Skorer Bu yazıyı ciddiye almayın

Bu yazıyı ciddiye almayın

02.05.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bu yazıyı da, başka herhangi bir spor yazısını da ve hatta hiçbir spor yazarını da ciddiye almayın. Çünkü spor, o kadar da ciddiye alınacak bir şey değil... Bir ülkede silahlı saldırıya uğrayan son üç gazeteci spor yazarı ise orada spor, gereğinden çok ama çok fazla ciddiye alınıyor demektir

Bu yazıyı  ciddiye almayın

***Bizde taraftar otobüsünden çıkan odunlarla, Angola'da kale direkleri yapıyor çocuklar. Futbol sahası kumdan ve bir topun peşinde 22 değil, belki 122 çocuk var. Onun da adı futbol, ama Angola stili...İngiltere'nin Charlton kulübü altyapısında çalışan iki hoca, tamamen gönüllü olarak tutmuşlar Angola'nın yolunu. Mark Leckie ve Andy Pawlby, Angolalı küçük çocuklara sadece futbolu değil, bu yolla sosyal hayatı, matematiği ve fen bilimlerini de öğretiyorlarmış. Örneğin kalabalığa "7 kere 6"yı soruyor, cevap verebilenler bir adım öne geçiyor, 5 sorunun tamamını bilense kaleye bir şut atma hakkı kazanıyormuş! Yaklaşık 30 yıl iç savaşla boğuşan Angola, bugünlerde barışın dördüncü yılını kutluyor. 13 milyon insan açlık sınırında, ama futbol takımları dünya kupasına gidebildiyse, her tür problemle baş edebileceklerine inanıyorlar.Bizse, Almanya Dünya Kupası ve elemelerini hatırlamak bile istemiyoruz... Bir futbol maçı öncesi Hakem Komitesi Başkanı ve üyelerinin müsabakada düdüğü kimin çalacağını belirlemek için bir otele iki gün boyunca kapanması, en iyi niyetli ifade ile "enteresan"dır. Bir başka futbol maçı öncesi taraftar otobüsünden "balta ve odun" çıkması ise dehşet verici... Popstar Fransa Lyon, Fransız futbol tarihinde 5 yıl üst üste şampiyon olan ilk takım olmayı başardı geçen hafta. Bu pazarsa, Saint-Etienne'i 4 golle sürklase ederek bitime iki hafta kala lig tarihi puan rekorunu da kırdı. Üstelik sezon başında 4 yıllık yükselişin mimarı teknik adam Paul Le Guen ve takımın en iyi oyuncusu Essien'i kaybetmişlerdi...Başarının ve fotoğraflardaki eğlencenin sırrı, bu sezon 36 lig maçının 33'ünde forma giyen milli forvet Govou'nun açıklamalarında gizli: "Aslında hep bir pop star olmak istemişimdir. Hatta belki bir gün olacağım. Ama şimdi futbol oynuyorum ve sadece eğlenmeye çalışıyorum. Evde futbol seyretmem. 90 dakika sahada kaldıktan sonra, benim için biter bu oyun..." Polonya'nın Pogon Szczecin takımı, 11 Nisan'da Belchatow maçına tamamı yabancı bir on birle çıkarak ülke futbol tarihine geçmeyi başardı. 2-0 kaybedilen maçta sahaya çıkan 11'in 10'u Brezilyalı ve biri Slovaktı. Takımın sahibi Antoni Ptak, Aralık'ta Polonya Ligi'nde başarının Polonyalı futbolcularla mümkün olmadığını tespit etti ve futbolcusuyla, hocasıyla tamamı Brezilya asıllı bir ekip kurmaya karar verdi. Teknik direktörlüğe Jose Carlos Serrao getirildi ve kulübe tam 20 Brezilyalı oyuncu transfer edildi.Müstakbel 20 Pogonlu, daha Polonya'ya gelmeden Brezilya'da çalışmalara başladı, daha sonraysa şehir merkezi Szczecin'e değil, kentin 450 kilometre dışında özel bir otele taşındı. Tabii otel de, milyoner Ptak tarafından onlar için özel olarak dizayn edildi. Dil öğrenmeleri için, otel duvarlarına büyük kartonlarla temel terimler bile yazılmıştı!Polonya Ligi'nde şu anda bitime 3 hafta kaldı ve Pogon 27 maçta 34 puanla yedinci... Lider Legia'yla arada tam 26 puan var. Takımın en flaş transferi Amaral (evet eski Beşiktaşlı Amaral!), hafta başında takımdan ayrılmaya karar vermiş. Patron Ptak'sa tezinde başarılı olacağına inanıyor hâlâ: "Federasyonun her takımda 8 Polonyalı şartı getirmesi bizi durduramayacak. Polonyalıların enerjisini Brezilyalıların zekasıyla birleştirip yepyeni bir takım yapacağım"Bu hikaye size de çok tanıdık gelmiyor mu?.. Polonyalılarla olmuyor Daha ziyade NBA severlerin yakından tanıdığı bir terim, salary cap, yani maaş haddi... Amerika'daki futbol liginde bir versiyonu hayatta. İngiltere de bu sistemi üçüncü ve dördüncü klasman liglerinde uyguluyor. Son gelişme ise sistemin daha izlenilir yerlere taşındığını gösteriyor gibi. Artık İtalya ikinci ligi, yani Serie B'de de salary cap uygulanacak.İtalya Futbol Ligi'nin (Lega Calcio) yeni sezondan itibaren uygulamaya koyacağı sisteme göre, Serie B'deki kulüpler, hasılat, televizyon ve sponsorluktan elde ettiği gelirlerin yalnızca yüzde 70'ini futbolcu maaşlarına harcayabilecek. Bu oran 2007-08'de %65'e, 2008-09'da ise %60'a inecek.İtalyan futbolu son yıllarda büyüyen ekonomik krize çare olarak getirdi bu sistemi. 2005'te kulüplerin gelirlerinin yüzde 85'i gidiyormuş futbolcu maaşlarına. "Salary cap" önlemler paketinin birinci ayağı. Bir başka ayaksa, "paraşüt ödeme"... Halihazırda İngiltere'de uygulanan bu sistem artık İtalya'da da hayata geçiyor ve küme düşen takımların darbeyi hafif atlatması için 500 bin euro yardım yapılıyor.Yine bu sezondan itibaren Serie B kulüpleri kadrolarında maksimum 22 oyuncu bulundurabilecekler. Bir sonraki sezon 21, ve 2008-09'da nihayet 20..."Avrupa'da bu işler kusursuz yapılıyor ve bunları hemen taklit edelim" demiyoruz tabii. Ama benzer sorunlara uygulanan akılcı çözümler bir model teşkil edebilir gibi de gelmiyor değil... Salary cap