nın terör örgütü olduğunu söyleyin Kendisinden medya aracılığıyla randevu isteyen DTP Eşbaşkanı Ahmet Türk'e sert tepki gösteren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Önce çık, bu ülkede PKK terör örgütünün 'terör örgütü' olduğunu ilan et, ondan sonra seninle konuşalım" dedi.AKP grup toplantısında Türk ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir başta olmak üzere DTP yetkililerini uyaran Erdoğan, şunları söyledi: KİTABIMIZDA YOK: Kalkıp bir siyasi parti lideri, Başbakan'dan televizyon kanalıyla randevu talep ediyor. AB ve dünyanın değişik ülkeleri PKK'yı terör örgütü ilan ederken, sizler canileri koruyacak, hatta "şehidimiz" diye takdim edeceksiniz. Ondan sonra bu ülkenin başbakanından, bakanlarından özel olarak ilgi bekleyeceksiniz. Bizim kitabımızda yok böyle bir şey. Biz demokratik yaklaşımımızı göreve geldiğimiz zaman gösterdik. Benim başbakan yardımcım ve bakanım gitmiştir, belediye başkanını (Baydemir) makamında ziyaret etmiştir. Randevu talep etmiştir, randevu vermişimdir. Kendisiyle, Diyarbakır Valiliği'nde görüşmüşümdür. Ama tüm bunları yapmamıza rağmen kalkıp da teröristler için bu açıklamaları yaparsanız, ondan sonra bu devletin imkânlarıyla onlara yaklaşım sergilemeye yönelirseniz, o zaman buna olumlu bir yaklaşım göstermemiz mümkün değildir.KÜRT SORUNU SÖYLEMİ: Diyarbakır'a gidince bir konuşma yaptım. Bu ülkede Kürt sorunu olduğu gerçeğini ifade etmişim. Ancak bunu söylememiz karşısında ne yazık ki oralardan herhangi bir olumlu yaklaşım, demokratik, sivil toplum kuruluşlarından gelmedi. Gelmediği gibi bunu da istismara kalkmışlardır. PKK'YI LANETLEYİN: PKK terör örgütüne karşı tüm siyasi odakları, tüm sivil toplum kuruluşlarını ortak tavır almaya, bu terör örgütünü lanetlemeye davet ediyorum. Çocukları ölüme gönderenler ebediyen utanç içinde kalmaya mahkûmdur. Duraklarda bekleyen günahsız kızlarımızın ölümüne vesile olmalarının hangi insani anlayışta tanımı var? Milletimi sağduyulu davranmaya davet ediyorum. Sabır, provokatörlerin tezgâhlarını bozacak en önemli şeydir. "Şehidimiz" diyorlar İŞADAMLARI GELMEYECEK: Bu tavırlar, yatırım yapmak isteyen işadamlarını püskürtüyor. Bizim oralarda Kürt mü, Türk mü yaşıyor diye bir problemimiz yok. KANDAN BESLENENLER: Kendileriyle aynı şehirde yaşayan insanları taşlayabilen bu nefret odaklarına, bu ülkenin ortak vicdanı hayat hakkı vermeyecektir. Kandan ve ölümden besleniyorlar. 'Ortak vicdan tepki verir' DTP: Hamas'ı neden davet edip görüştünüz? Demokratik Toplum Partisi (DTP) eşbaşkanları Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk, randevu talepleri üzerine, "AB ve diğer ülkeler gibi PKK'yı terör örgütü ilan et, ondan sonra konuşalım" mesajını veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a "Hamas" anımsatması yaptı. Tuğluk ve Türk, "ABD ve AB'nin terör örgütü olarak tanımladığı Hamas'ı Türkiye'ye davet eden Erdoğan'ın DTP ile görüşmeyi reddetmesini hayret ve esefle karşılıyoruz" dedi. Türk, CNN Türk'teki Ankara Kulisi programında Başbakan'la görüşmek istediklerini söylemişti. Talebi reddeden Erdoğan'ın açıklamaları, daha önce Başbakan'ın Diyarbakır ziyareti ve açıklamalarını öven DTP'yi öfkelendirdi. Yaptıkları açıklamada PKK için "terör örgütü" ifadesi kullanmayan Türk ve Tuğluk, şu görüşleri dile getirdi: DTP öfkelendi "Erdoğan'ın suçluluk psikolojisi içinde yaptığı konuşmayı üzüntüyle izledik. Demokratik ölçü ve üsluptan uzak, öfkeli ve tehditvari açıklaması, yaşananlardan kendisinin ve hükümetinin sorumluluğunu gizleyemez. Sayın Başbakan ve hükümetinin, partimizle şartlı görüşmeyi hangi hukuk ve demokratik teamüllere dayandırdığını anlamakta zorlanıyoruz. AB ve ABD tarafından terör örgütü olarak tanımlanan Hamas'ı ülkemize davet ederek görüşen hükümetin, kendi ülkesinde yasal ve anayasal bir kuruluş olan partimizle görüşmeyi reddetmesini hayret ve esefle karşılıyoruz.""Birçok konuda hâlâ ezberini bozamayan Sayın Başbakan'ın 21. yüzyılın demokratik siyaset anlayışına ne kadar uzak olduğu görülmektedir. Kürt sorununda çözüm projesi olmayan AKP hükümetinin olaylarla ilgili değerlendirmelerinin inandırıcılığı da olamaz. Sadece emniyet ve asayişten güç alan iktidarların uzun ömürlü olma şansları yoktur. En büyük güç demokrasidir. Sayın Başbakan'ı, olaylar karşısında sorumlu olmaya, çözüm yolunun barış ve diyalogdan geçtiğini görmeye davet ediyoruz." 'Sorumluluğu gizlemez' Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in önceki akşam Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı benzer açıklamayı Milliyet'e değerlendiren Tuğluk da, "Yaklaşımı ön açıcı bulmuyorum. Toplumların hassasiyet yaratan şeylerini öne çıkarmak çok doğru değil. Uç şeyler öne sürülerek bunların önü kapatılmamalı. Biz demokratik siyaset yapan bir partiyiz. Biz kendi misyonumuz çerçevesinde kendileriyle bir görüşme yapmak isteriz. Onun dışındaki yaklaşımları kendi düşünceleri" dedi. 'Uç şeyler öne çıkmasın'