07.08.2019 - 08:07 | Son Güncellenme:
Ankara Milliyet
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, Fırat’ın doğusuna yönelik askeri operasyon hazırlıklarına ilişkin olarak, “Fırat’ın doğusu konusu Türkiye’nin güvenliği meselesidir bunu elbette kabul ediyoruz. Ancak sorunun çözümü için alternatifler olduğunu, bu alternatiflerin başında barışçı yaklaşımın ve diyaloğun geldiğini düşünüyoruz” dedi.
Çeviköz, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında dış politikadaki gelişmeleri değerlendirdi. Türkiye’nin İdlib politikalarını eleştiren Çeviköz, “Türkiye’nin vermiş olduğu taahhütler nedeniyle yanlış Suriye politikamızın faturası giderek kabarmaktadır. İdlib’de herhangi bir çatışmanın 3 milyonun üzerinde sığınmacının Türkiye’ye akın etmesine yol açacağı ileri sürülmektedir” diye konuştu.
Suriye Çalıştayı
Türkiye’nin en fazla Suriyeli sığınmacı barındıran ülke olduğunu belirten Çeviköz, şunları kaydetti: “CHP olarak bu konunun üzerinde durulması gerektiğine inanıyoruz. Bu maksatla önümüzdeki haftalarda Uluslararası Suriye Çalıştayı adı altında bir çalıştay düzenlemeye karar verdik. Eylül ayı içinde böyle bir çalıştay gerçekleştireceğiz.”
Çeviköz, Fırat’ın doğusu ile igili gelişmeleri değerlendirirken “Temmuzda ABD’den gelen heyetle yapılan müzakereler istenen sonucu vermediği için aynı heyet yeni tekliflerle tekrar Ankara’ya gelmişti. Görüşmelerin devam ettiği anlaşılıyor. Bu görüşmeleri önemsiyoruz ve mutlaka bir sonuç alınması düşüncesindeyiz” dedi.
‘Asya açılımı önemli’
Çeviköz, Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna yönelik askeri operasyon hazırlığına CHP’nin nasıl baktığının sorulması üzerine, “Türkiye’nin güvenliği ile ilgili olan her konu CHP olarak önemsenmektedir. Fırat’ın doğusu konusu Türkiye’nin güvenliği meselesidir bunu elbette kabul ediyoruz. Ancak sorunun çözümü için alternatifler olduğunu, bu alternatiflerin başında barışçı yaklaşımın ve diyaloğun geldiğini düşünüyoruz” diye konuştu.
Çeviköz, Türkiye’nin “Asya açılımı” olarak tanımlanan yeni sürece ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine, şunları söyledi: “10 sene önce Afrika açılımı bunun hemen arkasından Asya açılımı başlatılmıştı. Bu defa dile getirilen ‘yeniden Asya’ şeklinde bir ifadedir. Demek ki daha önce yapılan Asya açılımı yeterince başarılı olamamış ki ‘yeniden’ bir Asya açılımına ihtiyaç duyulmuş.”