Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Valencia’nın maçı kazanırken ne yaptığından çok Bursaspor’un neleri yapamadığına bakarsak skorun nasıl oluştuğunu daha iyi görebiliriz.
Bir kere, orta alanı bu kadar çabuk geçen, hücumda Aduriz ile tek forvet oynuyor görünmesine rakip ceza alanı etrafında hızla çoğalan bir takıma, Hüseyin ve Ergiç gibi geri dönüşleri ağır iki orta saha ile dur demek mümkün değildi. Dominguez ve zaman zaman Hernandez’in araya yaptığı boş koşular Bursaspor savunmasının dengesini bozdu. Ömer ve Stepanov “alan mı savunalım, adam mı kaçırmayalım” ikilemi içinde kalırken, Tina Costa gibi bir “avcıyı” kimse hesaba katmadı. Arjantinli oyuncu yaklaşık 35 metreden İvankov’un ileri çıktığını gördüğünde, meşin yuvarlak çataldan ağları bulmuştu bile.
Sadece bu mu? Sağ kanatta Volkan’ın çabası dışında topu tehlikeli bölgeye taşıyacak hiçbir girişimi olamadı Bursaspor’un. Nunez son derece ağır kaldı. Zaten yüzünü kaleye dönmesine izin de yoktu. Önde Mehmet Topal ilk hamlelerde son derece başarılı idi. İnsua’nın orta alana kadar gelip oyunu kanatlara taşıma gayretine iştirak olmayınca, savunma ile forvet arasında oluşan derin boşluğu daraltmak Valencia için zor olmadı. Top bu bölgede herhangi bir Bursasporlu futbolcunun ayağına geldiğinde başında en az iki Valencialı’nın bulunması rastlantı değildi elbette. Temsilcimiz ilk yarıda rakibin ezberini bozacak ekstra işler yapamayınca, ikinci gol de gecikmedi.
Şampiyonlar Ligi’ndeki ilk maçında, seyircisi önünde tek puanın kötü sonuç sayılamayacağını bilen Ertuğrul Sağlam, Sercan ve bir diğer hücumcu Turgay’ı oyuna aldığında son yarım saate girilmişti. Üstelik bu değişikliklerin taşıdığı riski biliyordu deneyimli teknik adam. Zaten rakibine teslim ettiğin orta alandan bir adam daha eksiltmek, oyunu rölantiye alan Valencia’nın iştahını kabartabilirdi. Nitekim Ergiç’in hatasını affetmeyen Hernandez bu ikramı geri çevirmedi.
Avrupa kupaları üst düzey deneyime sahip bir takım karşısında, ilk kez böyle bir organizasyona katılan Bursaspor açısından sonuç can acıtıcı olsa da, bundan sonraki hedefin UEFA ligine devam etmek olduğu düşünüldüğünde, yitirilen çok fazla şey olmadığı söylenebilir. O halde tek bir rakip var. Glasgow Ranger’s.