Ülkemize ve özellikle büyük takımlarımıza gelen yabancı futbolcuların kâh gelir gelmez kâh belirli bir müddet sonra ama mutlaka form düşüklüğü yaşadığına dikkat edip bu durumun nedenini hiç düşündünüz mü?
Türkiye’ye gelen yıldız oyuncuların performans düşüklüğü yaşamasının yanı sıra önceden vasat bir oyuncu olsa dahi ülkemizde o vasat performansını da mumla aratan yabancı oyuncuların sayısı oldukça fazla. Hatta bazen bu performans farkları o denli bariz oluyor ki gelen oyuncunun yıllardır tanınan oyuncu olup olmadığı konusunda insan tereddüt etmekten kendini alamıyor.
Galatasaraylı Elano ve Misimovic, Fenerbahçeli Andre Santos veya son maçtaki performansı ile Beşiktaşlı Guti’nin durumları göz önüne alındığında sanırım söylemek istediğim çok daha net anlaşılacaktır.
Peki, artık bunca tekrardan sonra tesadüf olma durumunu kaybeden bu gerçeğin nedenleri nedir? İşin suçlusu oynamayan futbolcular mı? Onları oynatamayan takımları mı? Yoksa ortada bambaşka nedenler mi var?
Aslında her şey yabancı futbolcunun Türkiye’ye gelmesi ile başlıyor. Havaalanına iner inmez hayatında görmediği bir izdiham ile krallar gibi karşılanan, kendisine bir otel salonu veya kulüp binası değil stadyumda ve kendisi gibi on binlerce insan önünde imza töreni düzenlenen, sanki hiç beklenmiyormuşçasına en ufak bir başarılı hareketinde adına methiyeler düzülen ve sadece maçta değil sokakta yürürken bile ilgiden artık bıkma noktasına gelen yabancı oyuncu, doğal olarak bir süre sonra bu renkli dünyaya kendisini bırakıp profesyonelliğin gerektirdiklerini ikinci plana atması kaçınılmaz oluyor.
Son yıllarda takımlarımızın çıktığı Avrupa kupası maçlarından beni en çok etkileyeni bu sene Fi Yapı İnönü Stadı’nda oynanan Beşiktaş-Porto maçı oldu. Porto’nun İstanbul’da herhangi bir takımımızı yenmesini bu denli sıradan karşılamamızın garipliği bir kenara, mavi beyazlıların önce on, sonra dokuz kişi kalmasına, bir gollerinin iptal edilmesine ve Beşiktaş tribünlerinin oluşturduğu güçlü atmosfere rağmen büyük bir takımımızı yenmesi, üstelik bunu yaparken hiç de zorlanmaması ortada normal bir mağlubiyetten daha büyük sorunlar olduğunu gösteriyordu.
Sizce Porto’nun bizim büyük takımlarımızda olanlardan daha iyi yabancı oyuncuları mı var veya genel olarak Portekiz ekibinin kadrosu bizim ortalama bir büyük takım kadromuzdan çok daha mı üstün? Kesinlikle değil! Fakat Porto ile bizim takımlarımız arasında öyle bir “ortam farkı” var ki bir tarafta takıma gelen oyuncu canla başla mücadele ederek kendini gösterebilmek için elinden geleni yapıp hiç olmadığı kadar iyi bir performans gösterirken ülkemize gelen oyuncu birkaç maç oynadıktan sonra adeta boşluğa düşmüş bir kar tanesi gibi olayları akışına bırakıp beklentileri tamamen cevapsız bırakabiliyor.
Sözün özü, hem taraftar, hem takımlar, hem medya hem de sokaktaki vatandaş olarak ülkemize gelen yabancılar için son derece sağlıksız bir ortam oluşturuyoruz ve işin garibi bunun sonucunda bu oyuncular anlaştıkları ücretleri eksiksiz alırken olayın külfetini başarısız takımlar ve kayıp futbolcularla yine biz çekiyoruz.
Hem takımlarımızın hem de futbolumuzun artık bu tutarsızlıktan kurtulması için gelen oyuncu Messi de olsa gelin onu karşılamak için havaalanlarını doldurmayalım, ona on binlerce kişi önünde imza töreni düzenlemeyelim, nasıl ki okulda ders anlatan öğretmene veya arabasını düzgünce kullanan taksi şoförüne yapmıyorsak sahada görevini yapan oyuncuya da destanlar yazmayalım, yolda görünce elbette selamlaşalım, hatırını soralım ama onu baş tacı etmeyelim.
İnanın bu şekilde hem onlar daha mutlu olur hem de biz daha mutlu oluruz.
