Türkiye’ye sığınan mülteci sayısı 4 milyona ulaşacak

CHP İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel tarafından hazırlanan “Türkiye’de Bulunan Suriyeli Mültecilere ve Son Dönem AB-Türkiye İlişkilerinde Mülteciler Alt Başlığı Altında Yaşananlara Dair Durum Tespiti” başlıklı raporda, özetle, şunlar kaydedildi:

- YÜZDE 90’I KAMP DIŞINDA: Mart 2016 itibariyle, Türkiye’de bulunan Suriyelilerin yüzde 90’ı kamp dışında yaşamaktadır. Türkiye’nin Suriyelilere toplam yardımı 8 milyar ABD doları olarak ifade edilmektedir. BM verilerine göre, Türkiye’de kayıtlı Suriyeli sığınmacı sayısı 2 milyon 715 bin 789’dur. UNICEF’e göre, Türkiye’de 1 milyon 420 bin Suriyeli çocuk vardır.

- YENİ DALGA MERAK KONUSU: Resmi makamlar tarafından, Şubat 2016 itibariyle, Türkiye’de doğan Suriyeli çocuk sayısının 152 bini geçti. AB ile varılan göç anlaşmasının sonucu olarak, en az 1 milyon mültecinin de Türkiye’ye gelmesi öngörülmektedir.

- VATANDAŞLIK HAKKI: Türkiye ile AB arasındaki son anlaşmaya göre yeni mültecilerin ülkemize gelecek olması ve Türkiye’deki mülteci nüfusunun geçicilikten kalıcılığa doğru evrilmesi ve önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin mülteci nüfusunun 4 milyona ulaşacağı yönündeki iddialar mülteciler konusunda bütüncül bir politika ortaya konulmasının gerekliliğini ortaya koymaktadır. Her ne kadar Geçici Koruma Yönetmeliği’ nin 25. maddesine göre, mevcut durumda Suriyelilere vatandaşlık hakkı tanınması mümkün olmasa da, yönetmelik değişikliğinin hükümetin tasarrufunda olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Suriyelilere sağlanacak vatandaşlık hakkının siyasi dengeleri nasıl değiştirilebileceği gerçeğinin de göz ardı edilmemesi gerekmektedir.

AB üyeliği pazarlık sürecine evrildi

3 Ekim 2005 tarihinde 35 müzakere başlığı ile başlayan, Türkiye’nin AB’ye üyelik müzakere süreci, bugün itibariyle başlıkların bir kenara atıldığı bir pazarlık sürecine evrilmiştir. AB ile Türkiye arasındaki üyelik müzakereleri, yeni başlıkların açılması ya da açık olan başlıklarda ilerleme kaydedilmesinden ziyade, Suriyeli mültecileri Türkiye
topraklarında tutma, Avrupa’ya geçişleri engellemek şartına bağlanmıştır. Bu bakımdan, Türkiye’nin toplamda 46 kriterde ilerleme kaydetmesi gerekmektedir. Planın hukukiliği konusunda da birtakım tartışmalar mevcuttur. Örneğin; Türkiye’nin mülteciler açısından güvenli üçüncü ülke statüsünde olmadığı vurgulanmaktadır.